Yalnızlıkla nasıl başa çıkacağım
Merhaba çok uzun süredir yalnızım ailemle yaşıyorum ama gün boyu evdeyim işsizim kaygı bozukluğum var en ufak stres heyecan üzüntü durumlarında veya sabah uyandığımda öğürme mide bulantısı yaşıyorum. Öğürürken bazen kusuyorum. Bu lisede kalmamla başladı. O dönem de yalnızdım kimseyi tanımıyordum ve sınıf tekrarı yapmak çok zordu. Üniversitede de böyleydi. Evden ayrılmıştım yalnızdım. Arkadaşlarım oldu ama hep bir nedenden yollarımız ayrıldı. Zaten çok arkadaş edinen çevre yapan hayata karışan biri değilim. Çok tedirgin diken üstünde yaşıyorum hayatı. Hassas bir yapım var ama hep dışarıya soğukkanlı soğuk bir yapım vardır. Genelde sessiz biriyim. 10 yıllık bir ilişkim vardı o çok içe kapanık biriydi. Onunla takıla takıla o bana ben ona benzedim. O kendi ortamını buldu. Ben yapayalnız kaldım ondan sonra da toparlanmam zor oldu. Çünkü işten biriyle tanıştı. Benden ayrıldı onunla devam etti. Benden ayrılmadan öncede hep onunla konuşuyordu. Şüphelerim doğru çıkmıştı. Sonra biriyle tanıştım. 4 sene sonra o da uzaktan bir arkadaş grubumun önerdiği biriydi. O da eski ilişkisini unutamamıştı bende unuttuğunu çabalayacağını söylemesine inanıp devam ettim kıyafetlerimden ödün verdim ama her seferinde bambaşka farklı konularda da tutarsızlık gördüm hep. Hep arkadaşının sözünden ilerledi ben ne hissediyorum ne istiyorum önemi yoktu. Yanıma geliyordu arkadaşıyla vakit geçiriyordu. Sürekli o arkadaşlarıyla beraberdik. Ben onların yakında sessiz kalıyordum çünkğ çok yeniydik ve patavatsızca üzerime geliyorlardı ben sessizim diye sürekli şaka adı altında nabız ölçüyorlardı. Kendimi çok yalnız hissediyordum o ortamda. Erkek arkadaşım onlar bir şey dese hep onları savunur durumdaydı. Onların ağzının içine bakıyordu resmen. En son biz ayrıldık o günde onlar da vardı ben artık eski ilişkisinden kalan mesajları notları gördüm. O gün gülemedim eğlenemedim başka bir arkadaşıyla da ben çok kız arkadaşı var rahatsız oluyorum diye mesajlarını silmişti bunları görünce o gün hiç eğlenemedim gülemedim. Onlarda çok abarttığımı günlerinin berbat geçmesinden dolayı bunları arkadaşıma anlatmışlar. Her zaman her şeyin suçlusu benmişim gibi oldum. O gün erkek arkadaşım sürekli onların günü güzel geçsin diye uğraştı ama benimle de onların yanında çok ilgilendi yani öyle davrandı. Sonra bana olanlara tepki gösterme şeklimden dolayı sen ilerde ailemin yanında da böyle yaparsın hep içe dönüksün diyerek ayrıldı. Ben yaşadıklarımı taşıyamamayı geçtim suçlu durumuna ben düştüm. İnsanlar benim o halimi görünce bir de onun benimle çok ilgilenip benim durumu uzatıyormuş gibi algılanmasına sebep oldu. Ama bunalr 8 aydır devam eden şeylerdi ve defalarca görmek istemediğimi dile getirmiştim. Bu hayatta iyi niyetle yaklaştığım kim ne varsa hepsi bana sırtını acı biçimde döndü. Şimdi hiç biriyle görüşmüyorum. Samimiyetsiz biçimde bana yaklaşımları var. Alttan alta eee sende tertemiz bir sayfa açmış biriyle olursun bundan sonra diyorlar. Sanki ben başkasına yara bandı olmayı kabul etmiştim gibi.
Oysa o insan hep bana unuttuğunu söylemişti. Yaşanan şeyler sadece bir ilişki değil iç içe geçmiş sınırları belli olmayan arkadaşlık ilişkileri sürekli yalan dolan gizli saklı durumlar. Alttan alta laf sokmalar göz önünde yaşanan ilişki yüzünden . Hayatımdaki insan bana değer vermediği için ya da bunu davranışlarıyla göstermediği için diğer insanlarda bana istediği gibi üzüp laf söylediler. Bu ilişkiye hadleri olmadan karışıp şaka adı altında laf söylediler. Günün sonunda yalnız kalan ben ilişkileri güzel devam eden onlar oldu. Arkadaşlıklarımda da böyle zamanında her şeyini bildiğim insan şimdi bana kendi yaptıklarının üzerini kapatıp laf sokmaya çalışıyor. O zaman yanında olmayan arkadaşları şimdi kıymete biniyor kendini temize çıkarıyor çünkü diğerleri bilmiyor her şeyi ben biliyorum. Zamanında neler yaptığını ben biliyorum. Şimdi herkes kendini temize çekmiş durumda beni eleştiriyor çok yoruldum bu iki yüzlü insanlardan herkese dürüst samimi içten oluyorum saf halimi gösteriyorum ama kullanıyorlar. Şimdi kimseye kendimi açamıyorum. Evde yalnızım iyice kaygılarım yükseliyor. Gerçekten samimi insanlar var mı bu dünyada bilmiyorum. Dostluk insanlık gerçek aşk bazıları için sadece menfaat üzerine.
