Ne hissediyorum bilmiyorum
Nasıl başlasam bilmiyorum aslına ne hissetmem gerekiyor onu da bilmiyorum erkek arkadaşımdan ayrılalı 1 hafta oldu onsuz 1 saat dayanamayan ben 1 haftayı geride bıraktım bugün onu canlı yayın açmış bir şekilde gördüm içim titredi görünce ama nasıl bir hissiyat içinde olduğumu anlamadım evet onu istemiyorum artık çünkü kendisi beni terk edip giden biri beni defalarca aldatmasına rağmen affetmiştim ama artık gerçekten onu hatırlamak dahi istemiyorum namazıma başladım Rabbime daha yakın olmaya başladım bir sınavdan geçiyor gibiyim sanki ama ona karşı duygularım hala var mı çözemedim namaz kıldıktan sonra çok ağladım Rabbimden içimdeki sevgiyi alsın diye yalvardım bilmiyorum nasıl yapıcam canım yanıyor yaşanmışlıklar geliyor aklıma silmeye çalışıyorum aklımdan onu tabi bu zamanla olan bir şey uzak mesafe olan bir ilişkiydi zaten ama ben kendimden çok ödün verdim ona karşı içimde. Bir şey kalsın da istemiyorum ben yeni biriyle konuşmaya başladım aslında akrabam olan biri biz yeni tanışıyoruz 3 ay kadar oldu tanışalı o da biliyordu eski ilişkimi bugün onla konuşunca bana doğru insan o geliyor annem de onaylıyor eski ilişkimi hiç onaylamıyordu istemiyordu da canımı çok kez yaktığını annem görmüştü çünkü ben nasıl hissettiğimi bilmiyorum nasıl bir yol çizmem gerekiyor çözemiyorum konuşmaya başladığım kişi de bana kendine biraz zaman ver dedi doğru aslında kendime zaman vermem gerekiyor umarım kendimi anlata bilmişimdir
Bu soru 11 Haziran 2025 12:07 tarihinde Psikolog Betül Canbel tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba Sevgili Danışan,
Öncelikle duygularını bu kadar açık yüreklilikle paylaştığın için seni tebrik ederim. Yaşadıklarının seni ne kadar yorduğunu, hem kalbinde hem zihninde büyük bir karmaşa oluşturduğunu görebiliyorum. Bu satırları yazarken kendine dönme, olanı anlama ve geleceğe dair bir yol çizme çaban oldukça kıymetli. Ne hissettiğini bilmiyor olman, aslında şu an içinde olduğun sürecin çok doğal bir parçası. Bir ilişkinin ardından gelen kafa karışıklığı, “özledim mi yoksa sadece alışkanlık mı?”, “sevgim kaldı mı yoksa kırgınlık mı ağır basıyor?” gibi sorularla iç içe geçer. Senin yaşadıkların da tam olarak bu sürecin içinde değerlendirilebilir.
İlk olarak şunu söylemek isterim: Bir ilişkiden yeni çıkmış olmanın getirdiği belirsizlik hali, duygusal olarak bulanıklık yaşaman son derece normaldir. Özellikle seninki gibi yoğun duyguların, affetmelerin, aldatılmaların, uzak mesafe gibi başlı başına yoran dinamiklerin olduğu bir ilişkiden sonra, “Ne hissediyorum?” sorusunun cevabı hemen ortaya çıkmayabilir. Çünkü sadece bir kişiyi geride bırakmıyorsun, aynı zamanda onunla kurduğun hayalleri, uğruna verdiğin emekleri, onca zaman içinde büyüttüğün “biz” olma halini de uğurluyorsun. Dolayısıyla yalnızca bir ayrılık değil, aynı zamanda bir yas süreci yaşıyorsun.
Birinin seni defalarca aldatmasına rağmen affetmen, aslında kendinden ne kadar çok ödün verdiğinin göstergesi. Bu noktada da acının kaynağı sadece onu özlemek değil; aynı zamanda kendini ihmal etmiş olmanın da içsel yorgunluğu. Ve şimdi bu yorgunluğun üzerine bir de “onun artık hayatımda olmaması gerek ama hâlâ neden içim titriyor?” gibi ikilemler biniyor. Bu tür ikilemler sadece seni değil, çoğu insanı da yanıltabilir. Duygular doğrusal değildir, bazen biri bizi terk eder ama beynimiz geçmişteki güzel anıları hatırlatır. Bu, geri dönmek istediğin anlamına gelmez. Bu, sadece bir zamanlar çok kıymet verdiğin bir şeyin yasını tuttuğunu gösterir.
