Kumar oynayan eşimden boşanmayı düşünüyorum
Merhaba daha önce de defalarca yazmıştım yine yeniden yazıyorum eşim yıllardır kumar oynuyor da bir bağımlı haline gelmiş Yalanlar borçlar sürekli yapılıp Eşimin babası tarafından olsun kendi altınlarından olsun hep ödendi gitti her seferinde de bu son bir daha asla yapmam diyor her seferinde bu farklı bir daha asla oynamam diyor ama tekrar tekrar yapıyor şimdi de olduğu gibi defalarca kez yapıp oynamayacağım dedikten sonra yine yeniden bir sürü borç çıkardı şimdi tekrardan bir daha asla yapmam bu sefer çok farklı kafama dank etti bilmem neler söylüyor şimdi sorun bu Ben ailemi kurtarmak istiyorum boşanmaya düşünmüyorum nasıl düzelebilir bu adam ya da inanabilir miyim onun bu sözlerini
Bu soru 11 Temmuz 2025 11:37 tarihinde Uzman Klinik Psikolog Elif Kızılkaya tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhabalar,
Paylaştıklarını büyük bir dikkatle okudum. Yazdıkların, içinde bulunduğun durumun ne kadar yorucu, incitici ve çaresizlik yaratan bir hale geldiğini açıkça gösteriyor. Bir yandan aileyi bir arada tutmaya, eşine destek olmaya çalışırken, diğer yandan defalarca kez verilen sözlerin tutulmaması, tekrar eden yalanlar ve artan borç yükü karşısında duyduğun yorgunluk ve hayal kırıklığı çok anlaşılır. Bu döngü içinde duygusal olarak tükenmiş hissetmen, ne yapacağını bilememen, bir yanın inanmak isterken diğer yanının artık güvenememesi tamamen insani ve haklı tepkiler.
Bu noktada bilmen gereken önemli bir gerçek var: Kumar bağımlılığı, kişinin iradesiyle tek başına kontrol altına alabileceği bir davranış bozukluğu değildir. Tıpkı alkol veya madde bağımlılığı gibi, kişinin beyninde ödül-ceza sistemini etkileyen, dürtü kontrolünü bozan bir bağımlılıktır. Bu yüzden eşinizin defalarca “bu son, artık yapmayacağım” demesi samimi olsa bile, bu sözleri tutamaması onun karakterine dair değil, bağımlılığın doğasına dair bir göstergedir.
Bağımlı bireyler genellikle oynadıkları kumarı “bir hata” olarak tanımlar, pişmanlık yaşar, ama bu pişmanlık çoğu zaman uzun vadeli bir değişimi beraberinde getirmez. Çünkü bağımlılık sadece davranışı değil, düşünme biçimini, dürtüleri, muhakemeyi ve duygusal regülasyonu da etkiler. Dolayısıyla yalnızca iyi niyetle, söz vererek ya da ‘artık anladım’ diyerek bağımlılıkla baş etmek mümkün değildir.
Gerçek değişim; profesyonel destekle, düzenli terapiyle, bazen ilaç tedavisiyle ve kişinin kendi sorumluluğunu almasıyla mümkün olabilir.
Senin yerinde olan birçok kişi, eşinin “bu sefer farklı” dediği her yeni döngüye umutla sarılıyor, çünkü aileyi bir arada tutma isteği çok güçlü. Ancak bu durumun sağlıksız hale gelmeye başladığı yer, bu çabanın karşılık bulmaması, yükün sürekli olarak tek tarafa binmesi ve eşinin sorumluluk almak yerine sadece söz vererek süreci geçiştirmesi oluyor.
Şunu çok net ifade etmeliyim: Eğer eşiniz gerçekten değişmek istiyorsa, bunu sadece sözleriyle değil; davranışları, adımları ve aldığı sorumluluklarla göstermelidir.
Bunlar neler olabilir?
- Kumar bağımlılığı alanında uzman bir psikoterapistten düzenli destek almaya başlaması
- Gerekirse bir psikiyatristle görüşerek, eşlik eden başka psikolojik durumlar varsa bunun değerlendirilmesi
- Borçlarını şeffaf bir şekilde açıklaması ve bu borçları kendisinin yapılandırması
- Mali sorumlulukların bir kısmını senin üzerinden alması
- Seni manipüle etmeden, suçluluk duygunu sömürmeden süreci yönetmeye çalışması
- Senin de bir birey olarak duygusal, zihinsel sınırlarına saygı göstermesi
Tüm bunlar eşinin değişime gerçekten niyetli olup olmadığını somut biçimde görmene yardım eder. Sözler her zaman kolay söylenebilir ama değişim, çaba ve zaman gerektirir.
