Psikoloji

İlişki sonrası yaşadıklarımın altında neler var?

Gizli Kullanıcı16 Haziran 2025 20:52

Merhaba uzun zamandır psikoloji okuması yapıyorum. Aslında bu 2 sene önce kötü bir ilişki deneyimimden sonra ortaya çıktı. Aldatılmıştım ve 4 sene geçmişti üzerinden kendimi bildim bileli kaygılı içe dönük bir yapım var stresli durumlarda bir şeylere başlarken vs midem bulanır öğürürüm ve kusarım. Yeterlilik duygusu babadan gelirmiş ben sanırım cesaretlendirilmek yerine hep en kötüsüne odaklanmışım ki kendimi her ortamda saklarken, susarken, zor konuşmaları yapacağım zaman midem bulanırken öğürürken buluyorum.

Bu yüzden işime son vermiştim. Bu aldatılma sürecinden sonra da uzun süre içime kapandım iş konusu kötüye gitti liseden kalma öğürme alışkanlığım hafiflemişti aslında bir nevi izole olmuştum her şeyden. 4 sene sonra bir ilişki yaşadım eski ilişkisini unutamamıştı tabi bunu ilişkinin 1. Ayında öğrendim o zamana kadar çok güzel gidiyordu her şey. Ben o muhafazakar diye başta kıyafetlerimden bile ödün vermiştim çünkü aldatıldıktan sonra ahlak olarak iyi birini arıyorsunuz güzel bir ilişkim olsun diye kendimden fedakarlık ettim. Ama 1. Ayda böyle bir şey yaşayınca dünyam başıma yıkıldı. Karşımdaki insan da bunu görünce kahroldu o da üzüldü. Onunla açık konuştum eğer eskiye dair aklında kalbinde bir şey varsa devam etmeyelim dedim. O da her şeyini attı o kişiye dair ve çabalayacağını söyledi biz devam ettik. Bu süreç içerisinde birbirimizi tanımaya başladık. Ama sürekli bir yalan gizleme vs biz artık tükenme noktasına gelmiştik. En son ben telefonunda eskiye dair hala şiirler notlar vs bunların silinmediğini gördüm ve o gün onunla ve yanımızdaki insanlarla bir plan yapmıştık gün mahvoldu çünkü ben gülmedim eğlenmedim herkes benim çok büyük tepkiler verdiğimi düşündü. İçime kapandım dokunsalar ağlayacak moddaydım. O ise o gün kimsenin günü mahvolmasın diye eğlenmesine devam etti. Kötü ben oldum tabi ki. İnsanlar beni değil onu savundu yüzüme karşı buluşmalarda o zaman sen de başkasını unutamayan birini sevmeseydin dedi.

Çünkü dışardan böyle gözüküyordu. Ama hayatımdaki insan bana hiçbir zaman unutamadım vs demedi. Hep beni sevdiğini söyledi ama duygularımı bastırıyorum üzülmemek için dedi. O kişiden sonra terapiye gitmiş. Mantığına uydurmaya çalışıyordu beni. Duygularını anlayamıyordu belki de bilmiyorum. Biz o gün ayrıldık ve 2 sene oldu. Şimdi ona dönmemi vs bekliyor. Bense artık sevilmek için böyle saygısızlıklara katlanmayacağımı hayatımı acaba beni seviyor mu diye sorgulayacağım biriyle geçiremeyeceğimi iyi biliyorum.

O ilişkiye dönmek istemiyorum ama içimde o günlere dair güzel anılar kaldı. Evet tüm bu olumsuzlukların için de tabi ki bir şeyler bağladı beni ki o ilişkide kaldım. Ama biliyorum ki yine dönersem kıyafetlerimden ödün vereceğim o ise benim rahatsız olduğum sosyal ortamlardan asla vazgeçmeyecek. Herkes kendince haklı kimse fedakar olmak istemiyor. Hep çok zekice kendini haklı çıkarmaya çalışıyor ama günün sonunda kabul etmezsem sevilmeyeceğim ayrılacağım gibi his oluşturuyor o kişi bende üstünlük kuruyor. Sonra yapmayınca benim beklentilerim karşılanmadı diyor. Sevgi olmayacağını bilsen bile o ilişkide kalmak çabalamak değil midir. Beklentiler hepimizin var ama bunları ne o ne de ben karşılıyorum. Ben açık biriyim o muhafazakar namaz kılan birisi ve benim böyle biri olmamı istiyor bu evet bana göre de çok güzel bir şey ama ben bunu ona uyum sağlamak için yapamam ki namaz kılmazsam benden ayrılacak korkusuyla ya da en yakın arkadaşıyla anlaşamazsam benden ayrılacak korkusuyla yaşayamam. Bu beni ikinci plana atmak oluyor.

Lütfen yardım edin. Haksız olduğum yerler de vardır. Ben şu an hayatımı tam anlamıyla kuramadım boşluktayım sürekli uyum sağlamak zorunda olan kişi ben oluyorum. Ne istediğim dikkate alınmıyor. Ayrıldık ama o da ben de çaba bekliyoruz iki tarafta bu çabayı istemiyor gibi ya da biri adım atsa belki de dünyaları vermeye hazırız bilmiyorum ama bu anlattıklarımdan dolayı da kalbim çok kırık. O çok büyük hatalar yaptı. Ben ne yapmam gerektiğini bilmiyorum

Bu soru 17 Haziran 2025 12:22 tarihinde Psikolog Aysel Kacak tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Sevgili danışanım,

Merhabalar.Yazdıklarınızı okurken yoğun bir duygusal yük hissetmemek mümkün değil diyebilirim. Sanki bir yandan “Bu kadar fedakârlık ettim ama karşılığında ne aldım?” diye sorgularken, diğer yandan “Acaba hâlâ içimde bir şeyler mi var?” diye de düşünüyorsunuz. Bu içsel karmaşa, uzun süreli duygusal yıpranmanın, anlaşılmamanın ve sürekli kendinden vererek bir ilişkiyi sürdürmeye çalışmanın getirdiği bir yorgunluk gibi duruyor.

