Zihnimle baş edemiyorum, hep bir şeyleri başa sarıyorum
"Ben iğrenç biriyim" gibi cümleler kuruyorum istemsizce. Korkunç biriyim diyorum ayrıca, ve çok daha kötü bazı cümlelere kadar gidiyor. Sürekli tekrar ediyorum bunları dua gibi, istemsiz. Eskiden kötü biri olduğumu tekrar ederdim. Bir dönem ise zavallı? biri olduğumu (söylerken komik geliyor ama gerçekten zihnim böyle saçma şeyleri tekrar tekrar bana söyletiyordu ve ben izleyici gibi kalıyordum, rahatsız oluyordum ama engel olamıyordum - ki hala öyle bir dereceye kadar.
Çaresiz ve garip biri gibi hissettiriyor bu durum.
Bunlar olmadığında ise yakın zamandaki olaylarla ilgili şeyleri tekrarlıyorum.
İlle kötü şeyler değil bunlar. Bir espri mesela. Bazen tekrarlayıp hunharca gülüyorum kendi kendime. Niye güldüğümü de bilmiyorum, komik bir şey olmayadabilir o şey. Annem laf ediyor. Niye böyle yapıyorum bilmiyorum.
Sürekli liste yapıyorum. Aynı sorunları en baştan çözümlemek, bir plan yapıp çok iyi uygulamak istiyorum. Ama olmuyor. Kısa süre uygulasam da devamlı olamıyorum.
Çok yetersiz hissediyorum ve motive olmak da imkansızlaşıyor. Liste yapmayı en son tamamen bırakmayı düşündüm ama o da iyi bir fikir değil gibi. Ne yapacağımı bilmiyorum bu konuda.
Bu soru 15 Haziran 2025 12:53 tarihinde Psikolog Aysel Kacak tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Sevgili danışanım,
Yazdıklarınızı okurken zihninizin içinde ne kadar yoğun bir mücadele yaşadığınızı, bu düşüncelerin sizi hem yoran hem de bir ölçüde yalnız hissettiren bir döngüye soktuğunu düşündüm. Zihninizde dönüp duran bu cümlelerin istemsizliğini ve onların sizde yarattığı huzursuzluğu tarif etme biçiminiz, aslında ne kadar farkında ve gözlemci olduğunuzu da gösteriyor. Sanki bir yandan bu seslerle boğuşuyor, bir yandan da uzaktan onları izliyorsunuz; ama onları susturmak ya da değiştirmek elinizde değilmiş gibi hissettiren bir durumdasınız.
“Ben iğrenç biriyim”, “korkunç biriyim”… Bu gibi cümlelerin ne kadar ağır, ne kadar incitici olduğunun farkındasınız ve bu cümleleri istemeden de olsa tekrar tekrar dile getirmenin sizi nasıl zorladığını çok açık bir şekilde ifade etmişsiniz. İnsan zihni bazen geçmişte yaşanmış olumsuz deneyimlerin etkisiyle, sanki kendini sürekli “uyarmaya” ya da “düzeltmeye” çalışır gibi tekrar eder bu tür yargıları. Oysa bu sesler, çoğu zaman kişinin kendi gerçeğinden değil, ona dışarıdan yüklenen ya da zamanla içselleştirdiği duygulardan kaynaklanır.
Zihninizde istemsizce tekrar eden bu düşünceler ve davranışlar — bazen olumsuz cümleler, bazen de espriler ya da olaylar — aslında zihninizin size bir şey anlatma çabası olabilir. Özellikle “izleyici gibi kalıyorum” ifadeniz, bu düşüncelerin üzerinizde nasıl bir otomatiklik kazandığını çok güzel özetliyor. Zihin bazen kendiliğinden çalışır gibi olur; siz ne kadar çaba gösterirseniz gösterin, kontrol sizde değilmiş gibi hissettirebilir. Bu da zamanla çaresizlik ve yalnızlık hissini artırabilir. Ve belki de bu döngüden kurtulamadıkça kendinize yönelik öfkeniz, hayal kırıklığınız da büyüyor olabilir.
Bir diğer önemli nokta, liste yapma ve plan kurma konusundaki arayışınız. Bu, aslında zihninizin düzen arayışı içerisinde olduğunu gösteriyor. Kendinizi toparlamak, yön bulmak ve bir şeyleri düzene koymak istemek son derece anlaşılır bir ihtiyaç. Ancak planlar sürekli yarım kalıyorsa, bu da yeni bir başarısızlık hissi yaratabiliyor ve motivasyon daha da düşebiliyor. Bu noktada önemli olan şey, plan yapmanın kendisinden çok, bu planlara yüklenen anlamlar ve onların gerçekleşmemesinin sizde yarattığı duygular olabilir.
Ayrıca annenizin tepkisiyle ilgili yazdıklarınız da beni düşündürdü. İnsan bazen içsel yaşantısını dışa vurduğunda çevresinden anlayış değil de eleştiri gördüğünde, kendisini daha da yalnız hissedebilir. Belki siz o esnada gülüyorsunuz ama içeride bambaşka şeyler yaşanıyor olabilir… Dışarıdan “anlamsız” gibi görünen bir davranışın ardında aslında yoğun bir içsel gerilim ya da duygusal boşalma ihtiyacı olabilir. Bu noktada önemli olan, kendinizi bir başkasının onayına göre değil, kendi duygusal gerçekliğiniz üzerinden anlamaya çalışmanız olabilir.
Sizden bir ricada bulunmak isterim: Zihninizde tekrar eden o sert cümlelerden biri geldiğinde, bir an durup şunu düşünmeyi deneyin: “Yakın bir arkadaşım aynı şeyi kendine söylese, ona ne derdim?” Bu küçük içsel değişim, zamanla o düşüncelerin etkisini yumuşatabilir. Kendinize karşı biraz daha şefkatli, biraz daha anlayışlı bir gözle yaklaşmanızın ilk adımı olabilir bu.
bu süreçte yakınlarınızdan veya bir uzmandan destek almaktan lütfen çekinmeyin.
Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.
Değerlendirilmesini istediklerinizi yeni bir soru ile sorabilirsiniz.
Sevgilerimle,Psikolog Aysel Kacak