Sosyal Hayat

Neden insanlarla bağ kuramıyorum?

Gizli Kullanıcı7 Ağustos 2025 17:38

hayatim boyunca hep insanlarla iletisimde sorunum oldu. misafirler geldiginde konusamiyordum. insanlar soru sordugunda vs cevaplayamiyordum oylece yuzlerine bakiyordum. hayatimda sadece bir kere cok yakin arkadasim oldu onda da ailem onun ailesini arayip arkadasligimizi bitirmelerini istemisti beni kotu yollara surukleyebilir diye. sonra tam anlamiyla kimseyle arkadaslik da kuramadim. suan sadece ablamla yakinim. universiteye de gittim ilk baslarda konustugum insanlar oldu ama sonra onlarla da konusmayi devam ettiremedim. suan eskisi kadar kotu degilim ama hala ilk kez tanistigim insanlar hep niye hic konusmuyosun der istisnasiz. aslinda konusmak icin kendimi zorluyorum ne diyebilirim nasil konu acabilirim gibi ama bi turlu basaramiyorum. birileriyle konusurken sanki benden rahatsiz oluyorlarmis gibi hissediyorum. hayatimin sonuna kadar boyle yasamak istemiyorum insanlarla iletisimimi nasil gelistirebilirim ?

Bu soru 7 Ağustos 2025 19:58 tarihinde Uzman Psikolog Gönül Tanır Durmaz tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar,

Siz satır aralarında o kadar çok çaba harcamış ve kendinizi anlatmaya çalışmışsınız bunun için size teşekkür ederim.

Okurken insanın aklına hemen şu geliyor: Bütün bu yılların ağırlığını sırtınızda taşımışsınız, ama buna rağmen vazgeçmemişsiniz. Yaşadığınız olumsuz deneyimler, biten arkadaşlıklar ve buna rağmen hala denemeye devam eden çözüm arayan tarafınız o kadar kıymetli ki ❤️


Herkes “konuşmak” deyince işin ne kadar zorlayıcı olabileceğini anlamayabilir, ama sizin anlattıklarınız bana, iletişimin sizin için doğru kelimeyi bulmaktan çok daha fazlası olduğunu düşündürdü.


Biraz geriye baktığınızda, ailenizin yakın arkadaşınızı engellemesi aslında tek başına çok etkileyici bir olay. Orada bir tedirginlik, belki de “yanlış yaparım” ya da “tehlikeli bir şey olur” kaygıları verilmiş olabilir size… Bunlar çoğu zaman insanın özgüvenini ve sosyalleşme isteğini gölgeliyor. Böylesi bir deneyimin ardından, birilerine yaklaşırken ya da sohbet ederken içten içe huzursuz hissetmeniz çok tanıdık bir durum. Belki böyle bir noktada size başarısızlık düşüncesini daha da yüklüyor ve sizin yerinize ailenizin daha iyi karar verebileceği, sizin kendinizi ifade edemeyeceğinize dair yanlış yanılgılara kapılmanıza neden olabilir. Bir diğer noktayı ise ailenizin müdahaleci tavırlarının belki de özgüveninizi etkiliyor olması bu yüzden de kendinizle ilkiyle daha çok olumsuz düşünceler yaratmanız neden oluyor olabilir. Belki biraz çocukluk zamanlarınızı düşünebilir ve orada da işlerin nasıl gittiğini kendinize sorabilirsiniz.


Üniversiteyle ilgili anlattıklarınızla ilgili. İlk başta girişken davranmaya çalışıp sonra sürdürememek… Bazen insan temas ettikçe sevinçli olurken, bazıları yoğun gerilim yaşıyor ve sanki kendi içine kapanıyor. Yani, bir grupta ya da karşılıklı sohbetlerde “olmayacak, bir yerde yanlış yapacağım” endişesi pek çok insanın az ya da çok yaşadığı bir şey. Fakat sizde bu belirgin olmuş. Burada şunu göz önünde bulundurabilirsiniz arkadaşlıklarda yanlış yapıp yapmamanız önemli değildir önemli olan birlikte kuracağınız bağdır. Doğru kişilerle arkadaşlık kurarsanız zaten bu bağ kendiliğinden oluşacak ve iletişiminiz güzel bir şekilde devam edecektir. Burada iletişim konusunda yapmış olduğunuz hatalar olduğunu düşünüyorsanız bunları fark edebilir ve nelerin değişmesi gerektiğini özeleştiri yaparak değerlendirebilirsiniz.


