Ne hissettiğimden nasıl emin olabilirim?
Merhaba Eşimle 4 yıldır evliyiz. Bundan 10 yıl önce 2 yıllık evliliğimize son vermiştim ve 5 yıl aradan sonra aynı kişi ile tekrar evlendim. Kocam bu son zamanlarda kendisini bana karşı fazlasıyla toparladı. Aramızdaki problem ilk evleliğimizin de bitmesine sebep olan beni ailesine karşı öncelik tutmamasıydı. İkinci evliliğimizde bir çok problem ve huzursuzluk yaşadık dış etkenlerden kaynaklı ve bu benide eşimide çok yıprattı. Son 1 yıldır eşim sadece sözleri ile değil davranışlarıyla da beni ön planda tutuyor. Beni dinliyor anlıyor. Fakat bu süreç başladığından beri ayrı olduğumuz 5 yıllık süre zarfındaki birlikteliğim olan kişi sürekli olarak aklıma gelmeye başladı. Takıntı rahatsızlığından muzdaripim ve bu durumu ilk başda yaşamaya başladığımda kocama karşı kendimi suçlu hissettim ve ben bunu ona nasıl yaparım düşünmek bile onu aldatmak demek diyerek kendimi çok kötü bir durumun içerisinde buldum. Bu durum o kişinin ismini tikleştirmekle başladı. İsmi söylerken aklıma gelmiyor söyledikten sonra düşünmeye ve üzülmeye başlıyordum. Gün geçtikçe eşime karşı daha suçlu hissetmeye başladım bu katlanarak arttı. Daha sonra bundan eşime bahsettim kendisi üzülsede bunu anlayışla karşıladı ve bunun kendisini aldatmakla bir ilgili olmadığını yalnızca psikolojik yönden daha da bunalıma girdiğimi düşündüğünü söyleyerek halihazırda kullandığım ilaç için beni psikiyatrist konusunda destekledi. Fakat bu olaylar gerçekleştikten sonra artık eski ilişkimi daha çok özgür düşünür oldum artık kendimi saldım. Bu da "acaba o kişiyi özlüyor muyum?, acaba kocamı değilde o kişiyimi seviyorum?, ikisinden birisini sevmek zorunda değilim ikisinide sevmiyorum." A dönüştü. Kocamı seviyorum ama ona ne zaman yaklaşmaya çalışsam içinde olduğumuz durumlardan kaynaklı sürekli meşgul ve şuan mecburen ailesi ile yaşıyoruz. Maddi yönden sıkıntılıyız. Önceden olsa bir çok şeye sabır gösterirdim ama şu olan olaylar kafamı delirecekmişim gibi meşgul eden bu düşünceler yüzünden artık sabrım yok hiç bir şeye tahammülüm yok. Ve eşimi sevdiğimi biliyorum ama bazen sanki onunla konuşan ben değilmişim yada sanki rol yapıyormuşum kendimi bir şeylere zorluyormuşum gibi hissediyorum. Bütün bu yaşananlara ne gerek vardı keşke eşim benim kendimi kanıtlamama gerek kalmadan beni öylece şu an olduğu gibi davranmak suretiyle sevseydi. Önceden de seviyordu bunu biliyorum ama bu güzel davranışlardan ziyade en azından normal davranılmayı hak ediyordum. Şimdi her şey düzgün ama ben neden böyle hissediyorum neden geçmişteki kişiyi biraz önce bahsettiğim şekilde sürekli aklıma getiriyorum. O kadar çok elimde olmuyorki bazen bastırsam bile ki batırdığımda daha çok düşünüyorum... bazen kocamın eski davranışlarını düşünüp sinirleniyorum bazen onu sevmediğimi kendimi de onu da kandırdığımı ve vaktin gelip geçtiğini benim zaman kaybettiğimi ona da zaman kaybettirdiğimi hissediyorum. Bu durumdan nasıl kurtulurum yada kurtulmalı mıyım? Kocami seviyor muyum? Bu düşüncelerim beni sorumlu tutar mı? neden böyleyim ne yapmam gerekiyor bu durum beni çok zorluyor yardımcı olursanız sevinirim.
