Psikolojik Destek ve İyi Oluş Platformu
Zihinsel sağlığınıza dair sorulara uzman psikologlardan yanıt alın. Psikolojik desteğin en ulaşılabilir adresindesiniz.
Soru sor
Filtrele
Kategoriler
Filtrele
Soru sor
Filtrele
Kategoriler
Psikolojik durumum nasıl bir aşamada
Merhaba sevgili psikologlar 29 yaşında erkeğim 9 yaşında aile durumundan dolayı zorla işe gönderilmeyle başlayan serüvenim orta okul sona kadar hem çalıştığım fırında yapamadığım yada yanlış yaptığımdan dolayı baya bi dayak yedim iş koşulları da zor ve ağırdı kaçıp ve çalışmak istemediğim içinde ailemden dayak yedim o zamana kadar ne yapalım doğduğun ev kaderindir deyip bu şekilde orta okulu bitirdim. Sonrasında okumayı çok istediğim için çalışmayı bıraktım ve okumak istediğimi söyledim kararımda kesindim çünkü bu hayat böyle geçmezdi, ama ailem hiç destek vermediği gibi üstüne küsüp hiç yokmuşum gibi davranarak bi nevi mobing uyguladılar :) neyse baktım olmayacak bende zaten yaptığım işte kalfalığa ulaşmışım bari gidip tamamen kendimi işe verip usta olayım onca seni okuyup çok sonra meslek sahibi olana kadar o zamana kadar çalışır para kazanır ve kendime bi hayat kurarım deyip işe döndüm ve dediğim gibi de usta olup daha çok küçük yaşta çokta güzel para kazanıyordum ama işin kötü yanı hep ailem iyi olsun iyi yerlere gelsin diyerek bütün kazancımı onlara hibe edip kendime hiçbirşekilde bişey yapmadım o kadar çok yapmamışım ki şuan da bile kendime bişey alırken ya çok tereddüt ediyorum yada hep erteliyorum neyse abimle birlikte evin geçimini sağladığımızdan evin reisi anne baba değil bizlerdik babam çok pasif birisi olduğundan sesi çıkmaz çıksada söylediği hiçbişeyi hiçbirimiz kaale almazdık annem baskın karakterli ama huyumuza gittiğinden ve bizi sürekli yücelttiğinden genelde onunla istişare ederdik velhasıl kelam annemin isteğiyle hiç gitmediğimiz götmediğimiz bir köye ev yapma isteğiyle başladı benim en büyük icraatim ne kadar orda yaşamayacağız orayla bi işimiz yok dememe rağmen annem beni hiç dinlemedi abimde annem isterse yaparız diyip yaptılar ve dediğim gibi ne oraya gittik nede gördükbabamın saçmalığı yüzünden ordaki baba tarafı akrabaların silahla kovalayıp arsaya ve ordaki eve çöktüklerini çok sonra öğreniyoruz ama dediğim gibi bizim orayla bi işimiz yok ve çokta umrumuzda olmadı nasılsa tapu annemin adına deyip yıllar sonra belki işimize yararsa diye uğraşmadık sonrasında yaşadığımız şehirde ev alma kararı aldık ama abim tutturdu müstakil ev alacağız annemi dairede oturtmam diye yahu kardeşim önce bi daireyle başlayalım gerekirse ilerde satar kredi çeker müstakile döneriz şimdi ki gücümüz buna yetmez dediysem de yine kendimi dinletemedim ve müstakil evi aldık hemde o zamanın prasıyla iki tane çok güzel daire parasına üstüne eve sürekli sıfır eşyalar alarak yağdırıyordukta yağdırıyorduk yaşım bu arada 20 olsun be bütün herşeyleri olduğu zaman bende artık kendime yapardım diye teselli ediyordum kendimi bu yaşa kadar bunları yaptıysam 30uma gelmeden kendime de yaparım ama öyle olmadı belli bi miktar çektiğimiz krediyi abim fazla faizli olmasın diye 5 senelik çekti bu bizi zorlat 10 senelik olsun gerekirse sonradan para biriktirir yine kapatırız dediysem de dinletemedim çektik 5 senelik maaş kartım abimin elinde