Zihninizi Özgürleştirin
Herkes için psikoloji ve zihinsel sağlık alanına giren soruların hazinesini keşfedin.
Filtrele
Ölüm korkusunu nasıl aşabilirim?
2021 yılında babamı kaybettim. Babamın ölümünü kabullenmeme rağmen o günden beri en yakınım olan insanı kaybetmenin büyük üzüntüsü içindeyim ve sürekli kafamın içinde ölümle ilgili konular dönüyor. Ya bana bir şey olursa ya eşime, ya anneme, ablama bir şey olursa diye korku içindeyim. Sürekli yakınlarımı veya kendimi düşünüyorum. Geceleri çok zor uykuya dalıyorum. Sabahları sıçrayarak ve korkuyla uyanıyorum. Ölecek gibi hissediyorum. Zihnimi çok fazla kurcalıyor normal yaşantımı çok zorluyor. Dışarı çıkmak istemiyorum insan görmek istemiyorum. Sürekli iyi bir insan mıyım diye kendimi sorguluyorum. Öldükten sonra neler olacağını düşünüyorum. Resmen normal yaşantımdan kopmuş gibiyim.
Sürekli gelen ağlama isteğinden nasıl kurtulutum?
Evde sürekli benimle iş beklerken yatıp televizyon izlemek istiyorum enerjim yok sürekli ağlama isteği geliyor mutsuz olduğumu düşünüyorum gelecek kaygım var sürekli geleceği düşündüğümde mutsuz olacağını düşünüyorum hiç mutlu anım yok mutlu anım olmayacak gibi hissediyorum çok bunaldığımı hissediyorum canım sıkılıyor sonra dışarı çıkmak istemiyorum tüm günümü boş boş geçirebilirim bana yardımcı olursanız çok sevinirim çünkü bu durumdan çok sıkıldım
Gece korkuları ile gelen panik hissiyle nasıl baş ederim?
Geceleri duydugum en ufak sesten korkuyorum ve algilarim beni yaniltiyor bunun bilincinde olmama ragmen korkmaya devam ediyorum. Cogu gece uyuyamayip sabahliyorum ve bu benim yasantimi cok fazla etkiliyor. Surekli evde baska birisi var saniyorum, golgeler goruyorum ve korkuyorum golge gormesem bile en ufak cit sesinden korkuyorum ve gercekten kotu hissediyorum elim ayagim titriyor ve dahasi hicbir sey yapamiyorum donakaliyorum. Panik oluyorum fakat sesin geldigi yere bakamiyorum veya kontrol edip korkumu azaltmak icin kalkip golge gordugum yere bakamiyorum.
Her konuda kavga çıkan bir ilişkiyi nasıl toparlayabilirim?
1 yıllık bir ilişki içindeyim. Uzak mesafe ilişkisi yaşıyorum. Bir süredir ne konuşursak konuşalım sonu kavgayla bitiyor. Ben yeterince ilgi göremediğimi düşünüyorum. O da daha fazlasını gösteremeyeceğini söylüyor. Bir ay öncesinde kısa süreli bir ayrılık yaşadık ama dayanamayıp tekrar barıştık. Sürekli kavga ediyor olmak beni çok yıpratıyor. Benim onun yanında gitme imkanım yok. Sadece o yanıma gelebiliyor ve bunu sürekli yüzüme vuruyor. Ne yapacağımı bilmiyorum.
Sosyal medyanın üzerimdeki etkisini nasıl aşabilirim?
Sosyal medyada yakın çevremin mutlu paylaşımlarını gördükçe kendimi bir süre sonra mutsuz hissediyorum. Onlar adına mutlu oluyorum başta ama sonrası gerçekten anlamlandıramadığım duygular hissediyorum. Sanki ben layık değilmişim, hiç mutlu olamayacakmışım gibi hissediyorum. kıskançlık mıdır bu ? Eğer kıskançlık değilse nedir? Sırf görmemek için Sosyal medya hesaplarımı kapatıyorum uzaklaşıyorum. Görmezsem bu şekilde hissetmem diye düşünüyorum. Neden böyle hissediyor olabilirim nasıl aşabilirim bu hissi?
Yuvamı kurtarmak için ne yapmalıyım?