Bu soru 18 Mart 2025 10:45 tarihinde Psikolog Betül Canbel tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba Sevgili Danışan,
Öncelikle yaşadığınız duygu karmaşasının sizin için ne kadar zorlayıcı olduğunu anlıyorum. İlişkinizin geçmişi, şu an yaşadıklarınız ve hissettikleriniz arasında sıkışmış gibi hissediyor olabilirsiniz. Özellikle ikinci kez aynı kişiyle evlenmiş olmak, geçmişin izlerini tamamen silemediğiniz bir süreci beraberinde getirmiş gibi görünüyor. Bu nedenle yaşadıklarınızı anlamlandırmaya çalışırken, kendinizi suçlamak yerine, düşüncelerinizin ve duygularınızın ne anlatmak istediğine odaklanmak daha sağlıklı olabilir.
Öncelikle, eşinizin son zamanlardaki olumlu değişimini fark etmiş olmanız önemli bir nokta. Onun size karşı daha duyarlı, öncelik veren ve anlayışlı davranması, aranızdaki bağın güçlendiğini gösteriyor. Ancak bu değişim, geçmişte yaşadıklarınızı tamamen silmiyor. Zihninizin eski anıları yeniden gündeme getirmesi, geçmişin hala tam olarak kapanmadığının bir işareti olabilir. Bu noktada, eski ilişkinizdeki kişinin sık sık aklınıza gelmesi ve takıntılı düşünceler halini alması dikkat çekici. Burada önemli olan, bu kişinin sizde neyi temsil ettiğini anlamaya çalışmak. Onunla geçen zaman mı, hissettikleriniz mi, yoksa geçmişteki bazı unsurlar mı size bu düşünceleri çağrıştırıyor?
Zihnimiz bazen geçmişte yaşadığımız olayları, duygularımızı ve hatıralarımızı olduğundan farklı bir şekilde hatırlayabilir. Özellikle şu an ilişkinizde bazı zorlayıcı dinamikler olduğu için, bilindışınız geçmişteki bir durumu olduğundan daha idealize ediyor olabilir. Şu an içinde bulunduğunuz maddi sıkıntılar, mecburen aileyle yaşamak gibi durumlar, zihninizi geçmişteki farklı bir deneyime yönlendirmiş olabilir. Ancak burada kendinize sormanız gereken önemli bir soru var: Bu kişiyi mi özlüyorsunuz, yoksa şu anki zorluklardan kaçış için mi onu düşünüyorsunuz?
Bu noktada, düşüncelerinizin üzerinizde yarattığı suçluluk duygusuna da değinmek gerekiyor. Zihninize gelen her düşünce sizi tanımlamaz veya sizi sorumlu kılmaz. Düşünceler, sadece zihnin ürettiği, bazen anlam arayan bazen de duygularınızı yönlendirmeye çalışan içeriklerdir. Ancak siz bunları gerçeğe dönüştürmeden, yani eyleme dökmeden, sadece zihinde kalıyorlar. Eşinizi aldatmadığınızı biliyorsunuz ve düşünmek eyleme dönüşmediği sürece sizi suçlu kılmaz. Ancak bu düşünceler sizi bu kadar rahatsız ediyorsa, altta yatan nedenleri keşfetmek önemli olacaktır.
İlişkinizin geldiği bu noktada, bazı duygularınızın karışık olması çok doğal. Bir yandan eşinizi sevdiğinizi hissediyorsunuz, bir yandan da bazen ona karşı rol yapıyormuş gibi hissediyorsunuz. Bu, duygularınızı sorgulamanıza sebep oluyor olabilir. Ancak şunu unutmamak gerek: Uzun süreli ilişkilerde her zaman aynı yoğunlukta bir aşk ya da sevgi hissedilmeyebilir. Bazen hayatın getirdiği stresler, sorumluluklar ve yaşanan geçmiş olaylar, duyguların doğrudan hissedilmesini zorlaştırabilir. Burada önemli olan, sevginin sadece bir duygu değil, aynı zamanda bir bağlılık ve seçim olduğu gerçeğidir.