Siz, iki önemli ilişki deneyiminizde de sevgiye ulaşmak için önce kendinizden ödün vermek zorunda kalmışsınız. Giyim tarzınızdan yaşam biçiminize, çevrenizdeki insanlarla kurduğunuz iletişimden duygularınızı bastırmaya kadar... Tüm bunlar, sizi olduğunuz kişiden uzaklaştıran ve bir başkasının beklentisine uyum sağlamak için gösterdiğiniz çabanın izleri. Bu çaba, bir yerden sonra sevgi arayışından çıkıp, “Kabul görmek için ne yapmam gerekiyor?” kaygısına dönüşmüş olabilir.

Özellikle bedeninizin verdiği tepkiler – mide bulantısı, öğürme, kusma gibi – yaşadığınız stresin yalnızca zihinsel değil, fiziksel olarak da sizi zorladığını gösteriyor. Bu belirtiler, bastırılmış duyguların dışavurumu olabilir. Genellikle çocukluktan gelen “yeterli olma”, “değer görme” ve “onaylanma” ihtiyacının, yetişkinlikteki ilişkilerimizde nasıl kendini tekrar ettiğine sıkça rastlıyoruz. Sizin de belirttiğiniz gibi, babayla kurulan ilişki yeterlilik duygusunu şekillendiriyor ve bu duygunun eksikliği, ilerleyen yaşantınızda cesaretinizin kırılmasına ve kendinize dair şüpheler beslemenize neden olmuş olabilir.

Bir ilişkide, sevildiğinizi hissetmek için sürekli çabalıyor olmak, bir süre sonra kişinin özsaygısını yavaşça aşındırır. Ve ne yazık ki bu durum, sizin de ifade ettiğiniz gibi, bir tür üstünlük kurma döngüsüne dönüşebilir. Karşı tarafın davranışları sizin duyarlılığınızı göz ardı ettiğinde ya da sizi sürekli bir “yetersizlik” hissine sürüklediğinde, bu artık sadece sevgiyle açıklanacak bir ilişki olmaktan çıkar. Karşılıklı saygının, anlayışın ve duygu paylaşımının zedelendiği yerde, kalmak çaba değil; tükeniş haline gelebilir.

Sevgili danışanım, bir ilişkinin içinde güzel anıların olması, o ilişkinin size iyi geldiği anlamına gelmeyebilir. Güzel anılar, her zaman tüm gerçeği yansıtmaz. O anılar sizin duygusal olarak bir bağ kurduğunuz, belki de ihtiyaç duyduğunuz ilgiyi ve sevgiyi hissettiğiniz anlardan ibaret olabilir. Ancak bugünkü siz, artık sadece o anlara değil, ilişkinin bütününe, kendinize ne kadar iyi geldiğine bakmak durumundasınız. Ve siz çok net bir şekilde görüyorsunuz ki bu ilişki, sizi kendiniz olmaktan alıkoymuş.

Bu noktada şu soruyu kendinize sorabilirsiniz: “Bir ilişkide ben neye ihtiyacım var, neye asla tahammül edemem, hangi koşullarda ben olmaktan vazgeçiyorum?” Bu sorular, sizi özünüze yaklaştırabilir. Çünkü siz zaten tüm bu süreci farkındalıkla gözlemlemişsiniz. Belki de bugüne dek ilk kez bu kadar net sınır koyabiliyor, bu kadar açıkça “Ben bunu istemiyorum” diyebiliyorsunuz. Bu çok kıymetli bir adım.

Siz, sevgiye ulaşmak için uyum sağlamayı tek yol sanmış olabilirsiniz ama gerçek sevgi, kişinin olduğu haliyle kabul edilmesidir. Siz namaz kılmadığınız için terk edilme korkusuyla yaşamak zorunda olmamalısınız. Bir arkadaşla anlaşamamak, ilişkiyi tehdit edecek bir sebep olmamalı. Ve siz bunu çok net görüyorsunuz. Fakat buna rağmen içinizde hâlâ bir yerlerde “ya yanlış karar verirsem” endişesi varsa, bu da çok doğal. Çünkü uzun süre birine emek verdiğimizde ayrılık kararı sadece o kişiden değil, o hayalden, o bağlılıktan, o geçmişten de ayrılmak anlamına gelir.

Tüm bu yaşadıklarınızı okurken, aslında kendinizi nasıl tanımaya başladığınızı da görüyorum. Artık sadece ilişkilerde değil, hayatın genelinde de neyi istemediğinizi daha net biliyorsunuz. Bu, bir boşluk değil; aksine yeni bir yön arayışı olabilir.

Dilerseniz şu anda bu soru üzerinde daha derin düşünebilirsiniz. Örneğin, "Ben hep uyum sağlayan kişi oluyorum" dediğinizde, buna neden olan düşünce kalıpları neler olabilir?

bu süreçte yakınlarınızdan veya bir uzmandan destek almaktan lütfen çekinmeyin.


Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.


Değerlendirilmesini istediklerinizi yeni bir soru ile sorabilirsiniz.


Sevgilerimle,Psikolog Aysel Kacak

alinti

Çok teşekkür ederim