ben haftalık aldığım 70 lira tiple bi tek sigaraya para harcadım bikaç sene boyunca sonrasında abim parayı kendi hesabından çevirdiği için banka puanları yükselmiş bankalar kefilsiz şartsız kredi verince tutturdu çekecem evin borcunu kapatıp bankalara ödemiycem diye onda da karşı çıktım yapma etme ne kalmış öderiz kendini patlatacağın para çok az ilerde daha çok çeker öyle patlatırsın madem öyle bi bok yicen dinlemedi patlattı neyse benim için iyi oldu artık özgürdüm artım kendi hayatım için çalışacaktım ama abim sürekli beni zorbalıyordu yürüyüşümden tutun sigara içmeme zayıf olmama efendime söyliyeyim salak embesil zayıf biri olarak görüp sürekli beni değiştirmeye çalışıyordu ilk başta normal sohbet esnasında söyleyip sonrasında ya ben buyum beni değiştirmeye çalışma deyince de küfürler hakaretler edip dururdu sonra birgün beraber çalışırken sırf bi sene çalıştığım için maaşıma zam almam için patronla konuşmamı istedi iyide aylığım iyiydi kalacak yerim var sigortam var borcum yok hemde işim mükemmel ötesiydi zaten adam da yapmayacak biliyorum ne diye suyu bulandırayım pes etmedi sürekli sürekli zam iste zam iste diye beynimi yedi istedim vermedi adam :) o zaman işi bırakacağız bize iş mi yok diye başladı ben istemedim hakaret edip koca restaurantın ortasında küfürler hakaretler edip gitti ben de çalışmaya devam ettim sonra arkamdan aileme arkadaş çevremize önüne gelene beni kötüleyip durdu aradan geçti 6 ay annem aradı tabi benim bi dükkan açma hayalim vardı ama öylesine bi hayal abin sana dükkan açacakmış istemiyorum dediysem de dinletemedim et tırnak dediler cart dediler curt dediler yahu düşman değilim ki istemiyorum kardeşim ben kendi yoluma gitmek istiyorum neyse baskılara dayanamayıp onu da kabul ettim tabi onun bankalara borcundan dolayı herşey benim adıma açtık ettik tabi herşey onun yaptığı gibi hiç karışmıyorum ama o kadar üst perdeden uçuyor ki sadece içten içe üzülüyordum çünkü ne söylersem söyliyim dinlemiyordu ama etrafındaki diğer herkes ne söylüyorsa harfiyen yapıyordu herzaman ki gibi haklı çıkacağımın keyfiyle içten tebessüm etmekten başka bişey yapmıyordum dükkan açıldı işler iyi iki ay geçti geçmedi ailemi özledim bikaç gün gideyim mi dedi kestim biletini verdim eline bi kredi kartı git dedim bikaç gün sonra idare edebiliyor musun ben biraz daha kalayım mı dedi kafana göre sormana gerek yok hiçbirşey demek istemiyorum ki konuşmak görmek yada bişey yapmak benden uzak olsun istiyordum neyse pandemi patladı yollar kapandı tek başıma bikaç ay idare ettim hep uzaktan müdahale edip durdu yollar açıldı geldi evde bikaç iş arkadaşlarımızla oturdular pandemide iş olmaz batarsınız falan filan baya bi kendi aralarında konuştular tabi ben köşede sessizce oturmuşum ağaların benim hiç istememe rağmen zorla adıma açılmış dükkanım adına kararlar almaya çalıştıklarını izliyorum yine o içimdeki haklı ama canımı acıtan hüzünlü tebessümümle lafın bana dönmesini bekliyorum döndüler bana sordular bende ne devredecem ne kapatacam deyip devam edeceğimi söyledim abim bana dedi ki batarsın dedim olsun batarsam ben batarım arkanda durmam dedi zaten arkamda hiç durmadın ki iyi ne bok yiyosan ye deyip hakaretler ve küfürlerle çıktı gitti bikaç ay cırmalamamın sonunda başaramayıp battım :) hiç pişman değildim yine olsun gözümü kırpmam yine aynı kararı alırım neyse kaldı bana dükkandan 150 bin lira borç ödeyemedim hacizlik oldum zaten o da bankaları ödememiş ona bişey olmadı bana da bişey olmazdı bi 6 ay kuryelik yapıp normal yaşadıktan sonra başka bi şehirde yine aynı yerde kendimi onunla çalışırken buldum bu sefer yanındaki bi abi çağırmıştı beni benimde borçtan kurtulmam lazım bu sefer ben gittim kendi ayaklarımla ona gerçi ona değildi ama yanınaydı işte başladım aldığım parayı götürüp bankalara vermeye bi 6 ay geçti çocukluk arkadaşımın telefonuyla iyi para kazanıyoruz gel sende kazan demesiyle bıraktık sigortalı normal işi geldim arkadaşımın yanına meğersem illegal iş yapıyorlarmış nerden bileyim o kadar da konuştum şöyle para kazanacam böyle para kazanacam borcumu bitirecem diye geri de dönemiyorum takıldım bu arkadaşın peşine bu yaşıma kadar doğru yolda yürüdüm ne yarar gördüm diyerek bu seferde yanlış yoldan yürüdüm onlar tonlarca haram yese dokunmaz sen niyet etsen boğazında kalır sözünün ete kemiğe bürünmüş haliyle karşılaştım :) 6 ay dolandım ama kumaşımda yok ki ordan da boşa kürek çekip yarıladığım borcu ödemeyip tekrar yükselttim üstüne abimin eve gelip benim hala bişeyler yapamadığımı görmesiyle bütün aile fertleri önünde yaptığım işi bağırıp çağırarak beni evden kovmasıyla çıkıp gittim ne yapacağımı bilmiyorum nereye gidecem bilmiyorum bi iki aylık karanlıktan sonra bi taksicilik işi bulup çalışmaya başladım çok geçmeden gay bi abinin bana evini açmasıyla ve bana sürekli bişeyler yapmasıyla ne ölü ne diri kimseyle bi işi olmayan uyuşturucu içip taksicilik yaparak günlerini geçiren biri olarak devam ettim bi süre ama iş bu ya çalıştığım her arabada hiç suçum olmamasına rağmen ya araba bozuldu işten çıkardılar ya satıldı ya bişey oldu hep bi sıkıntı tekerim hiç düz basmadı tabi bu esnada abimin samsunda başına bi iş gelmiş ev hapsi almış babamın adına kredi çekip annemin adına aldığı arabanın taksidi gelmeden gidip arabayı alıp mersine getirip satmam lazımmış mesajıyla hiç gözümü kırpmadan uçağa atlayıp oraya varır varmaz hiç yanında durmadan alıp arabayı mersine getirip bi hafta içinde satıp onu bu dertten kurtarmışım bana bunca yıl hakaret edip sürekli kovup bağıran beni ne olursa olsun sevmeyen birine niye gidip yardım ediyorum diye hiç sormadım çünkü ben o değilim bana yaptıkları onun karakteri benim ona yaptığım benim. Aradan biraz geçtikten sonra arayıp konuşmak istedi konuştum nasılsın dedi iyi değilim dedim gerçekten de iyi değildim çünkü benim bunca yıl emeğimin karşılığı bu değildi ya ben hiç böyle biri olacağımı düşünmemiştim çocuk yaşta ev bakıp ev alıp ailesini yücelten birinin 7/24 uyuşturucu içip pisliğin içinde yüzeceğimi söyleseler gülerdim ama insan yaşayınca ben buraya nasıl geldim ya diye soramadan da edemiyo neyse iyi değilimden sonra bana herşeyi sen kendine yaptın kendini bu hale sen soktun deyince bende bu zamana kadar hiç tartışmadığım yada yanlışını yüzüne vurmadığım abime hayır beni bu hale sen soktun deyince başladı yine bizim mesai ben seni sevdim de iyi olmanı istedim de güçlü olmanı istedim de istedim de istedim. . ya arkadaş sen niye benden bu kadar çok şey istiyorsun ? Çok sevmek bu değil ya çok sevmek müdahale etmek değil