Sosyal HayatKategorisi
Arkadaşlıklar, tanıdıklarla ilişkiler ve toplum içindeki yerimiz zamanla değişebilir. Kendini daha iyi ifade etmek, bağ kurmak ve sosyal ilişkilerde rahat hissetmek herkesin ihtiyacı olabilir.
Soru sor
Filtrele
Kategoriler
Filtrele
Soru sor
Filtrele
Kategoriler
Okulda dışlanıyorum beni anlayan hiç kimse yok
6. sınıftan tut 8. Sınıfa kadar dışlanıyorum şuan 8. Sınıfa gidiyorum ve hala aynı sürekli gülümsüyorum ve çok zor gelmeye üzgünken gülümsemek başladı. Okulda hiç arkadaşım yok ve mahallede falanda hiç arkadaşım yok. Okulda beni pek sevmezler dalga geçerler bunu bir kere aileme anlatmayı denedim ama anlamadılar ne yapmam gerektiğini bilmiyorum özgüvenim yok birileriyle konuşmak zor geliyor yine dışlayacaklarından korkuyorum yalnızım hiç arkadaşım yok
Endişe
Ben birkaç haftadır işten çıkmak istiyorum fakat ne zaman cesaret edip bunu söylemek istesem bi şekilde söyleyemiyorum şöyle derlerse böyle olursa gibi düşünceler dolanıyor kafamda ne tavsiye edersiniz cevaplarsanız sevinirim kendimi mutsuz endişeli hissediyorum kafaya çok taktığımı düşünüyorum eğitim Hayatımda böyleydi sınıftan fazla çıkamazdım kantine bile çok nadir gitmişimdir kafamda çok kurarım kötü senaryolar işlerinde çalışırken baskı kaldıramam alınırım yanlış yapmaktan korkarım kendimi ifade edemiyorum ve çok utangaçım hassas bir insan olabilirim çabuk kırılıyorum maalesef durum böyle teşekkürler
Kararlarım Neden Önemsiz?
Bu sene İzmir’den ayrılıp Kırklareli’de küçük bir kasabada yasayan anneannemle dedemin yanına gittim. Ben ortaokulluyum, annem ile babam ayrı ve bir ablam var. Ablamda benimle beraber burada. Bu sene İzmir’deki okulumda dışlandığımı (?) hissettiğimden dolayı nakil aldırdım ancak o zamanlar ergenliğimin başlangıcı olduğundan dolayı kendimle ilgili en ufak şeye bile alınıyordum. Buraya geldiğimde hemen evimin karşısında olan okula gittim, o okulda full olarak (bunu bu şekilde söylemek istemem ama farklı bir tanım bulamadım. ) çingeneler vardı ve sürekli olarak şiddet içeren şeylerden bahsediyorlardı. Kimisi bir kızın saçını tutup nasıl bahçede süründürdüğünü, kimisi başka bir kızın kafasını nasıl sıraya vurarak yardığını ve kızın darp raporu aldığını bana anlatıyorlardı. Ve jest ve mimiklerine bakarak beni korkutmaya çalıştıklarını anlıyordum ki öylede oldu; bana şunu dediler: “Ama sende demekki bir şeyler yemişsinde ailen seni buraya göndermiş! Bize bulaşmasan iyi olur çünkü sonun iyi olmaz ona göre. ” dediler. Bunlar bana söylendikten sonra artık bu okulda devam etmek gibi bir beklentim kalmaz oldu. Bunu aileme anlattım, daha doğrusu ilk ablamla anneme. Annemle konuşurken annem bana işe gitmesi gerektiğini, benimle ilgilenemeyeceğini ve benim evde yalnız kalacağımı söyledi. Babam o günlerde benim yanıma geldi (farklı illerdeyiz) ve ablam bu konuyu actı; babam böyle bir seyi asla onaylamadıgını ve benim annemin yanında daha fazla kalmamı istemediğini söyledi. Ablam daha sonra dediki “Damla senin okulunun kontenjanı dolmuş. ” ilk başta inanmadım ama o kadar ikna ettiki artık kabullendim. Daha sonra babam yanımdan gitti, annem başka bir okula beni nakil ettirmek için yanıma geldi, ve ben nakil oldum… Ben nakil olduktan sonra ablam bana aslında kontenjanın dolu olmadığını ve beni ikna etmek için öyle dediğini söyledi. Bir kaç hafta sonra ise annem evden çalışacağını söyledi, daha