Psk. Muhammed Gökalp
Türkiye, Ankara
Psikanaliz ve Kültür eksenli bakış açısıyla, mesleki tecrübem ışığında ve bilimsel verilerden yararlanarak sorularınıza cevaplar veriyorum. Psikoloğunuz olarak her zaman yanınızdayım. Ankara'da ikamet ediyorum, bana dilediğinizde ulaşabilirsiniz.
Uzman Hakkında
*Ankara Üniversitesi Psikoloji bölümünden 2023 yılında Yüksek Onur Öğrencisi olarak mezun oldum. 2024 yılında formasyon eğitimimi tamamladım.
*Üniversitelerin ilgili bölümlerinden sosyoloji, teoloji, felsefe branşlarından eğitimler aldım ve bakış açımı çok yönlü tutmaya özen gösterdim.
*Sacettin Gürbüz Engelsiz Yaşam Merkezinde stajımı yaptım. Ankara MTAL de Pdr formasyon stajımı yaptım.
*Freudyen psikanalitik teori eğitimi aldım, süpervizyon alarak kendi pratiğimi ve bakış açımı geliştirmeye devam ediyorum. Aile danışmanlığı eğitimim devam ediyor.
*Bir buçuk yıllık danışan görme tecrübem var. Şu anda online ve yüzyüze danışan alıyorum.
Eğitim
- Ankara Üniversitesi - Lisans
Seminerler / Konferanslar (Sertifikalar)
- Freudian teori eğitimi
- Psikolojik ilk yardım eğitimi
- Eğitim danışmanlığı
- Psikoeğitim semineri
- Pedagojik formasyon
- Aile danışmanlığı eğitimi (devam ediyor)
- Bütüncül yaklaşım süpervizyonu
- Sosyal medya bağımlılığı eğitimi
- Okuma alışkanlığı ve okuma kültürü eğitimi
Uzmanlık Alanları
Çalışma Ekolleri
- Psikodinamik Yaklaşım
Cevaplar (12)
Merhaba kıymetli danışanım,Satırlarınızı okurken bir insanın hayatta başına gelebilecek normal aksaklıklarda sizin kendinize fazlaca yüklendiğinizi ve kendinize şefkatle yaklaşmakta zorlandığınızı anladım. Sanki sizi her an iyi olmaya, başarılı olmaya, her an güçlü görünmeye zorlayan bir hayat var ve siz bundan epey yorulmuşsunuz gibi. Basit bir terslik karşısında "Hay Allah, neyse olur böyle şeyler" gibi bir tepki vermeye hasret kalmışsınız gibi geldi bana. 🍂🍁Danışanlarımın birçoğunda gördüğüm bu durum koşullu sevgi ile büyüyen çocukların ergenlik ve yetişkinliklerinde yaşadıkları yaygın bir sorundur. Eleştirel bir iç sesin verdiği ızdırap, yetersizlik ve suçluluk duygularıdır🌵🌵. Bazı durumlarda bir şeyleri yanlış yaptığında insanın çevresindekilerin onu terk edeceğine dair korkular yaşaması da söz konusudur. Kıymetli danışanım, bu iç ses çocukken bir şeyler denediğinde (denemek hata yapmayı zorunlu olarak barındırır) eleştirilen, bastırılan, özgürce etrafını keşfetmesine izin verilmeyen çocukların kendi isteklerinden vazgeçmesi ve ebeveynlerinin onlardan istediği şeyleri kendi istekleri haline getirmesiyle olur. Bu ses hem büyüklerinin isteklerini kendi isteği yapar hem de kendine büyükleri ona nasıl davranırsa öyle davranmaya başlar. Yetişkinlikte ise bu olaylar unutulur ancak kendine acımasız bir kişilik kalır bu yaşantıların kalıtı olarak. 