Kızgınlık neden zayıflıktır?
Ben karaktet olarak hemem parlayan birisiyim. Çocukluğumda baskıcı bir ailede büyümemden dolayı mıdır bilmem, haksızlık benim zayıf karnım. Ne zaman hakkımın yendiğini görsem, ya da biri iftira atsa kendimi kaybeder doğruları ortaya çıkarmaya çalışırım. Ama bazen doğrular yetmez. Haklıyken kaksız duruma düşeriz. Bu öfke kontrolünü nasıl sağlaya bilirim? Nefes teknikleri yardımcı olmuyor çünkü. O an gerçek çizgi filmlerdeki gibi, kafamdan sıcak dumanlar çıkmış gibi oluyor. Belki küçükken kendimi tam savunamamanın vermiş olduğu bir ukte var içimde. Etrafımla kavgalıyım. İnsanlara güvenemiyorum, özellikle iş hayatında. Çoğu insanın arkamdan iş çevirdiğini düşünüyorum bazen.
Bu soru 25 Mayıs 2025 09:59 tarihinde Psikolog Fatma Gizem Bitgen tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhabalar Sevgili Danışan,
Haksızlıklara karşı böyle duyarlı olmanız aslında çok olumlu bir özellik ancak belirttiğiniz gibi her şeyde olduğu gibi yaşadığımız olaylara karşı tepkimizi göstermekte ölçülü olmak önem taşıyor. Paylaştıklarınızdan çevrenize karşı tepkinizi böyle şiddetli göstermenizin sebebini anladığınızı görüyorum. Bu noktada geçmişte yaşadıklarınıza daha detaylı bakmak ve şuan öfkenizi sağlıklı bir şekilde ifade etmeniz için gerekli yöntemleri konuşmak etkili olacaktır.
İlk olarak çocukluğunuzda baskıcı bir ailede büyümeniz, o zaman kendinizi savunamamanızın şuanla ilişkisi üzerine konuşalım. Sevgili danışan öfke çok güçlü ama ikincil bir duygudur. Öfke yaşanan olayların sebebi değil sonucu üzerine ortaya çıkar. Öfkenin altında ezilmişlik, çaresizlik, hayal kırıklığı gibi duygular olabilir. Geçmişte aileniz tarafından baskılanmanız ve o zamanlar kendinizi ifade edememeniz bugünkü hayatınızda bir tür telafiye girmenize sebep olmuş olabilir. Haksızlığa dayanamamanız, doğruları ortaya çıkarmanız ancak haklıyken haksız konuma düşmeniz hem adalet ihtiyacınızı hem de çözülmemiş öfkenizi ortaya koyuyor. Çocukken savunmasız oluruz bizim için bakım verenlerimiz en doğru olur, bu noktada sesinizi çıkaramamış olmanız ve bugün adaleti savunmak için bu kadar yoğun tepki vermeniz çok anlaşılır. Öfkeniz belki de sadece bugünü değil, geçmişte savunulmamış o küçük kızın sesini ifade ediyordur.
İkinci olarak öfkenizi sağlıklı bir şekilde ifade etmeniz, kontrol etmeniz üzerine konuşalım. Sevgili danışan burada sizin de ifade ettiğiniz gibi nefes egzersizleri etkili olmayabilir çünkü öfkenizin kökeni çok daha derinlerde ve geçmişte yer alıyor. Öfkelendiğiniz anlarda hakkınızı savunurken aslında siz geçmişteki o küçük kızın sesini de duyurmaya çalışıyorsunuz bu sebeple daha etkili yöntemler üzerine konuşmak etkili olacaktır.
Peki ama nasıl?
İlk olarak öfke anları üzerine değinmek isterim. Öfke anlarını yönetmek zordur bunu biliyorum ancak hiç olmazsa o an için 10 saniye sakinleşmeyi denemeniz bile daha farkındalıkla tepki vermenizi sağlayacaktır.
İkinci olarak öfke günlüğü tutmanızı önereceğim. Herhangi bir olaya öfkelendiğinizde günlüğe şu bileşenleri not edebilirsiniz: Bugün ne oldu? Ne düşündüm? (İnanç/düşünce) Ne hissettim? Ne yaptım? (Tepki) Şimdi dönüp baktığımda neye ihtiyacım vardı? Bu, şekilde öfkenizin kökünü görebilir, tepkiyi değil, tetikleyiciyi düzenleme şansı yakalayabilirsiniz.
İş yerinde güvensizlik konusunda ise bu konuyla ilgili farkındalık kazanmak için kendinize şu soruları sormanızı istiyorum. İnsanlara neden güvenmiyorum? Herkes tehlikeli mi, yoksa bazı durumlar mı tetikliyor? Güvenmek için neye ihtiyacım var? Sevgili danışan insanlara güvenmek zorunda değilsiniz ancak güven konusunun sizin için neyi temsil ettiğini bulup sınırlarınızı çevrenize karşı buna göre belirleyebilirsiniz.
Son olarak bu süreçte kendinize karşı nazik olmanızı rica edeceğim. Şuan ki yetişkin halinizle geçmişteki o küçük kıza temas etmeniz kendinize karşı şefkatle yaklaşmanız anlamında etkili olabilir. İsterseniz, sizin için en zor olan anlardan birini buraya yazabilirsiniz; beraber biraz daha detaylı bakmaya çalışırız.
Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.
Psikolog Fatma Gizem Bitgen