Psikoloji

OKB mi anksiyete mi?

Gizli Kullanıcı2 Temmuz 2025 20:03

merhaba, tekrarlayan takıntılı düşüncelerim çocukluğumda vardı ama iyileşmişti şimdi tekrarlayan davranışlarım mevcut ama aynı zamanda sağlık anksiyetesi belirtilerim var hasta olmasam da her gün kendime teşhis koyuyorum ve mutlu olamıyorum hasta gibi hissediyorum canım çok sıkılıyor tam mutlu olacak gibi oluyorum modum geri düşüyor hangi hastalığa sahip olduğumu bilmiyorum okb mi yoksa anksiyete mi? psikolojimin bozuk olduğunun farkındayım çıkmazda hissediyorum

Bu soru 3 Temmuz 2025 13:07 tarihinde Psikolog Fatma Gizem Bitgen tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar,

Paylaştıklarınızdan çocukluk döneminde atlattığınız OKB'nin şu anda davranışsal boyutunu yaşadığınızı ve sağlığınıza yönelik her gün kendinize teşhis koyduğunuzu bu durumun da modunuzun düşmesine, mutlu olamamanıza sebep olduğunu anlıyorum. Belirttiğiniz ifadeler OKB ve sağlık anksiyetesi başlıklarının birkaç farklı boyutuna işaret ediyor gibi görünüyor. Bu noktada öncelikle belirtmeliyim ki bir tanı koymak için birebir klinik değerlendirme gerekir ancak çocuklukta yaşadığınız OKB durumunu ve şu anda yaşadığınız durumu göz önüne alarak yaşadığınız durumu anlamlandırmaya ve nasıl sağlıklı bir şekilde yönetebileceğinize birlikte bakalım isterim.

Söyledikleriniz OKB, sağlık anksiyetesi ve zaman zaman depresif duygular gibi bazı alanlara işaret ediyor gibi görünüyor. Bu üçü bazen birbirinden bağımsız gibi görünse de aslında çoğu zaman iç içe geçer. Takıntılı düşünceler ya da davranışlar, bir süre sonra yorgunluk ve karamsarlık yaratır. Bu da insanın hem sağlığından hem de hayatın tadından şüphe etmesine yol açabilir. Bu döngüde olmak çok yorucu, ama bu durumla baş etmenin yolları var ve bu duygulara sizi tanımlayıcı değil; sadece şu anki halinizi yansıtan bir durum olarak bakmanız faydalı olabilir.

"Tekrarlayan takıntılı düşüncelerim çocukluğumda vardı ama iyileşmişti şimdi tekrarlayan davranışlarım mevcut." cümleniz obsesyon-kompulsiyon döngüsünün zaman içinde şekil değiştirdiğini gösteriyor. Bu bir OKB spektrum bozukluğu olabilir. Özellikle davranışsal tekrarlara kaydıysa, içsel kontrol ihtiyacı, kötü bir şey olacak hissi gibi temalar üzerinden şekillenmiş olabilir. "Her gün kendime teşhis koyuyorum." cümleniz ise sağlık anksiyetesi tanımıyla örtüşüyor. Bu da bir anksiyete bozukluğu türüdür ancak OKB ile de iç içe geçebilir. Bazı sağlık takıntıları OKB'nin teması olabilir. Örneğin sürekli vücut taraması yapmak, hastalığa yakalanma korkusu gibi. "Mutlu olamıyorum, modum hemen düşüyor." ifadeniz ise anhedoni (zevk alamama), duygu durumda dalgalanma, depresif belirtiler ile uyumlu olabilir. OKB ve sağlık anksiyetesi uzun vadede duygu durumunu da etkileyebilir. Psikiyatride bu tür durumların kesin ayrımını yapmak için ayrıntılı bir görüşme yapmak gerekir.

Peki bu durumları sağlıklı bir şekilde yönetmek için neler yapabilirsiniz?

Bu noktada ilk olarak düşünce günlüğü yazmanızı önereceğim sağlıkla ilgili aklınıza gelen düşünceleri, bu düşüncelerin ne hissettirdiğini ve sizi hangi davranışa yönlendirdiğini yazmanız

düşünce–duygu–davranış zincirini anlamlandırıp farkındalık kazanmanıza yardımcı olacaktır. Bu egzersiz ile günlük tekrar eden kompulsif davranışlarınızı gözlemleyip sıklık ve tetikleyicileri not alarak davranışlarınızın kökenine yönelik farkındalık kazanabilirsiniz. Duyguyu tanıma adlandırma noktasında ise mutlu olamama hissinin altındaki beklenti–gerçeklik farkını sorgulama imkanı bulabilirsiniz.

İkinci olarak aklınıza gelen düşüncelerin gerçekliğini sorgulamanızı istiyorum. Düşünceler aklınıza geldiğinde “Bu düşünce gerçek mi, yoksa korkumun ürünü mü?” diye kendinize sormanız düşüncelerinize dışarıdan bakmanızı sağlayabilir.

Son olarak bu yük ve kafa karışıklığı devam ederse bir uzman desteği almaktan çekinmeyiniz. Yaşadığınız bu düşünceler ve hislerle başa çıkmayı kolaylaştıracak başka egzersizler ya da rutinleri birlikte keşfedebilir, sormak, paylaşmak istediğiniz başka noktalar olursa yine yazabilirsiniz.

Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.

Psikolog Fatma Gizem Bitgen