çok sevmek değiştirmye çalışmakta değil yada değiştiremeyince hakaretler etmekte çok sevmek değil neyse bunu o kalın kafasına sokana kadar biraz da huyundan giderek anlatıp ikna edip tekrardan barış imzaladık bu arada barış anlaşmasına şöyle bi madde ekledim her ne olursa olsun bağırıp çağırıp küfür edip kavga etmek yok yanlışta yapsam kötü de olsam eğer beni seviyorsan gel yanımda dur tamam mı tamam bende bıraktım herşeyi döndüm gittim istanbula girdim lüks bi restauranta başladım yine borcumu öedemeye bıraktım kötü pis her ne varsa geçmişe de çektim bi sünger başladım çalışmaya tabi yine tek başımayım borcumu yalnız ödüyorum hatta kız arkadaşıyla araba kiralamış başka şehire gezmeye gitmiş açığı varmış biraz destek çıkar mısın sorusuna bile 5 bin lira atıp al elimde bu kadar var deyip göndermişim ama hiçbişekilde benim borcuma destek çıkar mısın diye sormuyorum bile gerek yok kendi versede istemem de neyse bunun kız arkadaşı türkmen memlekte gidiyo deport yiyo tabi kızla ciddi düşünüyo arıyo beni bende motor var işte gelip istanbula kuryelik yapacam motoru verir misin veririm işte vergi levhası açar mısın adına açarım motor ehliyeti yok ehliyetini verir misin veririm ki daha öncede aynısını yapmıştım ben olarak çalışmıştı yine bakmayın hani ansiklopedi olmasın diye detaylara ve daha yaşanmış birçok şeyi es geçerek anlatıyorum gelip kuryelik yapıp 2-3 bin dolar biriktirip kız arkadaşını kurtaracakmış falan yine bana ne ne bok yersen ye gel sendeli kahbelik bitmez bendeki vicdan tabi annem olsun çevremdekiler olsun söylüyorum bak yine gelecek benim yaptığım iyiliğe karşı yine bana kötülük yapacak annemin yok artık akıllandı yapmaz demesine bile kurbağa ve akrep hikayesini anlatıyorum ama tabi bi yandan da umudum var ya bence artık o kadar şeyden sonra yapmaz diyorum ve çok uzatmadan gelip çok saçma bi sebepten çalıştığım restaurantın önünde bana o kadar insanın içinde hakaretler ve küfürler ederken buluyorum kendimi işten çıkartılıyorum sinir krizleri annemi arayıp ağlayarak küfürler ve doğurduğu çocuğuna da sana da bunca yıl bana yaşattıklarınıza da diyip ailemi siliyorum ama bu sefer kararım net önceden abimi silerdim şimdi komple bütün ailemi o esnada da bi kızla görüşmeye başlamıştım bu arada ne evlenmek istiyordum nede herhangi bişey hergün allah canımı alsın diye dua değil küfür ediyordum sonra yine kör karanlık kuyularda bu sefer o kadar yılın birkmiş hüznüyle bu kızın yanında ağlarken elimden tutup beraber iyileşebiliriz desteğiyle kalkıp izmire gidip yeniden hayata tutunmaya başlamamla borçlarımı bitirip kızla da nikah kıyıp evlenmemle biraz toparlıyorum tabi o esnada yine ailemle görüşmüyorum sağolsun eşimde ben düğün istemiyorum herhangi bi tören falan istemiyorumu o da istemiyorum diyerek ailesini ikna etmişti tabi ben annemle ufak ufak konuşuyorum ama hakaret edip onun yüzünü görmek istemediğimi bidaha asla görüşmeyeceğimi söyleyerek canını acıtıyordum ama sonra babamın adına ufak bi mebla kredi çekip ev tutmamı sağlayınca onu affettim hatta annem babam ve kızlardeşimi aslında getimeyecektim ama nikahıma getirdim ufakta olsa altın falan taktılar hiç olmasa bari bi nebzede olsa bi katkıları olsun benim onlara yaptıklarımın yanında koca bi okyanusun yanında ki bi su