sonra “Keşke daha önce belli olsaydı bu işte yanımda olsaydınız. ” dedi. İlk başlarda okul güzeldi ama zaman geçtikçe bu okuldaki insanların ne kadar küfürbaz ve cinsel konular dışında başka hiç bir iletişimi olmayan iğrenç insanlar olduğunu fark ettim. Özellikle bir çocuk vardı; bana hep küfür edip benim üzerime cinsel şakalar yapan. Ben bu ortamıda beğenmedim, ki bana sorarsanız kim beğenebilir ki? Bunu ablama söylediğimde bana “Oha, daha kaç kere okul değiştireceksin? Saçmalama. ” dedi. Benim istediğim bu değildi zaten, ben zorunlu olarak onların dilekleriyle oraya nakil olmuştum. Oysaki ben başından beri İzmire gitmek istemiştim… İzmirdeki herkesi, herşeyi çok özledim. Gerçekten çok pişmanım. Annem evden çalışsa bile ben bunu ona söylediğimde beni bir şekilde reddediceğini biliyorum. Ne yapmam gerekiyor? Neden benim kararlarımı benim hayatım üzerinden onlar veriyor? Nasıl ailemi ikna edeceğim? Yanıt verirseniz şimdiden çok teşekkür ederim, derdimi dinleyip anlayan birinin olmasını çok istiyorum.
Karşı Cins Anksiyetesi
İyi günler, Her ay belli bir dönem düşünce yoğunluğuyla boğuşmaya başladım ve bu düşünceler beni inanılmaz derecede kafamı doldurup mental açıdan yoruyor. 2 gün sonra sınavım var ve zar zor odaklanıyorum. İlkokul dönemlerimde bazı çocukların dalga geçmesi yüzünden karşı cinsle olan ilişkim zedelenmişti. Karşı cinsle iletişimde ciddi bir anksiyete duyuyordum. Bu durum özellikle ben 6. sınıfa gelene kadar devam etti. Öyle ki o noktadayken artık karşı cinsle göz teması kuramıyordum. Sonraki süreçte bu önemli ölçüde azaldı ama bazı kalıntılarından hâlâ kurtulamıyorum. Yaşım 21, şu ana kadar herhangi bir ilişkim olmadı. Elimin yüzümün düzgün olduğunu düşünüyorum fakat temel sorun kızlarla erkeklerle olduğum kadar rahat değilim ve de bu yüzden kızlarla çok yüzeysel arkadaşlıkların ötesine gidemiyorum hatta çabalayamıyorum bile. Bu yaşa kadar herhangi bir ilişkim olmaması da bununla ilgili. Herhangi bir kadına ilk adım atmam benim açımdan olanaksız duruyor gibi ve bunun böyle olması uzun vadedeki süreç için beni istediğim birisiyle evlenemeyeceğim kaygısına sokuyor. Ben kimseye adım atmazsam kimse de bana adım atmaz çünkü yeni tanışacağım kızlara (gülümseme vs. ) arkadaşlık sinyallerini de veremiyorum. Bu sorunu aşamıyorum ve aklımda ciddi yer etmeye başladı son zamanlarda. Bunun da sebebi yakın zamanda birisinden hoşlanmış olmam. Hoşlandığım kişiyle zar zor da olsa kendimi sıkıp 15-20 saniyelik bir tanışma yapabildim ama kendisinin de sürekli kendi kız arkadaş ortamında bulunmasından ötürü ilerletme fırsatım olmadı. Ama zannımca sorun direkt o kız değil, kafamda sürekli kendime bir şeyleri kanıtlama isteği var. Yani o kişiye olan duygularımın sebebi sadece kendime ilişki yapabileceğimi ve bir kadınla yakınlık kurabileceğimi kanıtlama isteği de olabilir. Bu düşünceler her ay belli bir dönem gelip beni yiyip bitiriyor. Dallanıp budaklanıyor, sen özgüvensiz bir insansın vs. gibi. Sınav sürecine odaklanmamı da etkiliyor. Halbuki dışarıdan bakan bir insan benim için her şeyin yolunda olduğunu düşünecektir. Türkiyenin en büyük tıp fakültelerinden birinde okuyorum ve hayatımın hiçbir döneminde çok da asosyal denecek veya yalnız bir insan da olmadım. Özetle durum bu kadar, bu düşüncelerden kurtulmak istiyorum ve bu düşünceler ben başarıya ulaşana kadar da bitmeyecek gibi.
