• Anasayfa
  • Sorular
  • kızımın yemek seçiciliği ve farklı tatlara kapalı olması
Beslenme

kızımın yemek seçiciliği ve farklı tatlara kapalı olması

efik13 Haziran 2025 07:38

merhaba kızım 3 buçuk yaşında makarna ,pilav, haşlanmış yumurta , ekmek ,muz dışında başka bir yemek yemıyor. pilavın içinde birsey görünce veya makarnanın rengini farklı görünce onlarıda yemiyor. farklı tatlara kapalı aslında genel olarak farklı herseye kapalı. zamanla birçoğunu aştı düzeltti ama en zorlayıcı ve net çizgili olan kısım yemek kısmı. farklı şeyler denediğimizde ağzında bekletiyor ,tükürüyor , midem bulandı dıyor. zorlamak istemedim midesini bulandırmak tiksindirmek istemediğim için et tavuk balık sebze hicbirseye zorlamadan değişik şekillerde oyunlarla sundum sabrettim ancak asla istediğim gbi olmadı bazen dıkkatını çektiyse dilinin ucuyla bakıp yada ısırıp tükürdü .aksine pilav makarna ve abur cubur onun için tek yemek seçeneği haline geldi.durum böyle olunca mecburen istemediği iki yemeği sunup ‘ çorba ve patates yemeği var sen seç ,hangisini yemek istersin . sen mi karar vermek istersin ben mi vereyim ‘ şeklinde devam ettik bir süre ama artık krizler yaşanıyordu her yemek saatinde. sırf bu yemek olayı için kızımı kreşe gönderdim 8 aydır kreşe gidiyor. arkadaşlarıyla kahvaltıya ve öğle yemeğine katılıyor , ancak kızım orda da belli ürünler dışında birşey yemıyor, sepetteki ekmeği kendine seçenek olarak sunuyor. kilo boy zeka gelişiminde bir sorun yok. aksine görüştüğüm her öğretmeni sınıfta aranan yüz olduğunu ,çok zeki olduğunu , azimli , hevesli bulunduğu gruba göre iyi olduğunu belirtiyor. kızım 2021 aralık doğumlu olduğu için 24-36 ay yaş grubunda büyük , 36-48 ay yaş grubunda küçük kaldı. kayıt yaptırdığımız ay kızım 35 aylıktı ve 2-3 yaş oyun grubuna yazılmıştı ancak orda çocuklardan ziyade öğretmenleriyle arkadaşlık kurduğu ve diğerlerini kendinden küçük gördüğü için bağ kuramadı, sıkıldı . pedegog önerisi ve takibiyle bir üst sınıfa 3-4 yaş grubunun olduğu sınıfa alındı. orda da sınıfın en küçüğü olduğu ve belli etkinlikleri müfredata göre gittikleri için zorlandı. ilk anneden ve evden ayrılış, ilk farklı insanlarla tanışma , ilk kurallar , ilk hayırlar… olduğu için biraz zorluk çektik ancak suan kızım her dersinde ilk 3lerde ve çoğu sınırları orda duzeldi. ancak günün sonunda tek aşamadıgımız konu yine yemek olarak kaldı. beni , eşimi hatta direk evimizi dolayısıyla benim aileme kdr heryeri etkileyen bir huzursuzluk meydana getiriyor aşamadığımız bu detay. cnku bir yanda çocuğu yemek yemediği için sürekli yemek düşünmek zorunda kalan , çocuğunun aç kaldığını düşünüp üzülen bunalan ve çaresiz kalmış bir anne , diğer yanda ne getirse ne yapsa ne kdr para harcasa da çocuğuna birşey yediremediği için üzgün , stresli çaresiz bir baba , ve aynı ıkılı yan yana olduğunda o an ki negatif enerjiyi kızlarına yansıtmamaya çalışırken bunalıp birbirine yansıtan ebeveynler ve onların bu halini gören ebeveynleri…

