Kaygı

Korkarak yaşamak kaygılı hep ölümün aklıma gelmesi

Gizli Kullanıcı28 Ağustos 2025 14:11

Merhabalar nasıl ve nerden başlıycam bilmiyorum hiç ama hiç iyi dglim Bnmde söyle bir sorunum var bekarken 18 yaşlarında ölüm korkusu geldi bana bunu zamanla bi şekilde atlatmıstım çok korkardım o zamanlarda da evlendim 2 çocuğum var hamileliklerimdede oldu şuanda ikiz gebeyım ve şuanda da öyleyim sanki bu sefer daha bi kötü geldi bu korku bi başka hep senaryolar gözümde canlandırmalar ölümle ilgili herşeyi canlandırmak kendim için kalbim nefesim tıkanıyor resmen sürekli aglıyorum çok neşeli bi insandım şuanda çok suskun içine kapanık biri oldum herşeyden korkuyorum ikna edemiyorum kendimi hiçbir olumlu düşünceye psikyatriye gittim lustral verdi bana 4 gün oldu kulllanalı iyi gelirmi gelecek kaygısı kuramıyorum hiç çok kötüyüm ya bana gerçekten mi bişey olucak acaba yav olursa gerçek diye düşünmek korkmak ağlamak sürekli elimde dğl bu nasıl bişey lütfen bana yardımci olun bu düşüncelerim neden oluyor

Bu soru 28 Ağustos 2025 18:30 tarihinde Psikolog Fatma Gizem Bitgen tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar,

Yazdıklarınızı okurken hamilelik gibi hassas bir dönemde içinde bulunduğunuz durumun sizi ne kadar yorabileceğini tahmin edebiliyorum. Ölüm korkusu ya da daha genel anlamıyla kaygı sezgisel olarak hepimizin zaman zaman karşılaştığı bir şey. Ama sizinki sadece geçici bir tedirginlik gibi değil; bütün gündelik yaşantınızı ve duygusal dünyanızı sarsacak kadar yoğun gibi görünüyor. Sürekli gözünüzde canlanan senaryolar, nefes sıkışmaları, ağlama nöbetleri... Bunların hiçbiri kendi isteğinizle olan şeyler değil. Şimdi içinde bulunduğunuz duruma daha yakından bakalım ve neler yapabilirsiniz üzerine konuşalım.

Paylaştıklarınızdan 18 yaşındayken ölüm korkularınız olduğunu ve şu anda hamilelik döneminde bu korkuların tekrar gün yüzüne çıktığını anlıyorum. Bu noktada belirtmek isterim ki özellikle gebelik döneminde yaşanan hormon değişimleri, sorumlulukların artması ve yaşamda yeni bir döneme girme girme gibi durumların bu duyguları tetikleyebilir. Ölüm korkusu ve kaygılar özellikle hamilelik, evlilik, sorumluluk artışı gibi hayatın dönüm noktalarında yoğunlaşabiliyor. Sizin durumunuzda dikkat edilmesi gereken 18 yaşındayken sizde bu kaygı ve korkuları tetikleyenin ne olduğu.

Bu korkuyu yaşadığınız ilk anı keşfetmek, kaygının kökenine inmemize yardımcı olur, o anda yaşadığınız duygu, düşünce ve bedensel tepkileri hatırladığınızda bugünkü korkularınızla bağlantı kurabilirsiniz. Ve "Benim korkum boşuna değilmiş, aslında şuradan geliyormuş" gibi bir bakış açısıyla size anlamlandırma ve kontrol hissi kazandırır. Bu noktada cevaplamanızı istediğim sorular olacak. Bu ölüm korkusunu ilk defa hissettiğiniz zamanı hatırlıyor musunuz?, O an hayatınızda neler oluyordu, hangi duygu ya da düşünce öne çıkıyordu?, O zamanki korkularınızla bugünkü korkularınızın arasında nasıl bir benzerlik görüyorsunuz?

İkinci olarak "Ya kötü bir şey olursa" temelli kaygılı düşünce yapısı üzerine konuşalım. Bu noktada “Bu aklıma gelenler gerçekten olur mu? Yoksa ben mi abartıyorum?” gibi sorular aklınıza geliyor olabilir. Aslında aklınıza gelen düşüncelerin gerçekliği yansıtmak gibi bir görevi yok; kaygılı zihin, kendini korumak için en kötü olasılıkları öne çıkarmaya yatkındır. Kaygı ve korkular zihinde senaryolarla beslenir. Senaryoların gerçek olması gerekmez; bunlar zihnin yarattığı ihtimallerdir. Ama siz onları gerçekte olacakmış gibi hissediyorsunuz. Bu noktada zihniniz sizi ve çocuklarınızı koruma refleksiyle, her ihtimali gözünüzün önüne getiriyor. Ama bu, yaşayacağınız anlamına gelmiyor. Böyle anlarda “Şu an neyin içindeyim, gerçekten tehlikede miyim?” sorusunu kendinize sorup dikkatinizi topraklama egzersizi ile bulunduğunuz ortama yöneltmeye çalışmanız ana dönmeniz ve gerçeklik kontrolü yapmanız açısından faydalı olacaktır. İlgili olarak kaygı seviyeniz yükseldiğinde 4-7-8 nefes egzersizini yapmanız zihinsel senaryoları yavaşlatmanıza yardımcı olur.

Son olarak 4 gündür kullandığınız lustral tedavisi üzerine konuşalım. Lustral gibi antidepresanlar, etkisini genellikle birkaç hafta içinde göstermeye başlar. Bu noktada 4 gün henüz etkisini tam anlamıyla göstermesi için erken bir süredir. Bu süreçte doktorunuzla temas halinde kalmanız oldukça önemli.

Eşinizle veya güvendiğiniz bir yakınınızla duygularınızı paylaşmaktan çekinmemenizi, süreç boyunca bizlere yazabileceğinizi eklemek isterim.

Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.

Psikolog Fatma Gizem Bitgen

💪 Psikoloğun Önerdiği Egzersizler

1
4-7-8 Nefes Tekniği
4-7-8 nefes tekniği, bedenin doğal gevşeme tepkisini harekete geçirerek stresi azaltan, uykuya geçiş...
Nefes Egzersizleri⏱️ 3 dakika
Psikoloğun Notu: Kaygı anlarında uygulayabilirsiniz.
Egzersizi açmak için tıklayın →
2
5 Duyu Farkındalık Taraması
5 duyu farkındalık taraması, duyularınızı aktif şekilde kullanarak zihni anda tutar. Görme, dokunma,...
Farkındalık⏱️ 5 dakika
Psikoloğun Notu: Kaygı anlarında uygulayabilirsiniz.
Egzersizi açmak için tıklayın →
alinti

Çok teşekkür ederim fatma hanım ben size uygulamadan yazdım ama onay alınmadı henüz sanırom ordan görebiliyormusunız isminizle hitap ederek yazmıştım umarım görürsünüz...

Cevaplanmış benzer sorular