İnsanlarla olan iletişimimi geliştirmek için ne yapmalıyım?
Yakın bir arkadaşım, insanlarla konuşurken kendiliğinden farklı konuştuğumu, konuşma tarzımı veya ses tonumu fazla değiştirdiğimi ve bu yüzden samimiyetimi kaybettiğimi söyledi. Genelde, yakın arkadaşlarım dışındaki kişilerle konuşurken aynı samimiyeti yakalayamadığımı, kendim gibi olmadığımı fark edebiliyorum; ama fark etmediğim anlar da oluyormuş. Bu durumu nasıl aşabilirim?Ek olarak, insanlarla vakit geçirmek istiyorum fakat bunu pek beceremiyorum. Çoğu zaman bilgisayar başında vakit geçirmek daha keyifli geliyor ama bir yandan da sosyalleşmeyi arzuluyorum.
Sosyal ortamlarda kendimi dışlanmış hissediyorum
Merhaba. İlkokul ve ortaokul yıllarımda çok arkadaş canlısı ve neşeli güleryüzlü bir insan olmama rağmen maalesef dışlanan hep ben oldum. Üstelik bir kişiyle çok yakın arkadaşken araya bir yada daha fazla kişinin girmesiyle maalesef gruptan dışlanan (maddi manevi) ben oldum. Üstelik genelde onları gruba alan yada benimseyen ben oluyordum. Ama şimdi Üniversite öğrencisiyim sosyal ortamlarda kendimi sürekli dışlanmış hissediyorum. Görece yakın arkadaşlarım başka bir kişiyle yakın olunca yada gruba başka birisi dahil olunca sürekli kaçınma eğilimi gösteriyorum. Kendimi hep arka planda kalmış hissediyorum. Beraber gidilecek bir yere türlü bahanelerle gitmek istemiyorum. İkili arkadaş ilişkilerinde çok iyiyim ama daha fazla kişilik gruplarda maalesef hep bir dışlanma korkusu yaşıyorum. ..
Her şeyi kişisel algılamaktan nasıl kurtulabilirim?
İnsanların bakışlarını, konuşmalarını, tavırlarını her daim kişisel algılıyorum ve kendimi bana iyi davranmaları için değiştirmeye çalıştığımı farkettim. Herkesin karakteri farklı ve her biri için ayrı bir davranış şekli, konuşma şekli geliştirerek hepsiyle iyi olmaya çalışıyorum. Bu durum kendim olamadığımı ve karakterimin oturmadığını, benliğimi günden güne kaybettiğimi, değersizleştiğimi (hem başkalarının hem kendi gözümde) farkettirdi. Karakterimin insanlara göre şekil aldığını gördükçe kendime olan öfkem daha da artmakta. Kendimi değersiz, bir hiçmiş gibi hissediyorum ve ben böyle hissettikçe, bu şekilde davrandıkça insanlar için de bir değerim olmayacağını biliyorum. Bu durumu düzeltmek için ne yapabilirim?
