Şüpheci ve kaygılı biriyim
ben birini sevdim seviyor muyum onu da bilmiyorum aynı zamanda ailemle aram çok bozuk annemi bırakıp gitmek zorundayım çaresizim gelecek kaygım çok yüksek ve ne yapmam gerektiğini hiç bilmiyorum beğenilmiyormuş gibi hissediyorum sanki çok çirkinmişim gibi değerimin hiç bir zaman bilinmediği yetmezmiş gibi daha çok kırıyolar paramparça ediyorlar sevdiğim tek erkek sadece beni kullanıyor çok fazla şüphem var her şey hakkında ne yapmam gerektiğini gerçekten bilmiyorum kendi yolumu çizemiyorum
Bu soru 25 Mayıs 2025 14:45 tarihinde Psikolog Aysel Kacak tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Sevgili danışanım,
Merhabalar. Yazdıklarınızı satır satır okurken, kelimelerinizin arkasında ağır bir yorgunluk ve içsel bir arayış hissettim diyebilirim.Sanki bir yandan sevgiye, anlaşılmaya ve güvene büyük bir ihtiyaç hissederken; diğer yandan bu ihtiyaçlarınızın ya görmezden gelindiğini ya da suistimal edildiğini düşündüğünüz için derin bir yorgunluk ve çaresizlik taşıyorsunuz gibi… Bu duyguların hepsi çok kıymetli ve anlaşılmayı hak ediyor.
Bahsettiğiniz beğenilmeme, çirkin hissetme ve değersizlik duyguları; sadece anlık bir ruh hali değil, uzun süredir içten içe taşınan ve hayatınızın birçok alanına yayılmış bir kırılganlığı gösteriyor olabilir. Bu gibi hisler, zamanla insanın kendilik algısını zedeleyebilir, özellikle de sürekli eleştirilen, anlaşılmayan ya da duygusal olarak ihmal edilen ilişkiler içinde büyümüşse... Sizin cümlelerinizden anladığım kadarıyla, uzun zamandır görünür olmak, birinin gözünde kıymetli hissetmek için çabalıyorsunuz; ancak bunun karşılığını göremediğinizde kendinizden şüphe etmeye başlıyorsunuz. Sevgili danışanım bu çok yorucu olmalı…
Ailenizle yaşadığınız problemler ve özellikle annenizle aranızdaki gerginlik, sizi “gitmek zorundayım ama bırakmak da içimi acıtıyor” gibi iki zıt duygu arasında sıkışmış hissettiriyor olabilir. Bu gibi ikilemler, insanın karar verme gücünü zayıflatır ve hayat yolunu çizerken sürekli bir belirsizlik hissine neden olabilir. Özellikle de geçmişten gelen duygusal yükler, bugünün kararlarını daha da karmaşık hale getirebilir.
“Seviyor muyum, bilmiyorum” demeniz, aslında sadece ilişkideki kişiye değil; o ilişkide kendinize nasıl davrandığınıza da bir işaret olabilir. Bazen birini sevmekle, onunla hayal ettiğimiz hayatı sevmek arasında fark vardır. Belki de o kişide sevdiğiniz şey, kendinizin eksik hissettiği yanlarını tamamladığını düşündüğünüz bir alan olabilir. Ama kullanıldığınızı hissettiğinizde, bu bağ zaten zarar görmeye başlamış demektir. Bu noktada kendinize şu soruyu sorabilirsiniz: “Bu ilişkide ben kendime ne kadar şefkat gösteriyorum?”
Gelecek kaygınızın bu denli yoğun olması ise oldukça anlaşılır. Özellikle güçlü sosyal desteklerden yoksun hissedildiğinde, gelecek bir bilinmezlik değil, bir tehdit gibi gelebilir. Sanki önünüzde yürünecek uzun bir yol var ama ayakkabılarınız yokmuş gibi... Bu noktada kaygının kendisine değil, kaygının size ne anlatmak istediğine kulak vermek bazen daha iyileştirici olabilir. Belki de bu kaygı, size "artık kendi ihtiyaçlarını ihmal etmeden bir yaşam kurman gerekiyor" diye fısıldıyordur.
Tüm bu söylediklerinizin ortasında, kendinizi anlamaya ve çıkış yolu bulmaya çalışıyor olmanız, gerçekten çok kıymetli. Belki de bu cümleleri ilk defa bu kadar açık şekilde ifade ettiniz. Bu bile başlı başına güçlü bir adım.
Sevgili danışanım şu an tüm bu düğümlerin bir anda çözüleceğini beklemek gerçekçi olmayabilir, ancak küçük adımlarla bu düğümleri gevşetmek mümkün. Bu noktada en önemli şey, duygularınızın karmaşık ve çelişkili olabileceğini kabul etmek ve bunun "yanlış" olmadığını bilmek.
Sizden ricam, bu soruları kendi içinizde değerlendirmek olacaktır:
- Kendinizi en çok ne zaman “değersiz” hissediyorsunuz?
- Bu his size kimleri ya da hangi geçmiş olayları hatırlatıyor?
- Ailenizle yaşadığınız çatışmaların en belirgin örneklerinden biri neydi?
- Sevgilinizin sizi “kullandığını” düşündüğünüzde, aklınızdan ne gibi düşünceler geçiyor?
- Hayal ettiğiniz bir yaşam olsa, içinde kimler olurdu ve neler hissettirirdi?
Dilerseniz bu soruların cevabını ,düşündüklerinizi yeni bir soru başlığı açarak sorabilirsiniz(Sorunuzun başında ismimi belirtebilirsiniz)
Bu süreçte yakınlarınızdan veya bir uzmandan destek almaktan lütfen çekinmeyin.
Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.
Sevgilerimle,Psikolog Aysel Kacak