Merhaba eşimle çok severek evlendik fakat evlendikten sonra ben hemen hamile kaldım eşim işe gitmiyordu kaynımda bizimle beraber kalıyor o çalışıyordu ben hamileyim diye sürekli o alışveriş yapıyordu canımın istediği şeyleri alıyordu fakat ben bunu eşim alsın isterdim sürekli onun psikolojiisini çözmeye çalıştım acaba evliliğimi kaldıramıyor acaba baba olmaya mı hazır değil ondan mı işe gitmek istemiyor acaba ben hamileyim diye yanımdan mı ayrılmak istemiyor derken zaten kiracıyız gün geçtikte bu can sıkıcı bi hal aldı kaynım söylenmeye başladı aldıklarını yaptıklarını yüzüme vurmaya başlayınca çok zoruma gitti bende kendim işe girmeye karar verdim o hamile halimle girdim de gebeliğim kız bebek olduğu için hep kusma ve bel ağrısıyla geçti ayakta çalışıyordum matbaada bi kusmaya gidiyordum bide çalışmaya devam ediyordum belim çok ağrıyıncada lavaboya gidip biraz dinlemiyordum sürekli git gel yaptığım için şeflerin gözüne battım daha 18 yaşındaydım kimsede hamile olduğumu bilmiyordu zaten belli de olmuyordu eşimde benimle işe gelmeye başladı ben doğuma bi hafta kala çalışmaya devam ettim ben işten ayrılınca eşimde motorla kaza yaptı ayağını kırdı ben doğumda ondan çok pahalı hediyeler beklemedim zaten ama bi gül yada en ucuzundan bi çorap alsaydı bu senin için deyip bana verseydi bile kendimi mutlu hissederim tam tersine ayağı kırık olduğu için o sezeryanlı halimle ben baktım ona banyosunu ettirdim bir gün bile tiksinmedim ama ben kusunca o hep benden tiksindi bi ayda evde alçısını alınıncaya kadar durdu bi ayın sonunda alçısı çıkınca çok baskı yaptım çünkü bebeğime bakamıycaz diye çok korktum ve endişelendim ablamın kadrolu çalıştığı transfer merkezinde işe başladı tam çalışmaya başladı dedim bu sefer kaynımın evde duran altınlarını çalıp kumara yatıp kaybetmiş ve o altınlar bana emanet olduğu için. Kendimi çok suçlu hissediyorum çünkü onun bu kadar ileriye gidebileceğini hiç düşünmedim o öyle biri değildi çünkü sonrasında evi terk ettim ve kızımı alıp gittim çünkü kızımın bi hırsız babası olsun istemedim ama tabiki o hep kızımı kullanarak beni ikna etmeyi başardı ve uzun bi süre ondan nefret edip yanımda bi yere bile götürmeye korkar hale geldim acaba birinin bişeyini çalar mı korkusuna kapıldım hep ve yazın o kadrolu eleman olarak çalıştığı için uzun bi izni yoktu bende kızımı alıp onun köyü tokata annesinin yanına gittim biraz kafam dağılsın diye ben orda annesiyle kız kardeşlerine uyum sağlamaya çalışırken o eve kız getirmiş getirdiği kızda benim çok samimi olduğum komşumun kapı komşusu hemen yan binadan oturan bi adamın yiğeni bana. Yazmıyor nasılsın diye aramıyor kızını bile özlemiyor bi terslik olduğunu anlayıp ben aradım telefonum çekmiyor falan dedi ve ben eve geri dönünce bunları duydum eve gelen kıza biz eşimle ayrılık sürecindeyiz şuanda babasının evinde demiş ulan köpek ben annenin evini temizliyordum misafir ağarlıyordum orda bi çocukla cebelilerken sen kıza babasının evinde mi dedin cidden o kadar sinir oldum ki aldatıldığımı duyduğumda bidaha evi terk ettim ama geç duyduğum için ailem eski bi konu için mi terk ediyorsun falan dediler ama ne fark eder ha iki ay önce yapmış ha yeni yapmış sonuçta yapmış aileme yük olduğumu anlayınca geri döndüm oda pişmanım falan dedi ama nafile ben başak burcuyum kolay kolay unutmam unutmadım da o kız nasıl benim evime girer ya nasıl benim hergün temizlediğim halılara