Senin içinse bu süreçte en kıymetli şey, kendine şefkat göstermen, tükenmemen ve sınırlarını koruyarak eşlik etmen. Ona destek olmak istiyorsan, bu destek bir “kurtarıcılık” değil, “şartlı bir eşlik” biçiminde olmalı. Yani sen onun yanında yürümeye hazırsan, o da aynı ölçüde sorumluluk almalı. Aksi halde tek başına bir yükü sırtlamış olursun ve bu uzun vadede seni duygusal olarak çökerten bir yere evrilebilir.
Ayrıca bu süreçte senin de destek alman çok önemli. Hem bireysel terapiyle hem de mümkünse bir aile terapistiyle çalışarak, bu ilişkinin gidişatını daha sağlıklı değerlendirebilir ve duygularını düzenleyebilirsin. Çünkü sen de bu döngünün içinde yaralandın, güvensizlik yaşadın, tükenmeye başladın. Bu da bir iyileşme süreci gerektirir.
Ve unutma, affetmek ya da evliliği sürdürmek için her şeyi sineye çekmek zorunda değilsin. Güven bir kez kırıldığında, onarılması zaman alır. Bu zaman içinde senin de içten içe yeniden güven duyabilmen için onun sabırlı, tutarlı ve kararlı davranması gerekir.
Kısacası:
Eğer eşin bu sefer gerçekten farklı olduğunu söylüyorsa, ona şöyle diyebilirsin:
“Sana inanmak istiyorum, ama artık inanç değil; eylem görmek istiyorum. Sana destek olabilirim ama sadece sen gerçekten sorumluluk alırsan. Çünkü ben de bu ilişkinin içinde varım ve ben de iyileşmek istiyorum.”
Bazen sevgiyle destek olmak, hayır diyebilmeyi, sınır çizebilmeyi ve karşımızdakinin sorumluluk almasını bekleyebilmeyi de içerir.
Uzm. Klinik Psk. Elif Kızılkaya
Yorumlar
Gizli Kullanıcı
Öncelikle cevap için teşekkürler.Daha önce kizilaydan psikolog desteği aldı yine yaptı maddi olarak da hiç bir zaman maaşı onda kalmaz şuanda babasında ama o zaten baskalarindan borc alarak oynuyor. Yani gerçekten de imkansız mi destek almadan iyileşmesi Allah isterse olmaz mi benim için psikolog desteği falan denilmesi imkansız gibi geliyor bu kadar zor mu yani bırakması tekrar aynı döngüye mi girecem. Başka neler yapabiliriz
11 Temmuz 2025 12:04Uzm. Kl. Psk. Elif Kızılkaya
Öncelikle şunu çok iyi anlıyorum: Sen eşini seviyorsun, aileni ayakta tutmak istiyorsun ve bütün bu yaşananlara rağmen içinde hala bir “belki bu kez değişir” inancı var. Ve bu inanç seni ayakta tutuyor. Bu çok kıymetli bir şey. Aynı zamanda çok yorucu. Evet, eşin daha önce psikolojik destek almış ama sonrasında yine aynı döngüye dönmüş. Bu da sende “demek ki destek de işe yaramadı” duygusu yaratmış olabilir. Ancak burada çok önemli bir fark var: Psikolojik destek, sadece gidilen birkaç seansla değil; kişinin bu süreci sahiplenip, devamlılık gösterdiğinde etkili olur. Tıpkı ilaç gibi. Doktor bir antibiyotik verir, üç gün kullanıp bırakırsan enfeksiyon geçmez. Ruhsal destek de böyledir. Özellikle bağımlılık gibi köklü bir meselede, terapi bir maratondur. Zaman alır, inişli çıkışlı olur. Ama doğru adımlarla ilerlenirse değişim mümkündür. Sen “psikolog desteği almak imkansız gibi geliyor” diyorsun. Bu da çok anlaşılır. Hem maddi yük hem de ulaşılabilirlik açısından zorlayıcı olabilir. Ama bazen ücretsiz psikolojik destek hizmetleri, bağımlılık poliklinikleri ya da çevrim içi destek grupları gibi kaynaklar kullanılabiliyor. Yani “imkansız” demek yerine, “şu an için zor ama alternatifler var mı?” diye birlikte bakabiliriz. Dilersen sana bu konuda da destek olabilirim. Peki Allah isterse olmaz mı? Elbette olur. İnanç, birçok insanın değişim sürecinde en büyük güç kaynağıdır. Ama Allah da kuluna “sebep ve çaba” yolunu gösterir. Bir şeyi değiştirmek için