Psikoloji

Ruh gibiyim

Gizli Kullanıcı1 Şubat 2025 17:48

Kendi içinde ruh gibi hissediyorum. kimseye kendimi anlatamıyorum. başkalarını dinleme istemiyorum. Ruhuma beton dökülmüş gibiyim. Duygularımı ifade etmekte zorlanıyorum. Çok önemli sınavlarım var. İlişkilerimde sorunlarım var. Hiç kimseyi görmek istemiyorum. Nefes alamıyorum. Kimsenin olmadığı bir yere gitmek istiyorum. Ağlamak istiyorum sürekli. Çevremdekiler beni anlamıyor. Stresle başa çıkamıyorum. Eski enerjim ve neşem yok. Kendimi unuttum. Kendime zaman ayırmak ve hayatımın düzene girmesini istiyorum.

Bu soru 6 Şubat 2025 11:27 tarihinde Psikolog İrem Bor tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar Sevgili Danışanım,


Yaşadığın durumun seni ne kadar yıprattığını anlayabiliyorum. Kendini ruh gibi hissetmen, içindeki ağırlık, çevrendekilerle iletişim kurmak istememen ve sürekli ağlama isteğin, taşıdığın yükleri gösteriyor olabilir. Bir yandan önemli sınavların olması bir yandan ilişki sorunları, strese neden olmuş gibi görünüyor.


İlk olarak bilmeni istediğim şey şudur ki, bu hislerin geçici olabileceğidir. Şu an içinde bulunduğun durum seni bunaltıyor evet, ancak bu durumu düzeltmek de mümkündür. Birlikte daha detaylı bakalım.


Kendini anlatamamak ve ifade etmekte zorlanmak, içinde birikmiş duygularının sıkışmasına neden olabilir. Sürekli olarak ağlama isteği bu yüzden geliyor olabilir. Burada, hissettiklerini bastırmadan onların varlığını kabul etmeye çalışmalısın. “Evet, şu an zorlanıyorum ve bu çok doğal” demeli ve kendine karşı anlayışlı olmalısın.


Sınavlar ve ilişkilerindeki sorunlar tam da aynı anda üst üste gelmiş olabilir. Kendine şu soruyu sormanı istiyorum “Şu anda en çok hangi konu beni zorluyor?”

Bu soru senin önceliklerini belirleyecek. Her şeyi bir anda çözmeye çalışmak yerine küçük adımlarla ilerlemen için bir liste yapabilirsin. Seni en çok zorlayan şeyden en az zorlayana doğru yapabilirsin bunu.


Konuşmakta zorlanıyorsan, hissettiklerini yazıya dökmeyi deneyebilirsiniz. Duygularına izin vermelisin ki geçip gitmeliler, bu zihnini hafifletebilir.


Zorlandığın anlar olabilir bu çok normaldir. Yapman gereken şey, kendini tamamen kapatmak yerine, küçük molalarla kendini rahatlatmak olacaktır. Sevdiğin bir şarkıyı dinlemek, kısa bir yürüyüş yapmak veya sadece derin nefes almak bile seni biraz daha iyi hissettirebilir.

Zorlandığında, “Neden böyle hissediyorum?” diye kendine kızma, “Şu an zorlanıyorum ama bunun içinde kaybolmak zorunda değilim” diyerek kendine destek olmayı seç.


Şu an kimseyi görmek istemediğini söylüyorsun, anlaşılır bir durum. Ama bazen içini dökmek sana iyi gelir ve kendini yalnız hissetmemene yardımcı olabilir. Eğer çevrende böyle biri yoksa, bir psikologdan destek almak da seçenekler arasındadır. Sürecinde sana eşlik ederek yardımcı olabilir.


Başkalarının seni anlamadığını hissediyorsan, kendi sesine kulak ver mesela. Bazen insanlar ne hissettiğimizi tam olarak anlayamayabilir. Ama önemli olan, senin kendini anlaman ve kendine şefkat göstermendir. Bunu unutmamalısın.


Günlük rutinlerine küçük de olsa kendine iyi gelecek şeyler ekleyebilirsin. Sabah 5 dakika sevdiğin bir şeyi yapmak, çay/ kahve içerek kendinle vakit geçirmek veya sevdiğin bir kitabın birkaç sayfasını okumak gibi. Seçenekleri çoğaltabilir ilgi alanlarına yönelebilirsin. Küçük değişiklikler yapmak zaman içinde enerjini toparlamana yardımcı olabilir.

“Bugün bana biraz da olsa iyi gelebilecek şey ne olabilir?” diye sorarak sevdiğin şeyleri bir düşün sevgili danışanım.


Şu an kendini unutmuş ve kaybolmuş gibi hissediyor olabilirsin. Ama sen buradasın, yaşıyorsun ve bu hislerin içinde sıkışıp kalmak zorunda da değilsin. Küçük ama etkili adımlarla hayatına dengeyi getirebilir ve eski enerjini kazanmaya başlayabilirsin. Sadece, her şeyin bir anda düzelmesini beklemeden adım adım ilerlemeyi unutmamalısın.


Sevgiyle,

Psikolog İrem Bor

Cevaplanmış benzer sorular

Psikoloji

Suçluluk duygusu

Meraba iy günler, 28 yaşındayım. Aslında bakarsanız atanmış herkesin mutlu sandığı yada daha ne istiyo dediği biriyim. Ama ben aslında iyi değilim. Sanki kendimle bir savaş içindeyim ve buda bana sürekli mutsuzluk veriyo. Ben babasına aşırı düşkün bir kız çocuğuyum. Ama babasının hiç sevgisini göstermeyen bir kız çocuğu. Her şeye rağmen ona iyi bir evlat olmak için çabaladım. Sanırım bir kaç konuda bunu başaramadım. Biz doğulu bir aileyiz. Ve babam kapanmamı çok istedi. Bazen güzellikle bazem kırıcı bir şekilde dile getirdi. Ben bunu yapamadım. Daha 10 yaşında bir çocukken kardeşime şort alıp bana almaması sen büyüdün demesi. Ben küçücük çocuktum halbuki. Şimdi onun görmediği her yerde istediğim gibi giyiniyorum. Belki de küçükken o bana çok gördüğü şorta inattı aldığım giydiğim her şort. Ama bunu yaparken bir yanım kendime hep kızıyo. Sen bu değilsin diye. Babama bakarken kendimi çok kötü hissediyorum. Ona sanki hainlik yapıyomuşum gibi. Babam tarafından sevilmeyi hak etmiyorum sanki. yada sevdi mi zaten bilmiyorum. Ondan öğrendiğim sevgi ise ilişkilerim bu yüzden hep yarım kalıyo. Biri kendini çekince daha da ısraar ediyorum beni sevsin diye. Zaten birine dokunmak ta bana göre bir suçluluk. babamın kızıydım o bana böyle öğretmemişti. Evlenince eşim sadece dokunabilirdi. Bunun suçluluğu kalbimden hiç gitmiyo. Babama her baktığında sen çok kötü bir kız çocuğusun diyorum. Bu aralar ise kendimle sürekli savaş halindeyim. Kendime sürekli kızıyorum yaptığım şeylerden dolayı. . Bir yanımda neden kızıyosun diyo. Ve hiç sevilmeyeceğimi düşünüyorum. Bir erkek beni sevemez. Keendi çıkarları doğrulyusunda benimle konuşuyo sanki. Bende panik atak oluştu. Doktorum yardımcı olun çünkü ben artık düşünmekten yoruldum. Ama kafamın içi de susmuyo.