🤕Öncelikli olarak yapmanız gereken şey sizi kendi içinizde ezen, her şey yolundayken sizi rahat bırakan ama en ufak terslikte kaygılandıran bu sesin belki ilk kez de olsa konuşmasına izin vermektir. Serbest bırakın ve konuşsun biraz, sizi nelerle itham ediyor, sizi nelerle tehtit ediyor dünya. Bu kaygıların esasen birçoğunun gerçekten korkmanız gereken şeyler olmadığını ve başınıza gelme ihtimalinin düşük olan şeyler olduğunu göreceksiniz. Ancak acaba neden bunlar sizin kaygınızı var eden etmenler acaba? Bu sorunun cevabı sizin küçüklüğünüzden beri dünyayı algılamaya başladığınız çevre için insanların birbirlerine değer biçtiği konular olduğunu göreceksiniz. Yani sizin evinizde kendi başına düşünen bir kişi olarak gerçekten bunun başkaları tarafından devraldığınız bir korku olduğunu göreceksiniz. 🌊Bu koşullu öz sevgi ve öz saygıyı anlamak için zihninizin nasıl böyle ayrımlar yarattığını keşfetmeniz gerekmektedir. Bir başarısızlık, beceriksizlik, yardıma ihtiyaç duyma durumunda sizi içinizde eleştiren bu ses acaba kimin sesi👤 Hangi yaşantılar sonucu beyniniz bu şekilde hissetmeyi ve düşünmeyi öğrendi acaba? Bu eleştirel iç sesi keşfettikten ve bu sesin aslında kimin sesi olduğunu anladıktan sonra daha derinlikli bir düşünme, anlama, hissetme süreci içerisine girip o sesin sahibine bu sesi iade etmenize gelir sıra. "Sen kendin bu durumu kendi kişiliğin gereği yönetemediğin için bana bu şekilde davranarak bana zarar verdin ancak ben bu eleştirilerin senin kendi yetersizliklerinden kaynaklı olduğunu biliyorum ve sana geri veriyorum". Bu cümle bir örnek teşkil edebilir sizin için. Bu eleştirel duygunun çözülmesi aşaması zaten kişinin kendi duygu dünyasını artık yeniden yarattığı bir süreci ortaya koymaktadır. 🌄Değerli danışanım, bu benim izlediğim metottur ve kendini sürekli yeren, değersizlik duyguları yaşayan danışanlarımın sorunlarını çözmeleri için onlara adım adım izlettiğim yoldur. Yazılı olarak size verebileceğim bilgiler bunlardır. Bu süreci tecrübe ederken destek almak, işinizi kolaylaştırmak ve bir uzmanın güvenilir ellerinde sürdürmek isterseniz bana ulaşabilirsiniz. Merak ettiğiniz herhangi bir şey olursa ben size destek olmak için burada olacağım. ⭐
Hosgeldiniz kıymetli danışanım, Sorunuzu okurken sizin için hayatın ne kadar zor olduğunu hissettim. Adeta sizin için yaşamak yumurta kabuklarını kırmadan üzerinde yürümeye çalışmak gibi. Hayatın beklenmedik bin bir farklı yüzü var ve herhangi bir yerden beklenmedik bir yorum duymak çok olası. Ancak bu durum sizin için ne yapacağınızı bilemediğiniz, kinlendiğiniz bir kargaşa yaratıp özgüveninizi incitiyor. Kırılganlığınız aynı zamanda sizin bir başkasına cevap vermenizi de engelliyor çünkü size kötü bir cevap verirse ne yaparım diye kendinizi başkalarının öfkesini uyandırmaktan geri tutuyorsunuz. 🦔Kıymetli danışanım sizi zorlayan bir hassaslık içerisinde olduğunuzu görebiliyorum. Ancak biraz bu kırılganlık hakkında açıklamalar yapmayı önemli görüyorum, kırılgan bir ruh hali en temel hali ile şu şekilde özetlenebilir. Karşısındaki kişinin kendisinden farklı düşünmesini kabullenemeyen bir zihnin kendi değerini karşı tarafın gösterdiği değere göre değerlendirmesidir. Yani zihniniz duygusal olarak karşınızda duran insanlarla hep aynı düşünmek istiyor, farklı hisler var ise o zaman zihniniz bundan acı çekiyor. Bu durum gelişimsel olarak ortaya çıkan bir durumdur. Çok fazla