bardağı su bile etmezdi yaptıkları düzeleceğiz dedik ya bu seferde nikah bitti herkes gitti elimizde azıcık takı devletten ufak meblağ kredi dedik yolumuzu çizeriz kiraladığımız evin yanında logar kapağı varmış ordada kedi ölünce kediyi ordan alıp çöpe atmamla evi pireler küçük haşerelerin basmasıyla bi sarsıldık ilaçlamalar temizlemeler ne yaptıysak olmadı neyimiz var neyimiz yok çöpe atıp zaten olmayan hiçbişeyimiz olan bikaç parça kılık kıyafet bize ait ne varsa çöpe atıp Mersine çocukluğumu gençliğimi verip aldığım ama içinde birtürlü oturmak nasip olmayan evime geldim altınları o evi kurtaracağız diye harcamışız geri kalanıyla da amannn zaten hiç yaşamadık bari kafa dağıtalım diyerek eşimle 10 günlük harika bi balayı yaptık araba kiralayı şehir şehir gezip hiçbişey düşünmeyip eğlendik sonra eşimin istanbuldaki aile evi boş annesi babası ordu da bi evleri var bi dönem orda bi dönem istanbulda kalıyorlar dedik gidip onlar gelene kadar en azından kendimizi toparlarız ona göre bi yol çizeriz deyip gittik gittikte ordaki evde gecekondun ormanın ortasında çok kullanılmadığından orası da börtü böcek küfle dolu :) neyse döndük tekrar geldik annemin evine şimdi burda eşimle beraber çalışıp evin üstüne ev yapacağız bu sefer inanıyorum yine aksilikler çıkıyo ama çok büyük değil şimdi bu kadar hikayenin sonunda ben kendimi çok güçlü akıllı geleceği çok iyi tahmin edebilen hertürlü zorluk ve güçlüğün içinden çokta bi çaba sarf etmeden kimseye minnet etmeyen ama kaybettiği her şeyin karşılığında mutlaka bir iyilikle yada çok güzel bişeyle karşılaşmış biri olarak şunu çok merak ediyorum ya nasıl? Nasıl bu kadar çok şey yaşayabiliyorum peki bu kadar şey yaşayıp nasıl akıl sağlığımı kaybetmiyorum yada neden tekrar tekrar herşeyin güzel olacağına inanıp sıfırdan başlayabiliyorum çok mu güçlüyüm çok mu aptalım çok mu umursamazım yada size göre sizce ben neyim yada nasıl biriyim bana bu anlattıklarımın çok daha fazlasını yaşamış biri olarak beni bana anlatırsanız çok sevinirim ben bu kadar insanları anlayabilen bu kadar onların eğrisiyle doğrusuyla yanlarında olabiliyorken neden en yakınımın yada ne bileyim çevremdekilerin beni hiç anlamaması benim onların çuvalla yanlışlarını örtüp görmezden gelmeme rağmen en ufacık yanlışımın duvarlara asmasını bi türlü anlayamadım bu arada çevrem tarafından sevilen sayılan ve sohbet olarakta büyüğümle de küçüğümlede gerek seviyeli gerek saygılı ama bi o kadar da yaptığı şeyleri saklamayıp doğrusunu da yanlışını da evet yaptım diyecek kadar doğru yaptığım hiçbişeyden utanmak yada sıkılmak gibi bi derdim olmadı neşeli ve esprili bi insanım da gülmeyi de güldürmeyi de kendimle dalga geçip hiç hak etmeme rağmen hakkımda söylenen şeyleri bile eksik anlatmışlar fazlası var bende deyip kabul etmişliğim de var ben kendimi biliyorum dört dörtlük bi insanım yada harikayım demiyorum tabiki yanlışlarım olmuştur eksiğim olmuştur mükemmel biri değilim hiçbirzaman böyle bi iddiam yada bi isteğim olmadı kimseyi kendimden üstünde görmedim alçakta samimi olmayı severim şeffafta bi insanım bilsem ki kimse yüzüme bakmayacak ne isem onu söylerim beni ben olduğum için seven yada yanımda olan biriyle ölüme giderim hiç umrumda olmaz ama biri yanımda olsun diye ne kişiliğimi farklı gösteririm nede yaptığım bişeyi örterim neyse benimle ilgili yorumlarınızı bekliyor olacağım kolay gelsin :)