basar sildiğim koltuklarda oturur toplu kalsın diye canımı çıkarıp nefes nefese temizlik yaptığım evime elini kolunu sallıya sallıya girmiş neyse o konuyuda kapattık bu sefer kardeşi altınlarını istiyor fakat bizim altın verecek durumuz yok kendisi altınları çalındıktan beri yeminli bize yardım etmiyor 1 tl bile vermiyor ekmek parası olmasın evde açlıktan ölelim dönüp bakmaz bile ama her şeyin sebebi tabiki çok sevgili eşim altınları istiyor fakat eşim askeri ücret alıyor ve şu an ikinci bebeğimiz oldu ikisine yetmeye çalışıyor evin kirası faturalar alışveriş derken ayı ucu ucuna tamamlıyor ona nasıl altın alcaz ben bilemiyorum ona şu teklifi sunduk sende bu evde yaşıyorsun yemek yiyorsun duş alıyorsun kıyafetlerin yıkanıp dolabına koyuluyor sende bi şeye katkı sağla hiç olmazsa kirayı öde bizde sana her ay altını veririz dedik ama onuda kabul etmiyor borçlarım var diyor benimde çok zoruma gitmeye başladı hep emir kipiyle konuşuyor benimle “yemek ne var lan “ makineyi çalıştırsana lan “ gibi emirler yağdırıyor sanki ben bu evin hizmetçisiyim eşime söylüyorum eşim onu savunuyor sürekli onun tarafından konuşuyor “ ya aşkım boşver salaktır “ diyor gidip sen niye bu kızla böyle konuşuyorsun bile demiyor bende kardeşine tahammülüm kalmadı artık ve yıl sonu askere gidekti çok şükür kurtuluyorum dedim gitti benim inadıma tecilini bi yıl daha uzatmış ben buna bakmak zorunda mıyım onuda anlamdım sürekli evde hakimiyet onda olsun istiyor süreki bana ve eşime emirler yağdırıyor eşimde sanki o kardeşi değil o abisiymiş gibi ne dese anında yapıyor altınını çaldığı için kendini mahçup mu hissediyor onuda bilmiyorum sürekli benimle eşimin arasında hep kardeşi yüzünden tartışma oluyor kaç defa kovdum onu evden eşim gitti geri getirdi gitsin diyorum istemiyorum diyorum arsız yüzsüz gibi durmaya devam ediyor bende eşime kızıyorum oda bana çocuk genç adam babamız ölmüş abisi benim tabiki sahip çıkıcam nereye gidecek diyor bende madem abisin niye çalıyorsun kardeşinin altınlarını diyiorum bu sefer kardeşi başlıyor altınlarımı ver ben gidicem zaten bu evden diyor eşimde vercem zaten hep senin yüzünden kavga ediyoruz vercem hepsini sonra sana siktir git diycem diyor ama hiç inanmıyorum çünkü altınını versek bile adam tecilini bozmuş bi sene daha bizde ben bu durumdan çok sıkıldım
Eşim tarafından tekrar nasıl görünür olurum?
Eşim bana çok soğuk davranıyor aynı evin içinde arkadaş gibi geçiniyoruz özel günlerimizi bile unutuyor ve unuttuğu yetmiyor sanki normal bi günmüş gibi arkadaşlarıyla beraber okey oynamaya gidiyor benide hep 2 çocukla yalnız bırakıyor bende kendimi çok yalnız hissediyorum bunu dile getirdiğimde beni takıntılı olmakla suçluyor ve hiç bişey yokmuş gibi telefonu alıp sigara içmeye gidiyor ve saatlerce yanıma gelmiyor taki ben kızıp yanıma gel artık otur diyene. Kadar sorsan bana çok aşık ama ben hiç hissetmiyorum evde kendimi hep yalnız iki çocukla ilgilenirken buluyorum
Plansız olmak istemiyorum bu konuda ne yapabilirim?
Uyku düzeni genel düzenim yok bir türlü olmuyor planlı olursam olur diye düşünüyorum ama oda olmuyor Yetişemiyorum hiçbir şeye artık iyice çıkmaza girmiş gibi hissediyorum artık neler yapabilirim akışına bırakıyorum olmuyor plan olmuyor belki de omuzumdaki ağırlıklar beni bu hale getirdi çıkmaz bir yola girdim umarım cevabınız bana yardımcı olur teşekkürler
Kilom yüzünden sevilmiyor olabilir miyim?