Karşımdaki insana nasıl güvenebilirim
Güvendiğim her insan güvenimi kırdı  ve artık kimseye güvenemiyorum herkes sahte herkesin 1. 02 yüzü var ve ne eşim yaşayayım insanlara güvenmeyi tekrar deniyorum ama olmuyor çünkü güvendiğim de tekrar kırıyorlar bu konuda ne yapacağımı bilmiyorum ve insanların yalan söylemesi tahammül edemiyorum en ufak bir şeyde bile insanlara sinirlenirim darılırım gücelerim çevremdeki herkesi çok iyi kalplisin çok sağ olsun o yüzden kimseye güvenmelisin falan diyor 
Anksiyeteden ellerimin titremesini nasıl önleyebilirim?
Okul gibi sosyal ortamlarda diğer insanlardan çok farklı hissediyorum. Sürekli bir şeyi kaçırıyor gibi hissediyorum. Sanki anlayamadığım, çözemediğim şeyler varmış gibi hissediyorum. Kendimi ve duygularımı başkalarına anlatamıyorum. Bir şeyi sürekli anlatırken uzun uzun anlatıyorum. Bazen aklıma beni korkutan düşünceler dadanıyor. “Ya şimdi elim titremeye başlarsa? Ya herkes görürse?” Ve gerçekten titremeye başlıyor ve durduramıyorum ne kadar kendimi sakinleştirmeye çalışırsam çalışayım😭. Ardından psikolojik baş ağrıları geliyor. Boğazım kötü hissediyor. Ve en sonunda etrafımdaki insanları istemeden içimden yavaş yavaş kötü görmeye başlıyorum. Oysa etrafımdakileri çok seviyorum ve etrafımdakileri anlamayı çok istiyorum. Ama 5 yaşımdan beri öğrendiğim bir şey bu “farklı” olduğum. Kendime ne zaman “ben herkes gibiyim” desem, bütün vücudum daha rahatlıyor boğazım iyileşiyor gibi hissediyorum. Ama zamanla cümlem anlamını yitiriyor ve eski moduma dönüyorum. Gerçekten diğer insanlara daha çok benzemek istiyorum. Ayrıca kafamın içinde kendimi çok yalnız hissediyorum. Eğer içimde bu gibi duygularımı anlatmazsam kapana kısılmış, patlayacak gibi hissediyorum. Kendi düşüncelerime güvenemiyorum. Sürekli beynimin arkasında “ya yanlışsam, ya şu anda saçma sapan bir şeyden bahsediyorsam” gibi düşünceler var. Sosyal hayatta duygusal olarak çok büyük bir sorumluluğum var, eğer gülmezsem, her şeyin yolunda olduğunu düşünmezsem insanlar benden nefret edicek gibi hissediyorum. Mutsuzken bile mutsuzluğumdan dolayı suçluluk duyuyorum. Acım ikiye katlanıyor. Birisi bana baktığı zaman sanki bana nefretle, yargılayıcı bakışlarla bakıyormuş gibi hissediyorum… Umarım bir gün bu sonu bitmez döngümden çıkabilirim. Belki bilgilerim eksiktir ama yazabildiğim kadar yazdım. İlginiz için teşekkür ederim💓
kendim olmaktan çok korkuyorum ve neşeli olamıyorum bunun sebebi nedir acaba
gülmekten utanıyorum çok çekingenim sosyalleirken çok zorlanıyorum ve sanki doğal olursam artık kimse beni sevmiycek diye korkuyorum ama güldürmek hoşuma gidiyor ve insanalara bana olan samimiyetine göre bende onlara davranıyorum yakınsarmadaşlarıma karşı daha doğalım ama sanki sürekli rol yapıyor gibiyim. üzülmesinler diye korkmasınlar diye beni dışlamasınlar diye bazen fikirlerimi saklıyorum ama bu çok yorucu birşey bunn sebebi nedir acaba teşşekürler