Kimlik bunalımı yaşıyorum
Merhabalar yaşım 30 hissettiğim yaş ise bunun çok altında nedeni ise sürekli kendini izole etmiş bir gençlik utangaç çekingen bir kişilik yapısı üniversiteyi hep gözümde büyütürdüm liseyi de öyle ama bir uzun ilişki yaptım bu ilişkide olduğum insanla kendimi o kadar izole ettim ki hayatı kaçırdım onunla yaşadım her şeyi tüm anılarım onunla üniversite bitince yapayalnız kaldım bu süreçte benim kaygı bozukluğum oluştu lisede sınıfta kalınca o saatten sonra ne zaman bir şeye başlayacak olsam ya da ayrılık işi bırakma tartışma zor durumlar hep kusma öğürme kaygılı panik hal oluyor kendimi kapana kısılmış hissediyorum. Sanki bundan sonra o kişi gibi birini bulamamam yetersizim yaşım 30 a geldim etrafımda arkadaş grubum bile yok işim yok kaygılarım yüzünden eve kapandım. Eğlenmeyi gülmeyi severim ama öyle şeyler yaşadım ki eski ilişkisini unutamamış biriydi 2. İlişkim kıyafetlerimden ödün vermiştim onu affetmiştim ama eski ilişkisine dair hep bir şeyler çıkıyordu silmiyordu ondan sonra toparlayamadım. Ayrıldık 1 sene oldu Daha çok içime kapandım herkese güvenimi kaybettim. Ne istiyorum kimim ilişki için fedakarlık yapan o insan nereye gitti çünkü çok fazla psikolojik okuma yaptım farkındalık çok arttı ama hayat bu doğrularla mı ilerliyor bilmiyorum teorik olarak kendimi seçtim kıyafetlerime döndüm ama hayatı yaşarken bunun sorgulaması beni mahvediyor. . Ben neleri seviyorum kıyafetlerim ilişki için önemli mi o insanı bu kadar seviyor muyum yoksa benim yolum o insan değil mi yanılgı mı. Onu özlüyorum geçirdiğim güzel zamanlar da var ama ikimizin beklentileri farklı o kendine o kadar odaklanmış ki eski ilişkisinden öğrendiği şeyleri devam ettiriyor sınırlarımı çizeceğim diye öyle bencil oluyor ki o terapi aldığı için bunu acımasızca yapıyor. Ama konu benim sınırlarım olunca yalan söylüyor gizliyor saklıyor. Eski ilişkisindeki kişi sınırlarını çizip ayrılmış ondan o da bu algıyla devam ediyor. Kendi sınırlarını bana manipüle ederek baştan çizmeye çalışıyor manipüle diyorum çünkü bana yapma dediği şeyleri kendisi yapıyor yalanlar gizli saklı durumlar. Oysa ben fedakarlıkla anlayışlı emek ve çabayla süren bir ilişki hayal ediyorum. Bana yine sınırlarını çizerek ayrıldı ama öyle bir yerden yaptı ki bunu kendi hatalarına verdiğim tepki ona fazla geldi konuyu beklentilere getirdi ben de bunlar için ses çıkarmıyorum demeye başladı oysa ben hala düzeltme yolundaydım. Ben artık insanların bu durumları yaratmasından çok yoruldum. Güven konusunda çok zorluklar yaşıyorum. Hayatı tanımıyorum insanların bambaşka yüzleri var anlamıyorum. Kendimi bulamadım
Kendimi fiziksel olarak nasıl değiştirebilirim
Aynaya baktım da kendimi beğenmiyorum fizik ve tarz olarak ve ilişkilerim de de bunun etkisi olduğunu düşünüyorum herkesin hayatın da sevilebilecek kadar değil haz duyabileceği süre boyunca hayatın da hayatım da oluyolar ve kendimi ne kadar değiştirmek istesemde bu iradeye sahip olamıyorum. Ve bu psikolojik olarak ne kadar istemesem de beni kötü etkiliyor. Özgüvensizim ve bu yüzden kimsenin gerçek anlamda sevebileceğine inanamıyorum. Çocukluğum da da bu koşulsuz sevgiyi almadım.
