Sosyal medyada saldırganlık

Öncelikle Merhabalar,

Bazen küçücük görünen bir şey, içimizde hiç de küçük olmayan duygulara dokunur. Sosyal medyada tanımadığınız birinden gelen kırıcı bir yorum da tam olarak böyle bir etki yaratabilir. Herkesin gördüğü bir alanda, üstelik sizi hiç tanımayan birinin sert ve ölçüsüz bir şekilde yazdığı bir cümle, insanın iç dünyasında birdenbire bir yankı başlatır. Bu durum çoğu zaman göründüğünden çok daha fazla üzer; çünkü o yorum sadece kelimelerden ibaret değildir,aynı zamanda "neden böyle biri böyle konuşma hakkını kendinde gördü?" sorusunu da beraberinde getirir. Böyle anlarda yaşadığınız rahatsızlık, kendinizi açıklama ya da koruma isteğiniz, son derece doğal ve insani bir tepki.

Böyle bir durumda yaşadığınız “kendini savunma isteği” çok tanıdık bir duygu. Haksızlığa uğradığımızda ya da yanlış anlaşıldığımızda içimizde hemen bir açıklama yapma ihtiyacı doğar. “Beni doğru anlasın”, “kendimi ifade etmeliyim” düşüncesi oldukça doğaldır. Çünkü bu, aynı zamanda görünme ve anlaşılma ihtiyacımızla da ilgilidir. Ancak sosyal medya gibi hızlı, çoğu zaman da duygusal derinlikten uzak bir platformda bu açıklama ihtiyacı bazen sizi daha da yorabilir.

Bu noktada “Silmek mi, cevap vermek mi?” sorusu sıkça aklınıza gelebilir. Eğer yorum size iyi gelmiyorsa, zihninizde sürekli yer ediyorsa, kalbinizi huzursuz ediyorsa, o yorumu silmek tamamen sizin hakkınızdır. Burası sizin alanınız. Sınırlarınızı belirlemek ve sizi rahatsız eden bir şeye “hayır” demek, zayıflık değil; ruhsal sağlığınızı koruma biçimidir. Fakat bazen silmek, içinizde “kaçtım mı?” gibi başka bir soruyu da tetikleyebilir.

Belki şöyle bakmak iyi olur: Bu yorum, hayatınızda ne kadar yer tutmalı? Sizi tanımayan birinin, belki de kendi iç öfkesini yansıttığı bir cümleye ne kadar anlam yüklemek istersiniz?

Cevap vermeyi seçerseniz, burada önemli olan niyetinizin ne olduğu. Eğer gerçekten içinizden gelen bir ifadeyle, sadece bir defalığına yazmak istiyorsanız, bunu nazik ve net bir dille yapabilirsiniz. Örneğin: “Farklı fikirler elbette olabilir ama kullanılan üslubun kırıcı olduğunu belirtmek isterim. Daha saygılı bir dil hepimiz için daha sağlıklı olurdu.” Bu, hem kendinizi ifade etmenizi sağlar hem de tartışmaya girmeden sınır çizer. Ancak karşı tarafın cevap vermeye devam etme ihtimali varsa, bu sürecin sizi daha fazla yıpratmaması için bu seçeneği dikkatli değerlendirmekte fayda var.

Böyle durumlarda kendinize birkaç sakinleştirici soru sorabilirsiniz: “Bu yorumu gördüğümde içimde ne oldu? Gerçekten cevap vermek istiyor muyum, yoksa bir anlık savunma hissiyle mi hareket ediyorum? Yorumu silmek beni daha güvende mi hissettirir? Yoksa sessizce geçip gitmek daha mı iyi olurdu?” Bu küçük iç gözlemler, hangi adımın sizi daha çok rahatlatacağını anlamanıza yardımcı olur.

Unutmayın; herkesin sosyal medya alanı kendine özeldir. Sizin sınırlarınızı, değerlerinizi ve ruhsal alanınızı korumanız, kendinize gösterdiğiniz en temel saygılardan biridir. Ve bu olay, belki de yalnızca bir yorumdan çok daha fazlasını fark etmeniz için bir vesile olabilir. Eğer bu yaşananlar iç dünyanızda hâlâ ağırlığını koruyorsa, istediğiniz zaman tekrar yazabilir, birlikte daha derinlemesine bakabiliriz. Çünkü bazen sadece anlatmak bile çok şey değiştirir. 🌿

Güzel Bir Gün Dilerim

Uzman Klinik Psikolog Aslı Soylu