• Anasayfa
  • Sorular
  • Neden yaşanmamış olayı aklımda yaşatıyorum ve konuşturuyorum?
Psikoloji

Neden yaşanmamış olayı aklımda yaşatıyorum ve konuşturuyorum?

Gizli Kullanıcı24 Temmuz 2024 09:31

kendimi çaresiz hissediyorum tükenmiş ve mutsuz çaresiz aklımdakileri susturamıyorum yarım kalmışlık var hayattan zevk alamıyorum yaşanmamış olayı aklımda yaşatıyorum ve yaşıyorum konuşturuyorum. yapamadıklarımı sürekli canlandırıyorum aklımda yaşıyorum neden ağlama istegi geliyor içimde geriye kalan bir acı ayrılık ve yedirememe duygusu hazmedemiyorum ayrılık acısı var sürekli yapamadıklarımı içimde yaşıyorum aklımı susturamıyorum sürekli bir tekrar içerisindeyim unutmam istiyorum hayatıma devam etmek istiyorum bana yardımcı olun lütfen

Bu soru 27 Temmuz 2024 15:22 tarihinde Psikolog Ezgi Aydın tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar,

Zaman zaman gündelik yaşantımızda çaresizlik ve tükenmişlik hissiyle mücadele edebiliriz.

Yaşadığınız ayrılığı henüz atlatamadığınızı ve zaman zaman hayattan koptuğunuzu anlayabiliyorum. Aklınızda olası senaryoları canlandırmak ve yarım kalmış durumları zihninizde tamamlamaya çalışmanız doğal bir durumdur. Kendinize zaman tanıyın. Hayatınızdaki değişimlere ayak uydurmak, acılarınızla yüzleşmek zaman alacaktır. Öncelikle bu durumu farkına varmalı ve kabullenmelisiniz.

Duygularınızı tanımak için zaman tanıyın.

Hislerinizi anlamlandırmalı ve ihtimaller üzerinden senaryolar oluşturmak yerine kendi duygularınız üzerine konuşun.

Ağlama hissiniz ile savaşmayın. Bırakın gözyaşlarınız aksın. Duygularınızla savaşmamalısınız, yüzleşmelisiniz. İyileşme süreciniz için sabırlı olmalısınız.

Destek almaktan çekinmeyin. Psikolojik destek almayı düşünmüyorsanız sosyal çevrenizden destek istemek, size iyi gelen aktiviteleri birlikte gerçekleştirmek ve hislerinizi onlarla paylaşmak iyi gelecektir.

Adım adım düzen oluşturun.

Günlük rutinlerinizden koptuysanız, kademeli olarak kendinize rutinler oluşturun, hedefler belirleyin ve listeleyin. Özellikle kişisel bakımınıza özen göstermek, yürüyüşlere çıkmak duygusal iyilik hali ve özgüven sağlar.

Ertesi gün için ufak hedefler belirlemek güne daha iyi ve zinde bir başlamanızı sağlayabilir. Zaman içerisinde bu listenizi genişletmeli, gündelik rutinlerinize dönmeyi amaçlamalısınız. Acınızı tüm güne yaymayın, gündelik yaşantınızı tamamen olumsuz etkilemeyin.

Bunun için düşünce saati oluşturabilirsiniz.

Günün belli bir saat aralığı belirlemek ve bu saat dilimine kadar düşüncelerinizi ertelemek günlük veriminizi arttırabilir. Düşünce saatiniz geldiğinde ertelemiş olduğunuz tüm duygularınızla yüzleşebilirsiniz.

Elbette bu süreçte bir uzman desteği almak;

Gündelik yaşantınıza geri dönebilme ve ruhsal sağlığınız açısından en sağlıklı yöntem olacaktır.

Sağlıklı günler dilerim.


