Romantik İlişkiler

Sadık olmak için ne yapabilirim?

Gizli Kullanıcı19 Mayıs 2025 23:37

Erkek arkadaşımı seviyorum üç yıllık bir ilişki ayrılıklar oldu başkası ile sevgili oldum ayrıldım tekrar eski sevgilime geri döndüm onsuz olmuyo onunla da toksik bir ilişkim var istediğim kriterlere uymuyo ve onu birkaç kez aldattım hala onla konuşuyorum cinsel ilişkiye giriyoruz buluşunca uzak mesafedeyiz ama yinede başka erkekler çekici geliyo diğer erkeklerin ilgisi hemen hoşuma gidiyo ve bazılarıyla cinsel ilişkiye girmek istiyorum girince sonrasında pişman olup vicdan azabı çeksem de bunu durduramıyorum ne yapmalıyım nasıl sadık olabilirim kendime aldatmayı hiç yakıştıramıyorum asla dediğim şeydi bu benim.

Bu soru 20 Mayıs 2025 10:54 tarihinde Psikolog İrem Gülsün Zengin tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Canım danışanım,

Mesajında paylaştığın duyguların ağırlığını ve içinde bulunduğun kararsızlığı hissedebiliyorum. Bir yandan sevdiğini söylediğin bir ilişkin var, üç yıl süren ve iniş çıkışlarla geçmiş bir bağ… Diğer yandan hem bu ilişkide yıprandığını hem de onunla birlikteyken bile başka kişilerin ilgisinin seni çektiğini fark ediyorsun. Bu çok katmanlı bir içsel çatışma ve yargılamadan, anlamaya çalışarak yaklaşmak en doğrusu.

Aldatmayı “asla yapmam” dediğin bir şey olarak tanımlıyorsun ama bunu tekrar tekrar yaşadığını, sonrasında pişmanlık ve vicdan azabı hissettiğini söylüyorsun. Bu tür davranışlar, yalnızca bir sadakat sorunu değil; çoğu zaman daha derin duygusal süreçlerin dışa vurumu olabilir. Bu noktada sana şunu sormak isterim: Aldatmanın dışında, kendini durdurmakta zorlandığın başka davranışlar da oluyor mu? Örneğin aniden öfke patlamaları yaşamak, bir boşluk hissiyle çok fazla alışveriş yapmak ya da ani kararlarla hareket etmek gibi… Ya da anlık haz için yapılan eylemler sonrası pişmanlık duymak? Bu davranışların hepsi, aslında bir tür duygusal düzenleme yöntemi olabilir. Yani kişi, içinde bastıramadığı yoğun duygularla baş edebilmek için dışa dönük yollar arayabilir.

Bunları sorgulamak çok önemli, çünkü kimi zaman dürtüsel davranışların kökeninde başka psikolojik ya da biyolojik temeller yatabilir. Özellikle tekrar eden aldatma davranışları, ilişkiye özgü sorunların yanında, kişinin kendilik algısı, duygusal doyum ihtiyacı ya da geçmişten gelen bağlanma örüntüleriyle ilgili olabilir. Ayrıca bazı kişilerde dürtüsel davranışlar, dikkat eksikliği, duygu düzenleme güçlüğü, ya da borderline kişilik örüntüsü gibi tanılarla ilişkili olabilir.

Tüm bu ihtimalleri göz önünde bulundurmak ve daha bütüncül bir bakış açısı kazanmak için, bu süreçte bir psikiyatrist ile görüşmen oldukça faydalı olabilir. Psikiyatrist, senin bu davranış kalıplarını değerlendirerek gerekirse tanı koyabilir, bir terapi süreci ya da destekleyici ilaç tedavisi planlayabilir. Bu, kendini yargılamadan, iç dünyanı daha yakından tanımanı sağlar. Çünkü bazen “neden böyleyim” sorusu, senin kendi iradeni yitirdiğin anlamına gelmez; sadece o davranışın ardındaki ihtiyaç görülmeyi bekliyordur.

Şunu da belirtmek isterim: Sadakat yalnızca birini aldatmamakla ilgili değildir. Asıl sadakat, kendi değerlerine, duygularına, iyilik hâline sahip çıkmakla başlar. Belki de şu an yaşadığın bu ikilem; yani bir yandan uzaklaştığın birine geri dönmek ama yine de tatmin olmamak, sana artık kendinle daha derin bir bağ kurman gerektiğini gösteriyor olabilir.

Eğer bu konuları biraz daha konuşmak, dürtüsel davranışlarını ve iç dünyanı birlikte anlamlandırmak istersen, her zaman yeniden yazabilirsin. Çünkü bazen kelimelerle bir şeyleri açmaya çalışmak, içimizde gizli kalan yanlarımızı görünür kılar. Ve o görünürlük, değişimin ilk adımıdır. Dürtülerini, ilişkilerindeki tekrar eden döngüleri, ne zaman ne hissettiğini ve sonrasında neler yaşadığını birlikte incelemek, yalnızca seni “daha iyi” hissettirmekle kalmaz; aynı zamanda seni sana daha yakınlaştırır.

Her davranışın altında bir ihtiyaç, bir iz ya da geçmişten gelen bir duygu olabilir. Bu izleri birlikte takip ettiğimizde, senin neden böyle davrandığını anlamaya çalışırken kendine şefkatle yaklaşman da kolaylaşır. Çünkü değişim, suçlamayla değil, anlayışla başlar. Bu yüzden sana şunu söylemek istiyorum: Ne yaşıyorsan yaşa, bu senin kötü biri olduğunu göstermez. Sadece, iç dünyanda yönünü bulmakta zorlandığın alanlar olduğunu gösterir. Ve bu çok insani bir şey.

Kendine nazik olmayı unutma, yeniden konuşmak istersen her zaman buradayım. Sevgiyle. 💛

Cevaplanmış benzer sorular