Toksik arkadaşlık

Merhabalar Sevgili Danışan,

Paylaştıklarınızdan sınırlarınızın ihlal edildiği ve bu durumun kendinize yönelik algılarınızda değişime yol açtığını anlıyorum. Yaşadığınız durumun sizi ne kadar yorduğunu anlıyor, duygularınızı paylaşıyorum. Yaşadıklarınıza ve bu durumda neler yapabileceğinize birlikte bakalım.

Anlattıklarınız, sağlıklı bir arkadaşlıktan çok, sizi duygusal olarak kontrol altında tutmaya çalışan bir ilişkiyi işaret ediyor. Gerçek arkadaşlık, iki tarafın da birbirinin sınırlarına, gizliliğine ve kararlarına saygı duyduğu bir ilişkidir. Eğer biri size istemediğiniz şeyleri yaptırıyor, özel bilgilerinizi sizin izniniz olmadan paylaşıyor ya da tehdit edecek şekilde davranıyorsa, bu zorbalıktır. Bunların sizin hatanız olmadığını bilmenizi isterim. Size yapılan bu davranışlar, karşı tarafın sınır tanımamasıyla ilgilidir. Bu tür ilişkiler zamanla insanı yıpratır, kendine güvenini ve değer duygunu zedeler.

Peki bu kişiye karşı haklarınızı korumak adına neler yapabilirsiniz?

Bu noktada size ilk önerim tüm sosyal medya hesaplarınızın şifresini değiştirmeniz olacak.

İkinci olarak olası durumlara karşı ortak içerikleri, konuşmaları yedekleyin ancak artık paylaşmayın.

Ve bu durumu gerek ebeveyninizle gerek okul rehberlik servisiyle paylaşmaktan çekinmeyin. Bu durumda birinci önceliğiniz güvenliğinizi sağlamanız olacaktır.

İkinci olarak kendinizi değersiz, güvensiz ve sorunun kendinizde olduğunu düşünmeniz üzerine değinmek isterim. Şu an yaşadığınız yalnızlık, değersizlik ve güvensizlik duyguları çok ağır hissettirebilir. Ama bilmenizi isterim ki bu duyguların ortaya çıkması, sizin zayıf ya da sorunlu biri olmanızdan değil; yaşadığınız arkadaşlık ilişkisinde sınırlarınızın ihlal edilmesinden kaynaklanıyor. Birine güvenip incinmek, sizi saf ya da hatalı biri yapmaz. Aksine, güven duyabilen, bağ kurmaya açık bir kalbiniz olduğunu gösterir.

Bu süreçte kendinize sık sık şu cümleleri hatırlatmanız iç sesinizin olumlu anlamda yeniden yapılanmasını sağlayacaktır. “Yaşadıklarım benim değersiz olduğumu göstermez.”, “Beni inciten davranış, karşımdakinin seçimiydi.”, “Sınırlarımı korumayı öğreniyorum. Bu güçtür.”, “Kendime yeniden güvenmeyi öğrenebilirim.” Kendinize şefkatle yaklaşmanız konusunda ise şu soruları kendinize sormanızı rica edeceğim. Bu olay başka bir arkadaşınızın başına gelseydi ona ne söylerdiniz? Kendinize aynı şefkati göstermeye hazır mısınız? Olanlarda gerçekten sizin sorumluluğunuz var mıydı?

Son olarak sağlıklı, karşılıklı saygı ve güvene dayalı arkadaşlıklar kurmak için neler yapabilirsiniz, üzerine konuşalım. Bu konuyla ilgili ilk olarak belirtmek isterim ki yaşadıklarınız incitici olsa da hayatınızın geri kalanındaki ilişkileriniz için önemli bir deneyim içeriyor. Güvenli sosyal bağlar geliştirmek için çevrenizde küçük de olsa güven duyduğunuz, samimiyetini bildiğiniz insanlarla yeniden temas kurarak, çok acele etmeden ve her şeyin kendiliğinden gelişmesine izin vererek zamanla tekrar bir çevre oluşturabilirsiniz. Belki bir kurs, küçük buluşmalar veya yeni başlayacağınız bir hobi, bu konuda zemin hazırlayabilir.

Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum. Değerlendirilmesini istediklerinizi yeni bir soru ile sorabilirsiniz.

Psikolog Fatma Gizem Bitgen