Bu soru 30 Ağustos 2025 14:35 tarihinde Psikolog Muhammed Gökalp tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Sorunlarınızı çözmek için danışmayı seçtiğiniz ve kendinize bir iyilik yaptığınız için tebrik ederim ve hoşgeldiniz.
Sizi dinlediğimde nezaketinden dolayı kötüye kullanılmış ve bu nezaketi hak etmeyen insanlar tarafından terkedildiği için yalnız kalmış bir kişinin üzüntüsünü görüyorum. Sizin iç dünyanız sanki hiç kimseyi kırmamaya, hiç kimseyi üzmemeye ant içmiş ve en ufak bir terslik dahi olsa yaratmamak için her şeye evet der bir konumda bulmuşsunuz kendizi. Bunun sizde yarattığı tükenmenin sonunda ise yanınızdaki insanlar bu tükenmişliği bahane ederek sizi terk etmişler. Halbuki bu tükenmişliğin nedeni kimseyi kırmamaktı.
Öncelikle uzunca bir soruda ifade ettiğiniz tüm problemlerin ortak noktasını göstermek istiyorum size.
Çekingenlik, sizinle alay edildiğinde, nabzınız yoklandığında veya ben şuan bunu istiyorum demek istediğiniz anlarda kendinizi sanki ötekilere meydan okuyormuş, onların öfkesini uyandırmaktan korkuyor gibi bir tavrınız var. Halbuki karşınızdaki kişi de kendini ifade ediyor, sizin de içinizde istek ve düşünceleriniz olduğuna göre sizin de kendinizi ifade etmeniz gerekmektedir.
Kaygı, mide bulantıları, diken üstünde yaşama gibi ifadelerle ortaya çıkan o duygu kaygıdır. Kaygı ortada bir şey yokken kişinin kendisini bir şeyler olacakmış ve bu kendisine zarar verecekmiş duygusuna sahip olmasıdır. Çekingenliğinizin kökeninde sürekli tetikte olan kaygınız söz konusudur. Yaşadığınız düzeydeki bir kaygıya sahip olmak, profesyonel bir desteğe ihtiyacınız var anlamına gelir.
Çözmeniz gereken bazı nesnel hayat problemleri söz konusudur ve bunları adım adım çözmeniz gerekmektedir. Örneğin bir işe girmek, çünkü bir iş sahibi olmak insanın yaşamını düzenler ve ona bir gelir sağlar. İşsizlik bir yetişkinin ömründe yasama ihtimali olan ve çok yıpratıcı olabilen bir süreçtir. Kişi kendisini değersiz, toplumda yeri olmayan, harekete geçmeye çekinen bir halde bulabilmektedir. Bunun için uzmanlığınızı bilmemekle beraber kendinize bir iş bulmanızı (uzmanlığınıza uygun ve hayalinizdeki işi yapmak için çaba harcamakla beraber o işi bulana değin daha basit ve iş bulması kolay bir branşa yönelebilirsiniz.) öneririm.
İş bulma konusunu çözmek sizin özgüveninize katkı sağlayacaktır. Bundan sonra gelen diğer ihtiyacınız ise psikolojik sorunlarınızı çözmek gelecektir. Öncelikle öteki insanları mutlu etmenin bir yolu olmadığını, onlar sizinleyken mutlu olmaya gönülleri yok ise siz ne yaparsanız yapın veya neleri yapmazsanız yapmayın karşınızdaki kişileri sizle kalmaya ikna etmenin yolu yoktur. Sizin terk edilmeye, eleştirilmeye, reddedilmeye olan hassasiyetinizi keşfetmeniz bütün yaşadığınız ilişkilerdeki insanları sizle kalmaya ikna etmeye çalışmaktan daha etkili olacaktır özgüveniniz için. Çünkü sizin beyniniz tepki görmemek için hiçbir şeye ses çıkarmamayı öğrenmiş, bu genel bir travma tepkisidir. Acaba ses çıkarsanız ne olurdu? Bunu keşfetmek sizin için yeni bir atılım olacaktır. Bu keşfi yapmak zor gelir ise bir terapi eşliğinde bunu yapmak kendinizi tanımanıza, içinizdeki potansiyeli ortaya koymaniza, mutluluğu ötekileri sizle kalmaya ikna etmeden yaşamanıza ve benzeri travmatik yaşantılarınızla uzlaşmanıza yardımcı olacaktır.
Kıymetli danışanım, işsizlik sorununuzu ilk safhada aşmanız sizin için iyi olacaktır. Ayrıyeten kaygılarınızı keşfetmek ve aşmak için de kaygınızın, mide bulantılarınızın vücudunuzun sizle konuşma biçimi olduğunu unutmayın. Yaşadığınız tüm kaygılar ve rahatsızlıklar en nihayetinde ruhunuzun ve bedeninizin sizi korumak için öğrendiği davranış ve duygulanımlardır. Bu duygu ve davranışlar değişebilir örüntülerdir.
Zorlandığınız tüm durumlarda psikoloğunuz olarak size yardım etmekten memnuniyet duyarım. 🌿