Seninle özellikle ilgimi çeken şeylerden biri, duaya ve içsel huzura yönelmen. Namaza başlaman, kendini Rabbine yakın hissetmen, aslında kaybettiğini sandığın o iç huzurunu yeniden inşa etme çabanın çok kıymetli bir göstergesi. Ağlayarak, içtenlikle “içimdeki sevgiyi alsın” diye dua etmen, iyileşmeye ne kadar açık olduğunu gösteriyor. Bu noktada kendine şu soruyu sorabilirsin: “Ben gerçekten onu mu özlüyorum, yoksa uğruna verdiğim her şeyin bir anlamı olsun diye mi tutunuyorum?” Çünkü bazen birine verdiğimiz sevginin karşılıksız kalması, bizde onunla ilgili değil, kendimizle ilgili bir eksiklik duygusu yaratır. O boşluğu “geri dönsün”, “beni sevsin”, “pişman olsun” gibi temennilerle doldurmaya çalışırız. Fakat sen bu döngünün farkındasın. Onu hatırlamak istemediğini, artık yaşanmışlıkların sana iyi gelmediğini söylüyorsun. Bu da aslında duygusal olgunlaşmanın başladığı noktadır.
Yeni biriyle tanışman da bu dönemde seni hem heyecanlandırmış hem de biraz kafa karıştırmış olabilir. Bu oldukça anlaşılır. Çünkü bir ilişki bitse de, insanın içinde hâlâ kapanmamış yaralar varsa, yeni bir tanışma o yaraları tetikleyebilir. Seni takdir ettiğim bir diğer konu da, yeni konuştuğun kişinin “kendine zaman ver” demesi ve senin de bu cümleyi içselleştirmen. Bu, duygusal olarak acele etmeden iyileşmeyi seçtiğini gösterir. Çünkü duygusal olarak hâlâ başka birinin izleri taşınıyorken, yeni bir ilişki seni sadece daha karmaşık bir hale sokabilir. Şu anki tanışmanın, senin kendine dönebileceğin, duygularını anlayabileceğin bir alan bırakması oldukça sağlıklı.
Duyguların hala karışık olabilir. Bazen özlemle bazen öfkeyle bazen de boşlukla dolu hissedebilirsin. Bunların her biri çok insani ve geçici duygular. Kendini suçlama, bastırma. Ağlamak da dua etmek de bir iyileşme şeklidir.
Bir defter al ve yaşadığın ilişkide seni en çok yoran şeyleri ve seni duygusal olarak zedeleyen davranışları yaz. Aynı zamanda bu ilişkiden ne öğrendiğini de yaz. Bu seni hem geçmişi idealize etmekten hem de tekrarına düşmekten koruyacaktır.
Belki bu kişi sana gerçekten iyi hissettirebilir ama bunun için önce içindeki eski ilişki kapanmalı. Zihnin hâlâ geçmişteyken, kalbin yeni bir şeye tam olarak hazır olamaz. Zamanla tanımaya çalış, samimi bir iletişim kur ve beklenti oluşturmadan ilerle.
Bu dönem, başkalarıyla değil, kendinle ilgilenme dönemi. Ruhunu ne besliyorsa onunla daha çok vakit geçir. Dua etmek, yürüyüş yapmak, yazı yazmak, kendinle içsel bağ kurmak... Bunlar hem huzurunu artırır hem de duygusal pusulanı yeniden bulmanı sağlar.
Birinin seni terk etmesi ya da aldatması senin yetersiz olduğun anlamına gelmez. Sen elinden geleni yapmışsın. Şimdi önemli olan, kendine “Ben değerliyim ve kendim için yeni bir yol çizebilirim” diyebilmeyi öğrenmen.
Sevgili danışan, şu an yaşadığın süreçte net bir yön çizmek belki hemen mümkün değil. Ama sen zaten farkındalıkla yola çıkmışsın. Eski ilişkinin seni nasıl yıprattığını, buna rağmen hâlâ zaman zaman tetiklendiğini ama yeni bir sayfa açmaya da hazırlandığını görüyorum. Bu belirsizlik içinde tek net olan şey şu: Sen artık aynı kişi değilsin. Şimdi duygularınla dost olma, yaşanmışlıklarını onurlandırma ve içsel dönüşümüne alan açma zamanı. Acele etme. Zaman senin en güçlü şifacın olacak. Bu geçiş döneminde duygularının gelip geçici olduğunu bilerek, her sabah bir adım daha iyileşeceksin.
Umarım cevabım faydalı olmuştur. Değerlendirilmesini istediğin farklı bir soru veya aklına takılanları yeni bir soru oluşturarak bizlere iletebilirsin.
Sevgiler,
Psikolog Betül Canbel
Çok teşekkür ederim Allah razı olsun ❤️
Yorumlar
Psk. Betül Canbel
Merhaba Sevgili Danışan, Güzel geri dönüşleriniz için ben de teşekkür ederim. Tekrar bir sorunuz olduğunda buradayız. Kendinize iyi bakmanız dileğiyle. Sevgiler, Psikolog Betül Canbel
13 Haziran 2025 19:12