Geçmişte eşinizin sizi ikinci plana atmış olması, sizin için oldukça kırıcı olmuş olabilir. Şu an eşiniz değişmiş olsa bile, geçmişte yaşadıklarınızın bir iz bırakmış olması oldukça normal. Çünkü duygusal yaralar hemen iyileşmez. Belki de şu an içinizdeki öfke, zamanında yeterince değer görmemenin yarattığı bir duygusal eksiklikten kaynaklanıyor olabilir. Zihniniz belki de geçmişe giderek, “Keşke bu değişimi daha önce yapsaydı” diye bir hesaplaşma içinde olabilir. Bu nedenle, geçmişte yaşadığınız kırgınlıkları gerçekten geride bırakıp bırakmadığınızı anlamak için kendinize şu soruları sorabilirsiniz:
Eşimin şu anki davranışlarına rağmen, geçmişteki üzüntümü hala içimde taşıyor muyum?
Onun değişimini takdir ediyor muyum, yoksa içten içe geç kalındığını mı düşünüyorum?
Onun bana şu an verdiği değeri kabul edebiliyor muyum?
Bu soruların yanıtları, aslında duygularınızı daha iyi anlamanıza yardımcı olabilir. Eğer geçmişte yaşadığınız kırgınlıkları tam olarak sindiremediyseniz, eşinizin şu anki davranışlarını içselleştirmekte zorlanabilirsiniz. Bu da bazen sizin içinizde bir çelişki yaratabilir.
Şu an eşinizle olan ilişkinizde bazı zorunluluklardan dolayı kısıtlamalar var gibi görünüyor. Maddi sıkıntılar, ailesiyle yaşamak gibi durumlar, ilişkinizin doğal akışını etkileyebilir. Bu da sizin içinde bulunduğunuz durumu daha stresli hale getiriyor olabilir. İlişkinizde, sevginin yanı sıra, rahat ve huzurlu hissetme ihtiyacınız da var. Ancak mevcut durumlar nedeniyle, belki de istediğiniz gibi bir yakınlık kuramıyorsunuz. Bu da, duygularınızı sorgulamanıza neden oluyor olabilir.
Bu noktada yapmanız gereken en önemli şeylerden biri, kendinize ve duygularınıza zaman tanımak. Kendinizi sevginizi sorgulamak zorunda hissettiğinizde, biraz durup düşünün: Sevgi sadece yoğun duygular yaşamak mıdır, yoksa birlikte kalmayı seçmek, emek vermek, bir hayatı paylaşmak mıdır? Eğer eşinize dair hala güçlü bir bağ hissediyorsanız, ancak geçmişin izleri sizi etkiliyorsa, bunun üzerine çalışabilirsiniz.
Bununla birlikte, sürekli geçmişteki kişiyi düşünmek, bir takıntılı düşünce haline geldiyse, bunun nedenlerini daha derinlemesine anlamaya çalışmak önemlidir. Eğer bu düşünceler sizi kontrol edemediğiniz bir döngüye sokuyorsa, bir uzman desteğiyle birlikte çalışmak faydalı olabilir. Özellikle obsesif düşünceler konusunda terapi desteği, zihninizin sizi rahatsız eden bu düşüncelerden özgürleşmesine yardımcı olabilir.
Sonuç olarak, kendinize biraz zaman tanıyın ve duygularınızı aceleyle yargılamayın. Şu an yaşadıklarınız bir süreç ve bu süreçte duygularınızın anlamını keşfetmek, size yol gösterecektir. Kendinizi suçlamadan, sadece anlamaya odaklanarak, bu karmaşayı daha sağlıklı bir şekilde çözebilirsiniz.
Umarım cevabım faydalı olmuştur. Değerlendirilmesini istediğiniz farklı bir soru veya aklınıza takılanları sorabilirsiniz.
Sevgiler,
Psikolog Betül Canbel