Bu soru 13 Haziran 2025 13:06 tarihinde Psikolog Fatma Gizem Bitgen tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar Sevgili Ebeveyn,

Paylaştıklarınızı okurken hem kendi iç sesinizi hem de evdeki ortak endişenizi çok yoğun bir şekilde hissettim. Anlattıklarınız her cümlesiyle, bir anne ve baba olarak ne kadar iyi niyetli, sabırlı ve anlayışlı yaklaşmaya çalıştığınızı gösteriyor. Sadece çocuğunuzun değil, sizin de bu yolculukta zaman zaman yorulduğunuzu anlamamak mümkün değil. Şimdi belirttiğiniz ifadeler üzerinden çocuğunuzun içinde bulunduğu duruma ve sizin ebeveynleri olarak neler yapabileceğinize birlikte bakalım isterim.

Sevgili ebeveyn öncelikle belirtmek isterim ki çocuğunuzun içinde bulunduğu gelişim dönemini göz önüne alırsak paylaştığınız durumu yaşayanın yalnızca siz olmadığınızı eklemek isterim. Paylaştığınız tablo seçici yeme davranışına işaret ediyor gibi görünüyor. Bu yaş grubunda sık görülür ve çoğu zaman gelişimsel olarak geçici olabilir, ancak erken dönemde fark edilmesi ve gerekli eylemler için harekete geçilmesi önem taşıyor.

Bu noktada ilk olarak duyusal gelişim konusunu ele almak isterim. Duyusal gelişim çocuğun çevresindeki uyaranları (tat, koku, ışık, ses, hareket gibi) algılayıp işlemleme sürecidir. Bazı çocukların duyuları bu uyaranlara karşı daha hassas olabilir. Bu hassasiyet, bir yemeğin dokusu, kokusu ya da görünüşüyle ilgili olabilir. Bu çocuklar için bazı yiyecekler, tuhaf hissettirebilir, kötü kokuyor gibi algılanabilir, ağzına girmesi bile rahatsızlık verici olabilir. Bu yüzden çocuğunuzun belli yiyeceklere kapalı olması, aslında onun inatçı değil, sadece duyusal olarak hazır olmadığı anlamına gelebilir. Bu süreçte ebeveyn olarak bu duyarlılığı yargılamadan kabul etmek çocuğunuzu güvende hissettirir. Yiyeceklerle tanışma sürecini oyun değil, keşif gibi görmek önemlidir. Tadım zorunluluğu koymak yerine, birlikte oturmak ve sizi izleyerek merak etmesini beklemek uzun vadede daha kalıcı bir etki sağlar.

Sevgili ebeveyn yemek yemek sadece bir fiziksel ihtiyaç değil; bir duyusal deneyimdir.

Çocuğunuzun duyuları geliştikçe, yeme davranışı da zamanla çeşitlenecektir. Bu noktada kendinize şu telkini verebilirsiniz. “Çocuğum şu an yemiyor olabilir ama bu, hiç yemeyeceği anlamına gelmez. Zihinsel ve duyusal olarak hazır olduğunda deneyecek. Benim görevim, baskı kurmadan güvenli ortamı sağlamak.”

Peki bu süreci sağlıklı yönetmek adına neler yapabilirsiniz?

Bu noktada çocuğunuzun sosyal, zihinsel ve fiziksel gelişim açısından gayet iyi durumda olduğunu, öğretmenlerinin olumlu şeyler söylediğini belirtmişsiniz. Bu önemli ve olumlu bir ayrıntı. O zaman bu seçicilik, şimdilik bedensel bir sıkıntı üretmiyor demek. Yani, yaşadığı şey bir davranışsal katılık gibi. Peki, aile içindeki duygu hali? Bence tam da burası, asıl zorlanılan yer olabilir. Çünkü yemek işi, biraz da anne baba için “çocuğuma nasıl bakabildiğimle” ilgili bir gösterge gibi algılanabiliyor. Bu noktada çocuğunuzu kendi doğal ritmine bırakmanın, küçük başarıları görmenin, aile huzuru açısından çok belirleyici olabileceğini eklemek isterim.

