Psikoloji

Yeniden hayatı anlamlandırmak istiyorum

Gizli Kullanıcı17 Mayıs 2025 12:39

Çok kendimden ödün verdiğim fedakarlıklar yaptığım bir dönemden geçtim kendimden fazlaca ödünler verdim hataları affettim belki de o zamanlar sevgiyi kazanmak için tek yolumun bu olduğuna inanmıştım. sınırlarıma saygı gösterilmemesini görmezden gelebiliyordum ailemde böyle gördüm sanırım annem kendini çok feda eden biriydi kendimi sevgiye layık bulamıyordum herkese göre hareket ediyordum. Koşullu bir aşkın peşine düştüm. Eski sevgilimin benim de zaten beklentilerim karşılanmıyor diyerek ayrılınca aslında bana orada dank etti bazı şeyler benim hiç karşılanmıyordu çünkü sevgi bile alamıyordum. Duygularımı bastırıyorum diyen biri vardı karşımda. Hayatlarımız çok farklıydı o çok sosyal ben sakin insanım sanki o daha avantajlı konumda gibi hep onun arkadaşlarına uyum sağlıyorduk. Onlara göre hareket ediyordum. Sonunda tüm suçu üzerime atarak ayrıldı benden.

Ayrıldıktan sonra kendimi ne konuma soktuğumu anladım. Anlamam uzun sürdü ama bana kendimi kazandırdı. Şimdi sadece aklıma takılan bir soru var her iki tarafta birbirini seviyorsa aynı adımları atmaları benzer fedakarlıkları göstermeleri gerekiyorsa sürekli böyle kazan kazan ilişkisi olmaz mı. Ben sana bunu yaptım sen de bunu yap gibi. Diğer türlü ben bir fedakarlık yaptığımda sanki kendimden çok ödün vermiş hissediyorum. Belki bana iyi gelecek bir şey olsa bile sürekli onun hayatına uyumlandığımı fark ediyorum. Evet ayrılık doğru bir seçenek ama ayrı olmakta çok tuhaf oluyor. Seviyoruz ama birbirimizle de yapamıyoruz. İkimizin de hayatları çok farklı. Karşımdaki kişinin çok manipülatif tarafları var. Ben sessiz yapıda biriyim fazlaca. O daha çok konuşkan biri.

Hatalı olduğu bir konuda kendini haklı çıkaracak boyutta ve hatta kendi hayatından neredeyse çok az ödün veriyor. Birazcık bile ödün vermesi onu rahatsız ediyor. Kendince haklı evet ama benden istedikleri çok fazla. Benden adım bekliyor hemen. Kafam çok karışık bu konularda. Ben daha ilişkinin en başında fedakarlık yaptığım için sanki bir şeyler benim görevim gibi anlaşılıyor. Oysa artık benden istediği fedakarlıkları kendi hayatında yapabilecek mi benimle yolu yürürken sınırlarıma saygı duyup o da hayatındaki ortamları benim gibi değişecek mi diye bakıyorum. Aradaki sevgi dinamiği olunca insan hemen her şeye okey olabiliyor. Ama kendime de ihanet etmek çok yanlış geliyor. Bu kadar farklılıklarla ne yapacağımı bilmiyorum.

Kendimi evet bunu yapmam dediğimde suçlu hissediyorum. O da hayatında bir şeyleri değişmek istemiyor bu sebeplerden ayrıldı benden. Ne yapmam lazım bilmiyorum. Bana lütfen yardımcı olun madde madde belki de ne yapmam gerekir düşüncem ne şekilde olmalı bir şeyler değişecekse bu nasıl ilerlemeli bu konuda yardımlarınızı bekliyorum.

Bu soru 17 Mayıs 2025 17:13 tarihinde Psikolog Berrak Kibaroğlu tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba Sevgili Danışan,


Sorunuzu içtenlikle açtığınız için teşekkür ederim. Belirtmiş olduğunuz bilgiler doğrultusunda size yardımcı olmasını umduğum ana noktalara beraber bakalım. 


Güçlü bir farkındalığınız var; geçmişte neleri göz ardı ettiğinizi, nelerin değişmesi gerektiğini net bir biçimde görüyorsunuz. Ama bu farkındalıkla beraber yaşadığınız kafa karışıklığını, hatta zaman zaman kendinize duyduğunuz kızgınlığı çok doğal buluyorum. Sanırım içinizde “Bu kadar ödün verdim, peki ben ne aldım?” gibi bir sorgulama da başlamış. Bu, ilişkilerde kendimizi yeniden tanımladığımız, kimliklerimizi berraklaştırdığımız önemli bir eşik aslında.


