Psikoloji

Kullanılmış hissinden nasıl kurtulabilirim?

Gizli Kullanıcı12 Kasım 2024 21:50

Sevgilim vardı ve ilişkimiz çok toksikti sürekli kavgalar küslükler falan neyse bu gidip eski konuştuğu kızı Instagramdan geri ekleyip beni çıkardı ve ikimizin ortak arkadaşı onu aradı elif ayrılırsa napacaksın diye sordu o da inşallah ayrılır dedi ve bunun üstünden 6 ay geçmesine rağmen benim hâlâ zoruma gidiyor ve bu ilişkide beni her anlamda kullandı. Hiç sevmedi ve cinsel anlamda kullandı diye düşünüyorum

Bu soru 24 Kasım 2024 15:09 tarihinde Psikolog Sena Keşkek tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba sevgili danışan, bunları benimle paylaştığınız için teşekkür ederim. Açıklıkla anlatıp çözüm arayışına koyulduğunuz için kendinizi tebrik etmelisiniz.


Sevgili danışan, yaşadıklarınızın sizi etkilemiş olmasını anlayabiliyorum. Öncelikle üzgün, kırgın, hayal kırıklığına uğramış hissetmeniz normal. Kendinizi suçlamadan, yargılamadan hislerinizi kabul etmelisiniz. Hislerinizi reddetmek, yargılamak, bastırmaya çalışmak size iyi hissettirmeyecektir. Hissettiklerinizi kabul etmek ve deneyimlemeniz için kendinize zaman tanımak bir öz şefkat göstergesidir. Bitmiş olan ilişkiniz size değersiz ve kullanılmış hissettirmiş olabilir. Bunun nedenini bulmaya çalışmak, buna neden olan davranışları düşünmek sonraki ilişkiler için size rehber olabilir


Geçmiş ilişkinizdeki partnerinizin size nasıl hissettirdiği sizin nasıl bir birey olduğunuzla ilişkili değildir. Karşımızdaki insanın davranışları, karşımızdaki insanın süreçleri ile alakalı olabilir. Bu durum, karşınızdaki kişinin davranışlarını sizin nasıl bir birey olduğunuz ile bağlantısız kılabilir. Geçmiş ilişkinizdeki partnerinizin özsaygınıza zarar verdiğini düşünüyorsanız bunun üzerine çalışmalar yapabilirsiniz. Özsaygınızı geliştirmek için kendinizin iyi ve kötü bulduğunuz, güçlü ve zayıf bulduğunuz; zıttı ile barındırdığınız tüm yönleriniz ile yüzleşmek, bunları kabul etmek ve deneyimlemek iyi bir yol olabilir. Örneğin kırılgan bir yapıya sahip olabilir ve bundan hoşlanmıyor olabilirsiniz. Bu konuya yaklaşımınızı "Ben çok kırılganım, her şeye kırılıyorum kendimden nefret ediyorum" şeklinde de biçimlendirebilirsiniz "Kırılgan biriyim ve bazı insanlar daha kırılgan olabilir. Bu insana ait bir özellik. Kendime kızmıyorum, bu konuda kendimi geliştirmek için çaba harcayacağım." şeklinde de. İkinci yaklaşımı benimsemek, kendinize karşı kibar yaklaşmak oldukça kıymetlidir.


Sevgili danışan, umarım bu yazım size fayda sağlar. Dilediğiniz zaman bu platform üzerinden bize sorularınızı sorabilirsiniz.