Sevgiler,

Psikolog Ezgi Aydın

Cevaplanmış benzer sorular

Psikoloji

Kendimi tanıyamıyorum

Ben her zaman istediğini alan ve ne isterse yapan hayatının sonuna kadar da böyle olacağını sanan biriydim. Şimdi ise üniversite okumamış evden çıkmaya korkan bir mesleği olan ama onu yapmaya bile özgüveni el vermeyen istemediği şeyleri yapmama hayır deme durumu kalmamış ev işleri ile boğuşan(evli değilim) biri oldum. Aynaya baktığımda gördüğüm o özgür mutlu kızı tanıyamıyorum. Çok fazla hayale sahibim. Ancak artık gerçekleştirecek motivasyon ve inanca sahip değilim. Hayat cemberinin en dışına itilmiş hissediyorum. Sıfırdan başlamaya korkmuyorum yanlış anlaşılmasın(çünkü sürekli sıfırdan başlamak zorunda kalıyorum hiçbir piskoloji yada işte tutunamıyorum) ama yolun yarısında boşa kürek cekiyormusum gibi geliyor. İnsanların düşündükleri ve benim düşündüklerim çok farklı. Psikolojik olarak yıprandım. Tiyatro, keman, resim gibi sanatsal şeylerle ilgilenmek istedim hep sadece resimle ilgilenebildim. Durum o kadar vahim ki kimse beni kısıtlamaya bile çalışmıyor herkes beni bir şeyler yapmam için itekliyor ama yapamıyorum işte. Normalde aile olsun sevgili olsun herkes bir dur der yani benim böyle bir sorunum da yok çünkü bana acıyorlar gibi geliyor. Beni mutlu edecek en ufak saçmalığa razı geliyorlar. Sanırım mutsuzluğumun da farkında oldukları için bu. Sekiz dokuz senedir kendimi geri kazanmaya çalışıyor gibiyim. Sanki bir yerden sonra birileri ile kaderim değişti. Sanki bu benim hayatım değil. Ama itiraz ederken de yüzsüz buluyorum kendimi. Soncuta yediğim önümde yemedigim arkamda ne derdim var ki! Ama olmuyor işte. Ben ilk telefonumu bile harçlığımdan biriktirip almıştım. Gizliden gizliye inatciyim. Kararlıyım. Düşünün okulda aç kalmayı tercih etmiştim ve buna dayanmıştım daha 5. Sınıfa giderken. . şimdi de yapmıyorum değil çabalıyorum ama çabam hiçbir isteğimi karsilamiyor. Örnek vereyim daha açıklayıcı olsun: mesela ben tiyatro ile ilgilenmek istiyorum ama İstanbul'un kötü bir semtinde oturuyorum burada bunun eğitimi alabileceğim bir kurum bile bulamıyorum hadi buldum saatleri uyuşmuyor. İş arıyorum ama benim isimle ilgili yakın semtlerde dahi ilan bulamıyorum. Ya istediğim bir iş yapacağım ya da iki vasıta gideceğim. Kendimi oldukça baskılanmış hissediyorum ama işte bunu hissederken bile utanıyorum bunlar da dert mi diye. Ne yapayım ben istediğim bir hayatı yasadigimi dusunuyorum sürekli çabalıyorum kurslar alıyorum falan(internetten) ancak olmadığını görüyorum. Mesela beni iş için sitelerden arıyorlar. Çok güzel işler çıkıyor ama İstanbul'un diğer ucunda. Bir iş için o kadar yol yapmak bana mantıklı ve güvenli gelmiyor. Aynaya baktığımda eski beni görmeyi istiyorum artık. Ben gün gectikce daha da ezikleştigimi hissediyorum sadece. Çevrem de kalmadı. Uzuldugumde anlatabilecegim kimsem yok. Bir erkek arkadaşım var bir kardesim o da erkek🙄 dediğim gibi hayat cemberinin dışında içeriye doğru kulaç atıyorum da dalga beni her seferinde daha da uzaklastiyor gibi. Sevgili mevzularina zaten hiç girmiyorum. .