şu söylediğiniz çok kıymetli: Hayatınızın sonuna kadar böyle gitmesini istemiyorsunuz. Bu, değişim isteğinizin ve hala bir umut taşıdığınızın göstergesi… Hiç küçümsenecek bir şey değil. Çünkü bazı insanlar buna öyle alışıyor ki, artık başka bir şekilde yaşayabileceğine dahi inanmıyor. Siz ise çabalıyorsunuz; kendinizi konuşmaya, konu açmaya zorluyorsunuz.


Belki şöyle bir egzersizle başlayabilirsiniz: Bir defter alın ve günlük hayatta karşınıza çıkan “konuşma fırsatlarını” yazın. Tanıdık-tanımadık fark etmez; kısa, basit cümleler yazın. Mesela “Bugün markette kasiyere ‘İyi günler’ demek” gibi küçük hedefler belirleyebilirsiniz. Ve sonrasında bunların hangi birini uygulayabildiniz, hangisinde zorlandınız, yazın. Zamanla bu küçük cümleler birikip kendiliğinden doğal gelmeye başlar.

Bazen de konuşamayan ya da içine kapanan kişilerin, kendini fazlaca yargılayıp, karşı tarafın ne düşündüğünü abartılı bir şekilde kafasında kurduğunu görüyorum. Danışanlarım bana “Sanki herkes bana bakıyor, ne dediğimi bekliyor ve hata bulacaklar gibi…” dediklerinde, bazen o anlarda bir adım geri çekilip, ortamdaki diğer kişileri gözlemleme egzersizi öneririm. 


Belki siz de deneyebilirsiniz: Bir kafede ya da toplu taşıma sırasında insanların sohbetlerini ve davranışlarını gözleyin. Ne kadar da mükemmel, akıcı ya da “kusursuz” konuşuyorlar? Genelde kimse mükemmel değil, herkesin kendi çapında ufak tefek takıldığı yerler olabiliyor. Bu gözlenimi yapmak, üzerinizdeki yükü biraz hafifletir bazen. 😊


Kendinizi geliştirmenin yolları, mutlaka bir yerlere konuşma veya topluluk karşısında sunum yapmaktan geçmek zorunda değil. Belki gönüllü küçük bir etkinlik, belki sohbet etmek isteyen insanlara soru sormak veya yeni hobiler denemek… Hepsi mini pratikler olabilir. Eğer içinizden gelirse, bir iletişim grubu ya da kısa atölyelere katılmak da mümkün. En basitinden, ablanızla farklı sosyal ortamlarda bulunmak başlangıç için iyi bir fikir olabilir.


Eğer olur da bu sürece dair aklınızda takılanlar olursa veya küçük ilerlemelerinizde bile duygularınız değişirse, tekrar buradan paylaşabilirsiniz. Her adımı çok ciddiye almadan, ufak tefek gelişmeleri kayıt ederek ilerlemek, bazen uzun bir yolculuğun başlangıcı olur. Sizin yolunuzda da her yeni deneyimin küçük bir kazanım getirdiğini görebilirsiniz. 🌱


Bu konuda dilerseniz bir terapist ile birlikte çalışabilirsiniz. Bu şekilde kendinizi daha rahat anlayabilir duygularınızın ve düşüncelerinizin temellerini fark edebilir ve birlikte daha sağlıklı bir yol yürüyebilirsiniz.


Sorunuz sizin için bir cevap olabildiyse, puanlayabilir ve görüşünüzü bizimle paylaşabilirsiniz. Bizlere sorularını yöneltmek isteyen başka arkadaşlarınız varsa onların da yararlanmasını sağlayabilirsiniz.


Sağlıklı günler dilerim.


Sevgiyle kalın.


Uzman Psikolog Gönül Tanır Durmaz

Cevaplanmış benzer sorular