eleştirilen, kendi hatalarını yapmaya izin verilmeyen, gereksiz derece övülen, duygusal ihtiyaçları giderilmeyen çocuklar kendi değerliliklerini korumak için umursamaz veya fazla kırılgan olabilmektedirler. Bu iki tepki de aynı şeye hizmet etmektedir. Kişinin karşısındaki kişinin zihni ile ayrım yapma becerisi olmadığı için (sen de bunu düşünüyorsun, bu konuda bişey yapmama gerek yok diyebilmek) her zaman için aynılığı korumak adına aşırı kırılganlık gösterebilir böylece hem iletişim azalır ve zıtlık ihtimali de azalır. Yani sayın danışanım işin özeti birisi sizi eleştirince bu kadar bozulmanızın sebebi zihninizin kendi düşüncelerini geliştirmeye güvenmemesi ve bu kabiliyetinizin zayıf kalmış olmasıdır. Kendi değer duygunuzu korumak için insanlara söz hakkı bırakmamak sizin için bir korunma yolu. 🌩Ancak bir terapi sorusu size hediye etmek istiyorum: Eğer ki birisi sizi en acımasızca bir şekilde eleştirecek olsaydı neler derdi size? Bu sorunun cevapları sizin kaçmaya çabaladığınız içinizde taşıdığınız ve çevrenizde bunu andıracak bir durum olduğunda sizi strese sokan yüzeyin biraz daha altındaki sorundur. 🌊Kıymetli danışanım aşırı kırılganlıkları terapi ederken gözlemlediğim bir başka durum esasen çok özgüvensiz, sessiz duruşun altında normalden çok fazla bir öz değer çıkabilmektedir. Yani kırılganlık yeterince beğenilmeme korkusu olabilmektedir. Ancak hayatta bu beklenti kadar övgü toplamak olanaksız olduğu için kendisine insanlar normal davransa dahi haraket ediliyor gibi hissedebilmektedirler. 😞Sayın danışanım, kendinizi diğer insanlardan yukarıda veya aşağıda görüyor olmanız (ikisi de aynıdır aslında) sizi ruhen zedeliyor. Kendinizin sıradan gördüğünüz insanlarla aynı kıymette olduğunuzu ve onların da sizle aynı kıymette olduğunu hatırlamanızı öneririm. Öte yandan hassasiyetiniz çok fazla ise kendi anılarınızı, hayallerinizi, travmalarınızı konuşup aşacağınız bir terapi almanızı öneririm. Unutmayın diğerlerinin görüşleri yanlızca onların söylemeye ihtiyacı olan şeylerdir. Sizinle ilgili değildir. Sizinle ilgili olan ve olmayan şeyleri birbirinden ayırmaya özen gösterin🌱
Saygıdeğer danışanım, Birçok danışanımda gözlemlediğim ve bir genç yetişkinin hayatı içerisinde tecrübe etmesi olası olan bir sürecin içindesiniz. Endişe etmenize gerek yok. Üniversiteyi bitirdikten sonra birçok genç yetişkin işe girme sürecine girer ve işini yapamama, becerememe korkusuyla yüzyüze gelir. Bazı durumlarda ise bu kaygı kişileri hareketsiz kılar. Bu hareketsizlik (felç edici kaygı) kendisini yapması gereken durumdan uzak tutar ve bu dönem uzun süreçler alabilmektedir. 🍂🍁Yaşadığınız stres birçok şekle bürünmüş ve hayatınızda çeşitli yerlerde kök salmış gibi görünüyor. Örneğin strese bağlı olan bağırsak sorununuz sizin için bir işleve sahip. Sizi sokağa çıkmaktan korumak! Acaba zihniniz sokağa çıkmaktan neden çekiniyor? Sokakta sizi neler bekliyor? Bu gibi sorular sizin için önemli sorunlardır. Birçok insan sosyal kaygıları dolayısıyla agorafobi yaşamaktadır (sokağa çıkma korkusu). Kimi zaman bu gördüğü herkesi etkileme ihtiyacı olan insanların sokakta farkedilmemekten duyduğu ızdıraba bir çözüm olmaktadır, bazen kendi düşüncelerini dışardaki insanların okuyabildiğini zanneden kişiler sokağa çıktığında yaşadıkları zorluktan dolayı sokağa çıkma kaygısı yaşarlar. 