niyetle birlikte adım da gerekir. Kur'an'da bile şöyle buyrulur: "Bir kavim kendini değiştirmedikçe, Allah onların durumunu değiştirmez." Yani dua etmek, sabretmek çok kıymetli ama onunla birlikte emek, irade ve eylem de gerekir. Eşinin “ben değişeceğim” demesi güzel ama bu sözü davranışa dönüştürmediği sürece sadece iyi niyet olarak kalır. Sen bu döngüye tekrar girmek istemiyorsan, onun da aynı döngüye tekrar tekrar girmemesi için gerçekten bir şeyleri değiştirmesi gerekiyor. Şunu yapmanı önerebilirim: Eşine açık ve sakin bir şekilde şunu söyle: “Sana destek olmak istiyorum ama aynı şekilde tekrar incinmekten çok yoruldum. Artık bu döngüye girmemek için senin de bir adım atmanı istiyorum. Psikolojik destek alman, bu konuda gerçekten çaba göstermen gerek. Çünkü ben sadece sözle değil; çabayla iyileşmek istiyorum.” Kendisini ve borçlarını senin değil, kendinin çözmesi gerektiğini hatırlat. Gerekirse kısa bir süre maddi ya da duygusal sınır koyarak, onun bu süreci kendi başına yönetmesini sağla. Çünkü bazen gerçek sorumluluk, o zaman fark edilir. Kendin için de destek alabileceğin bir yer bak. Bu terapi şart değil, bazen sadece bir danışma hattı, bazen bir grup desteği bile seni biraz rahatlatabilir. Son olarak şunu da söylemek istiyorum: Eşin değişebilir mi? Evet. Ama bu, senin sevginin büyüklüğüne değil, onun çabasının büyüklüğüne bağlı. Sen bir eş olarak elinden geleni yapmışsın. Ama artık onun da elini taşın altına koyma zamanı. Bu süreç kolay olmayacak ama imkânsız da değil. Senin sabrın, sevgini gösteriyor. Ama kendine gösterdiğin şefkat de en az onun kadar önemli. Unutma, senin duyguların da, güvenin de, huzurun da kıymetli. Bu süreçte sana yardımcı olabilecek bazı öneriler: Sözden çok davranışa odaklan. Eşinin söylediği sözler elbette önemli ama gerçek değişimin göstergesi adımlardır. Söylemler yerine eylemleri takip et, çünkü kalıcı değişim davranışla olur. Değişimi sen değil, onun başlatması gerektiğini unutma. Onu ne kadar seversen sev, onun yerine iyileşemezsin. Sen destek olabilirsin ama değişim ancak o gerçekten ister ve çaba gösterirse mümkün olabilir. Mali sorumlulukları onun üstlenmesine izin ver. Borçları sen ya da ailesi üstlendikçe, o sorumluluk duygusunu geliştirmekte zorlanabilir. Bu nedenle borçların sonuçlarıyla yüzleşmesi ve çözüm üretmesi önemli. Tekrar güven inşa etmek için sınır koymaktan çekinme. Bu, ilişkiyi tehdit etmek değil; korumak için gereklidir. “Seni seviyorum ama bu şekilde devam edemem” diyebilmek de sevgidir. Bir iyileşme süreci başlatması için alternatif destek yollarını araştırın. Örneğin: Devlet hastanelerinin bağımlılık poliklinikleri Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) – ücretsiz ve gizli hizmet sunar Online psikolojik destek platformları veya danışma hatları Kendin için de destek almayı düşün. Eşin bağımlılıkla savaşırken, sen de “bağımlı yakını olma hali”yle baş etmeye çalışıyorsun. Bir uzmana danışmak, bu süreçte nasıl daha sağlıklı kalacağını görmek adına çok değerli olur. Dua etmeye devam et ama sebepleri yerine koymayı da unutma. İnancın sana güç veriyor ve bu çok kıymetli. Ama dualar çaba ile birlikte olduğunda en çok etkisini gösterir. Allah, kullarına yolları gösterir; yürümek ise bize düşer. Gözlemlerini bir kenara not al. Eşinin davranışlarını, söylediklerini ve tepkilerini yazmak; zamanla değişip değişmediğini daha sağlıklı fark etmeni sağlar. Aynı döngüde olup olmadığını gözlemlemeni kolaylaştırır.
11 Temmuz 2025 12:11