Yemekle ilişkisini oyuna değil keşfe dönüştürme konusunda ise "Bu yemeği bugün yemelisin” yerine “Elini değdirdi mi?”, “İnceledi mi?”, “Burnuna götürdü mü?”, “Bir cümle kurdu mu?” gibi faktörlere odaklanmanız küçük ama önemli gelişmelerdir.

İkinci olarak çocuğunuz yemek yesin veya yemesin aile yemeği saatlerinde sizinle masada durmalı ve sizin bu sırada iştahlı yemek yemeniz çocuğunuzda yiyeceklere karşı merak uyanmasına yardımcı olabilir. Bu noktada yemek masasında espri gibi olumlu durumlarla keyifli bir ortam yaratılması yemeğe ilişkin düşünceleri olumlu anlamda etkileyebilir.

Üçüncü olarak besinleri sade sunmanızı isteyeceğim. Örneğin makarna içinde farklı bir şey görmek tehdit algısı yaratıyor olabilir. Bu noktada karışık yemekler yerine et sebze pirinci ayrı ayrı sunabilirsiniz.

Çocuğunuzun yaşadığı durum gelişimini olumsuz anlamda etkilerse, hayatının birçok alanında işlev bozukluğu yaratırsa uzman desteği almanız faydalı olacaktır. Bu süreçte siz de ebeveyn danışmanlığı veya bireysel destek alarak bu süreci daha sağlıklı geçirebilirsiniz.

Bizlere her zaman yazabilirsiniz. Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.

Psikolog Fatma Gizem Bitgen

alinti

o kadar özenli ve rahatlatıcı bir sekılde uzun uzun geçiştirmeden cevap vermişsiniz ki okurken yüreğim ferahladı. çok değerli verdiğiniz cevaplar benim için çok çok teşekkür ederim tavsiyelerinizi özenle uygulayacağım 🌸

Yorumlar

Psk. Fatma Gizem Bitgen

Rica ederim, geri dönüşleriniz bizim için çok değerli. Sevgiler 💐

9 Temmuz 2025 07:01

Cevaplanmış benzer sorular

Beslenme

Diyetisyene gitmekten kaçıyorum, adım atamıyorum nasıl yapacağım

Yirmi yaşındayım önce üniversite sınavı sonra üniversitede ilk yıl gerginliği derken çok kilo aldım. İdeal kilomun neredeyse 10-15 kilo üzerine çıktım. Eski vücuduma dönmek istiyorum ama bi türlü mental olarak kendimi hazırlayamıyorum başlamaya. Bu kararı aldıktan sonra bile yapabilir miyim yapamaz mıyım ben neden böyle oldum diye düşünürken 5 kilo daha almışım. Görüntüm beni mutsuz ediyor, bacaklarım çok kalınlaştı çatlaklarım var, göbeğim çıktı, kollarım çok yağlandı. Pantolanlarımın neredeyse hiçbiri eskisi gibi olmuyor, sürekli bol şeyler giyiyorum giydiğim en bol şey bile bi şekilde ya belimi ya bacağımı sıkıştırıyor rahat edemiyorum. Tişörtlerimin bazıları koluma oturuyor. Bacaklarım güzel görünmediği için elbise etek giyemez oldum. Diyetisyene gitmek istiyorum ama duyacaklarım için hazır hissetmiyorum. Ne bel basen çevremi ne vücudumdaki yağ oranını duymak istemiyorum. Bi yandan da utanıyorum. Sanırım kendi bedenimden utanıyorum. .. Karşımdaki kişinin mesleği bu her gün bir sürü insanı tartıyor ölçüyor belki evet ama yine de kendimi rahat hissedemiyorum. İçimden bir ses de artık o tartıya çıkmamın vaktinin geldiğini o mezuradaki sayıyı görmem gerektiğini söylüyor ama yine de adım atamıyorum. Ne yapmalıyım?Şimdiden cevabınız için teşekkür ederim.