🦔Sizin için bu durumun sebebini açıkça bilmemekle beraber bir işinizin olmamasından kaynaklı yetersizlik duygusu ile alakalı olduğunu varsayıyorum. Saygıdeğer danışanım, bütün koşulları uygun olan tüm vatandaşlar kendi geçimlerini sağlamak, toplumda yer edinmek, sosyalleşmek, hayatını organize etmek için bir işle meşgul olurlar. Sizin içinde bulunduğunuz durum geçici bir durumdur. Yaşadığınız yorgunluk, tükenmişlik elbette ki son bulacak. 🌞Ancak kaygınız, depresyonunuz, bağırsak sorunlarınız sizinle kendilerine has bir dille konuşuyorlar. Buna kulak vermek ister misiniz🌿ÖrneğinKaygınız, bir işe yaramalısın ve şuan yaramıyorsun çöz bunu. Ama bunu yaparken bir hata da yapmamalısın veya yarim birakmamalisin (hata yapmak veya yarım bırakmak sizin psikolojinizde özel bir manaya geliyor olsa gerek ki bu sizi hareket etmekten engelliyor. ) işte bu ızdıraplı yol ile seni yarım iş yapmaktan ve başına gelmesinden korktuğun o şeylerden seni koruyorum. ⚡Depresyonunuz, ben artık bu kaygıyı, ızdırabı çekmekten çok yoruldum ve yapmam gereken şeylere, kendimi ispat etmem gereken kişilere karşı artık beslediğim ilgiyi geri çekiyorum. Bunu yaparken de hayattaki çoğu neşe kaynağından geri çekiyorum seni. Böylece neşeli bir şey yaşarsan zihnindeki canlanma seni tekrar aynı acıları yaşamaya itecektir. Seni bundan koruyacağım. 🦥Bağırsak problemleri, ne kaygıyı ne depresyonu dinlemedin ve kendini insan selinin içine soktun! Son bir çare olarak seni buradan geri tutmak için elimden gelen son şeyi yapacağım. Seni ishal edeceğim! Herhalde insanların içinde bu ihtiyaç ile duramazsın!🤢Anladığınız üzere kıymetli danışanım, vücudunuz sizi korumaya çalışıyor yalnızca🙂. Ancak yaşadığınız koşullar ve bedeninizin sizi korumak için öğrendiği yollar hiç de uyumlu değiller. Benim size tavsiyem iş arama sürecine girmeniz ve bu süreç içerisinde kısa süreli bir danışmanlık desteği almanızdır🍀. Böylece duygularınızın ağırlığı olmaksızın ve paylaşım içerisinde bu süreci halledebilirsiniz. Daha sonrasında da daha kalıcı bir duygusal iyileşme için devam edip etmemek sizin tercihinizdir🌳. Kendinize bu kadar yüklenmeniz hiçbir şeyi çözmeyecektir ve sizi hareketsiz kılacaktır. Bunun yerine harekette bereket vardır diyelim💫
Sorunlarınızı çözmek için danışmayı seçtiğiniz ve kendinize bir iyilik yaptığınız için tebrik ederim ve hoşgeldiniz. Sizi dinlediğimde nezaketinden dolayı kötüye kullanılmış ve bu nezaketi hak etmeyen insanlar tarafından terkedildiği için yalnız kalmış bir kişinin üzüntüsünü görüyorum. Sizin iç dünyanız sanki hiç kimseyi kırmamaya, hiç kimseyi üzmemeye ant içmiş ve en ufak bir terslik dahi olsa yaratmamak için her şeye evet der bir konumda bulmuşsunuz kendizi. Bunun sizde yarattığı tükenmenin sonunda ise yanınızdaki insanlar bu tükenmişliği bahane ederek sizi terk etmişler. Halbuki bu tükenmişliğin nedeni kimseyi