Sizin de rica ettiğiniz gibi, biraz daha madde madde ve anlaşılır ilerletmek isterim:


1. Sınırlarınızı Tanımlamak: Geçmişte sevgiyi kazanmanın yolunun kendinizden fazlaca ödün vermek olduğunu düşünüp, böyle davrandığınızı aktarıyorsunuz. Burada kendinize “Benim temel ihtiyaçlarım, benim için hayati olan sınırlarım neler?” diye sormanız çok önemli. Bunları birkaç maddeyle kendi kendinize yazmanız, sonrasında bir ilişkide bunlardan vazgeçmeden yürüyüp yürüyemeyeceğinizi gözden geçirmeniz iyi bir ilk adım olabilir. Sınırlarımızı belirlemek ve kendi alanınızda kalmak kendinizle daha güçlü bir bağ kurmanın temel adımlarından biridir. Bunun için kaynak olarak YouTube üzerinden Psk. Özlem Tokgöz Özsoylar adlı kullanıcının ''Sınır Koyamamanın Nedenleri ve Çözümleri - İlişkilerde Sınır Koymak'' adlı videosunu izlemenizi öneririm.


2. Fedakarlık – Ödün – Uyumluluk Ayrımını Netleştirmek: Fedakarlık, sağlıklı bir ilişkide tek taraflı değil, iki taraflı dengeli olduğunda anlamlıdır. ‘Kazan-kazan’ kavramı ise bir pazarlık gibi değil, iki kişinin de kendinden ödün vermeden birlikte iyi hissetmesi anlamına gelir. “Ben yaptım, o da yapsın” düşüncesi bazen ilişkiyi bir mücadele alanına çevirebiliyor. Burada önemli olan, karşılıklı olarak gönüllü ve eşitlikçi bir uyum arayışında olup olmadığınıza bakmak. Böylece birlikte ‘denge’ kurabileceğiniz bir ilişki içinde olmayı deneyimlemek çok daha mümkün olacaktır. 


3. Suçluluk Hissini Anlamak: Bir şeye ‘hayır’ dediğinizde, sınırınızı koruduğunuzda suçlu hissetmeniz aslında çocukluktan gelen öğrenilmiş bir duygu olabilir. Anne-baba ilişkileriniz, annenizin tutumu, ev içinde ‘hoşgören, alttan alan’ kişi olmanın sizde otomatikleşmesi gibi. Bu noktada şöyle bir egzersiz önerilebilir: Sabaha kendinize küçük bir yazı yazın; “Bugün kendi ihtiyaçlarımı önceliklendirirsem ….… olurum.” Bunun devamını içinizden geldiği gibi tamamlayın. İçinizde suçluluk, endişe ya da belki de hafif bir rahatlama olabilir. Bunları yazarak farkına vardıkça, duygunuzun nereden geldiğini ayırt etmek kolaylaşır.


4. Farklılıkların Getirdiği Sürtüşmeleri Kabul Etmek: Geçmiş ilişkinizde bahsettiğiniz sizin daha sakin bir yapıda olmanız ve onun daha dışa dönük, konuşkan olması bambaşka iki ritim anlamına geliyor. Bunların birleştirici olması için iki kişinin de belli adımlar atması, karşılıklı esnemeniz gerekmekte. Tek tarafın sürekli ödün verdiği yerde, diğerinin konfor alanı bozulmadığı için gelişim yaşanmaz. Belki de “Bu beraberlikte ben olduğum gibi kalabiliyor muyum?” sorusunu önceliklendirmek iyi olur. 


5. Yalnızlık Hissine Alan Açmak: Ayrılığın verdiği tuhaflık hissi can yakıcı olsa da, bu dönemde kendinize “Kendimle baş başa kaldığımda aslında kimim?”, “Kendi yalnızlığımda bana iyi gelen şeyler neler?” diye sormak da iyileştirici olabilir. Bu tür soruları düşünmek, zamanla kendinizi suçlu hissetmeden sınır koymanıza yardımcı olur.


Son olarak kendi kendinize yapabileceğiniz bir egzersiz önermek istiyorum: Bir kağıt alın ve “Bundan sonra bir ilişkide vazgeçmeyeceğim 5 şey”i yazın. Sonra bunları gözden geçirin: Şu anki/önceki ilişkide bunlardan hangileri gerçekleşti, hangilerinden ödün verdim? Bu çalışma, kendinizi daha objektif görmenizi sağlar. Belki de artık geçmişte gördüğünüz örneklerden ziyade, kendi iç sesinizi rehber seçme vakti gelmiştir.


Dilerim yanıtım faydalı olmuştur. Eğer bu süreci kendi kendinize geçirmekte zorlanırsanız bir uzmandan yardım almaktan lütfen çekinmeyin. Farklı bir sorunuz olursa yeni bir soru oluşturarak bizlere tekrar iletebilirsiniz.


Çok sevgiler,


Psk. Berrak Kibaroğlu