İletişim

Tartışma sırasında neden gözlerim doluyor?

Gizli Kullanıcı21 Ağustos 2025 00:49

Kendime yakın gördüğüm biri ile tartışınca hemen bir ağlama hissi geliyor gözlerim dolmaya başlıyor bu his kendime yakın görmediklerimde olmuyor ama kendime yakın gördüğüm insanlarla tartışmak benim için çok zor sürekli gözlerim doluyor hiçbir şey söyleyemiyorum boğazım düğümleniyor buda günlük hayatımda beni engelliyor kimseyle tartışamıyorum ve bu yüzden hep kendimi suçluyorum buda beni çok yoruyor hatta o ağlama hissi yüzünden sinirlenip tartışmada sonradan pişman olacağım şeyler yapıyorum bu neden oluyor ve bunu düzeltmek için neler yapmalıyım

Bu soru 23 Ağustos 2025 09:09 tarihinde Klinik Psikolog İrem Aşıkkutlu tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba,

Yaşadığınız durum, yakın ilişkilerde ortaya çıkan bir çatışma anksiyetesi tablosuna işaret etmektedir. Siz, kendinize yakın hissettiğiniz kişilerle tartışmaya girdiğinizde zihniniz bu durumu bir tehdit gibi algılamakta, özellikle de “bağın kopacağı, sevilmeyeceğiniz veya reddedileceğiniz” ihtimalini aşırı derecede büyütmektedir. Bu nedenle bedeniniz otomatik olarak stres tepkisine geçmekte; boğazınız düğümlenmekte, gözleriniz dolmakta ve ağlama isteği yoğunlaşmaktadır. Bu tepkiler, istem dışı olarak sinir sisteminizin “ilişkiyi korumak için savaşma ya da kaçma yerine donma” seçeneğini devreye sokmasıdır.

Dikkat çekici nokta, bu belirtileri yalnızca yakın hissettiğiniz insanlarda yaşıyor olmanızdır. Bu bize gösterir ki sorun tartışmanın kendisinden ziyade, tartışmanın sizin zihninizde “ilişkinin zarar görmesi” ile eşleşmesidir. Dolayısıyla yakınlık arttıkça savunmasızlık da artmakta, bu da duygusal yoğunluğu çok daha fazla hissetmenize yol açmaktadır.

Tartışma anında konuşamamanız ya da kendinizi ifade edememeniz, sonrasında da kendinizi suçlamanız bu döngüyü besleyen ikinci bir mekanizmadır. Çünkü bu noktada, “ilişkiyi korumak için kendi duygularımı bastırmalıyım” inancı devreye giriyor olabilir. Bu inanç kısa vadede sizi tartışmadan uzaklaştırsa da uzun vadede öfkenin birikmesine, istemediğiniz tepkiler vermenize ve ardından pişmanlık yaşamanıza neden olmaktadır.

Bu tabloyu daha iyi anlayabilmek için döngüyü şu şekilde özetleyebiliriz: Tartışma → “Bağım zarar görecek” düşüncesi → Kaygı ve ağlama isteği → Kendini ifade edememe → Suçluluk → Birikmiş öfke ve pişmanlık → Sonraki tartışmada daha yoğun kaygı.

Bu döngüyü kırmak için birkaç alana odaklanabilirsiniz: Öncelikle, duygularınızın doğal tepkiler olduğunu kabul etmek önemlidir. Ağlama ya da boğaz düğümlenmesi bir zayıflık değil, sinir sisteminizin ilişkiyi kaybetmeme çabasıdır. İkinci olarak, tartışmaların “ilişkiyi bitiren şey” değil, sağlıklı iletişimin bir parçası olduğunu kendinize hatırlatmanız faydalı olur. Küçük pratiklerle duygularınızı regüle etmeyi öğrenebilirsiniz: Tartışma öncesi birkaç derin nefes almak, kısa bir mola istemek, “Şu an çok yoğun hissediyorum, sakinleşip konuşmak istiyorum” şeklinde kısa cümleler kurmak bu noktada yardımcı olabilir.

Ayrıca, kendinizi suçlamak yerine şu soruyu sormanız daha işlevsel olacaktır: “Bu tartışmada kendi değerimi koruyarak ne söyleyebilirim?” Tartışmayı tamamen önlemeye ya da kusursuz şekilde sürdürmeye çalışmak yerine, küçük ve basit cümlelerle duygunuzu ifade etmeyi deneyebilirsiniz. Örneğin “Bunu duyunca kırıldım”, “Şu an geriliyorum” gibi ben dili ifadeleri, hem kendinizi ortaya koymanızı hem de ilişkinizi korumanızı kolaylaştırır.

Sonuç olarak, yaşadığınız durum yanlış yaptığınız bir şeyden ziyade, duygusal yakınlıkla birlikte artan kaybetme korkusunun doğal bir yansımasıdır. Bu süreci değiştirmek için; duygularınızı bastırmak yerine adlandırmak, tartışmayı tehdit değil gelişim alanı olarak görmek, suçluluk yerine öz şefkatli bir bakış açısı geliştirmek ve küçük iletişim adımlarıyla pratiğe başlamak çok kıymetli olacaktır. Uzun vadede, bu tepkilerin sizi yönetmek yerine sizin onları yönetebildiğiniz bir dengeye kavuşmanız mümkündür.


Klinik Psikolog İrem Aşıkkutlu