Merhaba 26 yaşında 168 boyunda ve maalesef 130 kilo olan bir genç kızım. Küçüklükten gelen ve biraz da sanırım genetik yatkınlık sebebiyle her zaman iri, yapılı, kilolu o kızdım. İlkokulda ,ortaokulda ama en çok da lisede o kadar zorbalandım ki bu konuda çok kez sıramda ağladığımı hatırlıyorum. Bilmiyorum neden bu kadar etkiledi beni ama bu yaşımda hala kabullenemiyorum kilomu, kilolu bir genç kız olmayı. Zaman zaman elbette kilo vermek için girişimlerim deneyimlerim oldu ancak başarısızla sonuçlandı çünkü sürdüremedim ve kendimi mutlu etmek için yemek yerken buldum kendimi. Aslında tabiki kilo vermek istiyorum sağlıklı olmak. mutlu olmaki aynadaki kızı daha çok beğenmek için ama fazla kilolarım varken de kendimi bu kadar kötü hissetmem de zoruma gitmiyor değil. Hayatıma genel olarak bakınca her şeyi en iyi şekilde yapmak istiyorum hep kafamda var ama sonuca bakınca yerinde sayan hatta kimi zaman da geriye giden bir benle karşı karşıya buluyorum kendimi. Çevreme karşı çok sevkatli , ılımlı ve çözümcül ve umutlu biriyim ama bunu kendime yapamıyorum. Mesela başarısız diyet denemem benim tüm inancımı yıkıyor ve kendime çok öfkelendiriyor. Böyle olunca da temel sorunun kilo değil de sanki kendime acımasızlığım gibi geliyor bazen bana. Elbette birsürü şey var kafamda ama bir çözüme varamıyorum ve her geçen gün kendime inancımı da yitirmeme sebep oluyor bu durum. Konuştuğum insanlar oldu ve oluyor elbette ama bir ilişkim oldu denemez ve ben bunu her zaman kiloma bağlamışımdır. Zayıf olsam beni severler miydi? ,iletişim kesilince fiziğim güzel olsa bu kadar kolay silemezler miydi acaba? , bazı ortamlarda kendimi kadın gibi hissetmeyişim kilomdan mı? ya da zayıf olsam bana da potansiyel sevilecek insan gözüyle bakarlar mıydı? sorularından kendimi alıkoyamıyorum. Bu arada her zaman duyduğum zayıflasan güzel kızsın, sen bi zayıfla bak herkes peşinde cümleleri de hep eşlık etmiştir bana hala da etmekte. Şimdiden teşekkür ederim.
Konfor alanından çıkmakta neden bu kadar zorlanıyorum?
Yapmam gereken bir çok şey var mesela kilo vermek için diyet ve spor yapmam lazım, okulumu bitirmek için derslerime çalışmam lazım ve bölümüm zor olduğu için bunu ciddi zaman ayırarak ve dikkatimi vererek yapmam lazım, kendimi mesleki olarak ya da bireysel olarak geliştirmem lazım. Çünkü olmak istediğim insan olmak istiyorum ve bunun için çok yol almam lazım . Lazım diyorum çünkü kendimi çok eksik ve boş hissetmeme sebep oluyor şuanki halim ama bilmeme rağmen harekete geçemiyorum sürekli bir şeyler buluyorum yapacak ve günün sonunda aylar yıllar geçmiş halde bir gece pişmanlıklarımla otururken bazen ağlarken buluyorum kendimi. Artık ağlamak, sızlanmaktan da sıkıldım çünkü bu bir şeyi değiştirmiyor ve istediğim hayatın içinde göremiyorum kedimi. Kendimi tam bir aptal gibi hissediyorum çünkü farkındayım ama hala devam ediyorum yanlış davranışlarıma. .. Buna ek olarak zamanımın çoğunu bir şeyler izleyerek geçirdiğimi belirtmek isterim bu da acaba benim kendime bir şeyler katacak şeyler konusunda daha zora sokan bir şey olabilir mi?Melesa izlemek daha kolayıma geliyor ve konfor alanım haline dönüştüğü için zorlanıyor olabilir miyim mesela?Bazen çok yorulduğumu ve mental olarak hiç sağlıklı hissetmediğimi farkediyorum ama öyle zamanlar oluyor ki umudumu ve toparlanacak olma ihtimalini düşünemiyorum bile. Şimdiden teşekkür ederim okuduğunuz için.