kırmamaktı. Öncelikle uzunca bir soruda ifade ettiğiniz tüm problemlerin ortak noktasını göstermek istiyorum size. Çekingenlik, sizinle alay edildiğinde, nabzınız yoklandığında veya ben şuan bunu istiyorum demek istediğiniz anlarda kendinizi sanki ötekilere meydan okuyormuş, onların öfkesini uyandırmaktan korkuyor gibi bir tavrınız var. Halbuki karşınızdaki kişi de kendini ifade ediyor, sizin de içinizde istek ve düşünceleriniz olduğuna göre sizin de kendinizi ifade etmeniz gerekmektedir. Kaygı, mide bulantıları, diken üstünde yaşama gibi ifadelerle ortaya çıkan o duygu kaygıdır. Kaygı ortada bir şey yokken kişinin kendisini bir şeyler olacakmış ve bu kendisine zarar verecekmiş duygusuna sahip olmasıdır. Çekingenliğinizin kökeninde sürekli tetikte olan kaygınız söz konusudur. Yaşadığınız düzeydeki bir kaygıya sahip olmak, profesyonel bir desteğe ihtiyacınız var anlamına gelir. Çözmeniz gereken bazı nesnel hayat problemleri söz konusudur ve bunları adım adım çözmeniz gerekmektedir. Örneğin bir işe girmek, çünkü bir iş sahibi olmak insanın yaşamını düzenler ve ona bir gelir sağlar. İşsizlik bir yetişkinin ömründe yasama ihtimali olan ve çok yıpratıcı olabilen bir süreçtir. Kişi kendisini değersiz, toplumda yeri olmayan, harekete geçmeye çekinen bir halde bulabilmektedir. Bunun için uzmanlığınızı bilmemekle beraber kendinize bir iş bulmanızı (uzmanlığınıza uygun ve hayalinizdeki işi yapmak için çaba harcamakla beraber o işi bulana değin daha basit ve iş bulması kolay bir branşa yönelebilirsiniz. ) öneririm. İş bulma konusunu çözmek sizin özgüveninize katkı sağlayacaktır. Bundan sonra gelen diğer ihtiyacınız ise psikolojik sorunlarınızı çözmek gelecektir. Öncelikle öteki insanları mutlu etmenin bir yolu olmadığını, onlar sizinleyken mutlu olmaya gönülleri yok ise siz ne yaparsanız yapın veya neleri yapmazsanız yapmayın karşınızdaki kişileri sizle kalmaya ikna etmenin yolu yoktur. Sizin terk edilmeye, eleştirilmeye, reddedilmeye olan hassasiyetinizi keşfetmeniz bütün yaşadığınız ilişkilerdeki insanları sizle kalmaya ikna etmeye çalışmaktan daha etkili olacaktır özgüveniniz için. Çünkü sizin beyniniz tepki görmemek için hiçbir şeye ses çıkarmamayı öğrenmiş, bu genel bir travma tepkisidir. Acaba ses çıkarsanız ne olurdu? Bunu keşfetmek sizin için yeni bir atılım olacaktır. Bu keşfi yapmak zor gelir ise bir terapi eşliğinde bunu yapmak kendinizi tanımanıza, içinizdeki potansiyeli ortaya koymaniza, mutluluğu ötekileri sizle kalmaya ikna etmeden yaşamanıza ve benzeri travmatik yaşantılarınızla uzlaşmanıza yardımcı olacaktır. Kıymetli danışanım, işsizlik sorununuzu ilk safhada aşmanız sizin için iyi olacaktır. Ayrıyeten kaygılarınızı keşfetmek ve aşmak için de kaygınızın, mide bulantılarınızın vücudunuzun sizle konuşma biçimi olduğunu unutmayın. Yaşadığınız tüm kaygılar ve rahatsızlıklar en nihayetinde ruhunuzun ve bedeninizin sizi korumak için öğrendiği davranış ve duygulanımlardır. Bu duygu ve davranışlar değişebilir örüntülerdir. Zorlandığınız tüm durumlarda psikoloğunuz olarak size yardım etmekten memnuniyet duyarım. 🌿