Sevgiler,

Psikolog Sena Keşkek

Cevaplanmış benzer sorular

Psikoloji

Sürekli hayal kuruyorum, gerçek dünyadan kopuğum

Altı sene önce sabahlamıştım ve uyuyamadığım için kafamda bir dizi senaryosu uydurmuştum. Sadece geceleri yatağa yattığımda o diziyi düşünüyordum ve senaryo üretmeye devam ediyordum. Sonra ise sadece geceleri değil günlük hayatımda da düşünmeye devam ediyordum. Ürettiğim dizi senaryosu dışında başka şeyler düşünmeye başladım. O zaman ortaokula gidiyordum ve sürekli hayal kuruyordum. Sınıftaki kişilere nasıl davranmak istediğimin hayalini kuruyordum veya onları hayalime katıyordum. O sınıfta ise hiç mutlu değildim. Sınıfta zorbalık ve birçok kötülük vardı. Mesela 5. Sınıfta ilk günde önümde ki iki kız bana bakarak hakkımda konuşmuşlardı. Ne dediklerini anlamadım ama kilomla ilgiliydi. 7 veya 8. Sınıfta ise de sınıfta ki bir kız başkan arkadaşının yanına gidip kulağına bir şey söylemişti sonra arkasına döndü ve bana baktı. Başkan arkadaşı ise tahtaya konuşanlar listesine yazmıştı beni. O günden beri lise hayatımda kim kulaktan kulağa konuşmuşsa veya bir şey hakkında gülüp dalga geçtiyse “Acaba benim hakkımda mı konuşuyorlar?” Diye düşündüm hep. Ben okul hayatımda sadece birkaç kişi konuşurdum ve hep içime dönüktüm. O yüzden sürekli hayal kuruyordum ve rahatlıyordum. Lise hayatım da ise de hep hayal kuruyordum. Başta bunu bir hobi olarak yaptığımı düşünüyordum. Sonra ise bu bağımlılığa döndü. Özellikle son iki yıldır daha fazla hayal kuruyorum. Sabah kalktığım andan gece kafamı yastığa koyana kadar. Hiçbir dersi dinlemiyordum sadece hayal kuruyordum, düşünüyordum. Sınavlarda bile hayal kuruyordum kendimi sınava vermek istediğimde zorlanıyordum. Özellikle son sene dinleme sınavı vardı. Edebiyat dinleme sınavında çok zorlanıyordum. Kendimi vermek istesem de bazı kısımlarda kendimi hayal kurarken buluyordum. Dinleme ve diğer normal sınavlarda zorlanırken, konuşma sınavlarında ise çok korkuyordum, gözler benim üzerimde olduğu için çok heyecanlanıyordum. Son sene stajım vardı. Her hafta üç gün boyunca işe gidiyordum ve her sabah Allaha yalvarıyordum “Allahım lütfen bugün çok güzel geçsin” diye. O kadar kötü ve stresli günler geçirdim ki o üç gün bitse de okula gitsem diyordum. Stajda gelen vatandaşlar ile ben ilgileniyordum, onlarla iletişim kurmak zorunda kalıyordum. Bir iki vatandaş gerçekten canımı çok sıkmıştı, birisinin tavrı karşısında şoka uğramıştım. En kötüsü telefonla konuşmaktı. Telefon çalmasın diye dua ediyordum. Staj da ise yks sınavına çalışmaya çalışıyordum ama o stresle ve kendimi veremediğim için sürekli hayal kurduğumdan doğru düzgün çalıştığım söylenemez. Bazı günlerim çok kötü ve stresli geçmişti. Neyse ki bütün okul hayatım ve iş hayatım geçmişte kaldı ve kurtuldum. Şuan açıköğretim üniversite okuyorum. Evde ne kadar rahat olsam da hâlâ hayal kurmaya devam ediyorum. Sabah kalkıyorum telefonumu elime alıyorum, bir şeyler izlediğim zaman hayal kurmaya başlıyorum. Vizelere çalışmaya başlıyorum, belki de bir iki saat sürecek işim saatlerce sürüyor. Kendimi çok zor veriyorum ve bu yüzden sınav kaygısı yaşıyorum. Sınava çalışırken hep hayal kuruyorum hatta bazen eski okul iş anılarım aklıma geliyor. Bu yüzden derse odaklanamıyorum. Gece yatana kadar düşünüyorum. Gece üçte, öğlen birde kalkıyorum. Hatta gece üçte yatağa gitmeme rağmen telefondan hayal dünyamdaki kişilere bakıyorum. Bakmadan edemiyorum. Şuanki hayal dünyam ise çok farklı. Bu sefer dizi değil, başrolü benim. Bir iki yıldır bu kurgudan devam ediyorum. Karakterler belli, gerçek hayattan kişiler. İlk başta bahsettiğim dizi senaryosunu o zamanlar sürekli düşünüyordum, şuan ise arada düşünüyorum. Hatta bu dizi hakkında pinterestte oluşturduğum panoda 2,3 bin pin var. Şuan en çok o diziyi düşünmeye devam etseydim daha çok pin olurdu. Ama dediğim gibi başrolü olduğum dünyamda geziyorum. Hem de sürekli. Bazen dışarı çıktığımda, yanımda başkaları olduğunda, bir iş yaptığımda, bir müzik dinlediğimde vb. ne yaparsam yapayım hayalimi yaşadığım şey ile ilgili yeniden kurguluyorum. Daha önce hiç araştırmadım ama bir sene öncesine yakın bir video görmüştüm “Maladaptive Daydreaming” hakkında. Bunun bir hastalık olduğunu öğrenmiştim. Ne kadar çok hayal kursamda kendime hastayım diyemem çünkü daha önce hiç psikoloğa gitmedim. Kısacası ne zaman huzursuz olsam veya ne zaman mutlu olsam hemen hayal kurmaya başlıyorum. Bunun iyi yanı ne zaman hayal kursam kendimi çok iyi ve mutlu hissettiğim, kötü yanı ise bazenleri hayal kurmaktan gerçek dünyadan koptuğum, hayal kurmamam gereken yerlerde hayal kurmağa devam ettiğim. Son olarak bir gün cennete gidersem Allahtan isteyeceğim ilk şeylerden biri hayal dünyama ışınlanmak olacak. Bu dünyada bunun ne kadar güzel bir şey olmadığını bilsem de bu dünyada yaşamak isterdim. Buraya kadar okuduğunuz için çok teşekkür ederim 💖