içine atmaktan nasıl vazgeçerim
Üzüldüğümde veya kendimi güçsüz hissettiğimde bunu kolay kolay insanlara söylemem, söyleyemem. Sorana iyiyim derim ama her şeyi içimde yaşarım. Ama buna ilişki içindeyken kırıldıgım bi konuyu soyleyip karşılıklı çözmeye çalışmam dahil degil. Şundan bahsediyorum; saçma sapan şeylere üzüldüğümü karşımdaki kişiye söyleyemiyorum çünkü güçlü, umursamaz gözükmeye o kadar alıştım ki birilerine karşı gardımı indirmek ezik gibi hissettiriyo ve herkesin eninde sonunda hayatımdan çıkacağını bildiğim için bi tarafımı insanlara göstermiyorum. En yakın arkadaşıma bile hissettiğimin bi kısmını soylemiyorum. Hatta bazı şeyleri kendime de itiraf edemiyorum gerçi bu huyumu biraz geride bıraktım artık kendime söyleyebiliyorum. Örneğin gece overthinklerken aslında ben böyleyim ve bundan bundan hoşlanmıyorum/ yapamiyorum vs diyebiliyorum. Neyse şu üzüldüğümü söyleyememe sebeplerimden birisi sanırım fazla depresif insanları sevmemem. En yakın arkadaşım mesela sürekli üzgün ve melankolik resmen ruhumu emiyo. Sürekli isyan ettikçe isyan etmek için daha çok sebep oluşturuyorsun, sürekli dert yanıp duruyosun, biraz iyi tarafından bak demekten yoruldum. Ve üzüldüğümü insanlara anlattığımda onlarin da sıkılıcağnı düşünüyorum. Ve kendimden bahsederken acındırıyo gibi hissediyorum.
Hiç görmediğim birine karşı öfkemi nasıl dindiririm?
Merhaba hocam ben bayadir sanaldan tanışıp konustugum biri vardı. Hiç gorusmedik. Uzaktij ve ondan epey buyuktum. Kafamda birini hayal etmişim o çıkmadı ve gerçeklerle yuzlestim. Artık hayal kırıklığı yaşamıyorum onun hakkında alıştım artık olmayacağını. Tamamen farklıyız. Onun amacı çok daha farklı şeyler benimse evlenip yuva kurmak sevmek sevilmek. Böyle birine nasıl değer verip onemsedim diye bazen çok kızıyorum kendime çok. Kendimi aptal gibi hissediyorum. O kadar konuştuk bir şeye yaramadı bomboş geçen zaman ve enerjime oldu olan.
Duygusal olarak yoğun bir dönemdeyim ve geçmişte değer verdigim birine hata yaptım
Merhaba. 1 yıldır bir ilişki içerisindeyim, sevgilim 23 yaşında, çok sorumluluk sahibi, zeki, ancak geçmişte 3 yıllık ilişkisinde çok kez ihanete ugramış tahammülsüz ve yorgun. Birbirimizi çok seviyoruz, çok zor şeylerin üstesinden geldik, ikimizin de büyük emeği var. İlişkimizin başında ben kaçıngandım oda başka kadınlar ile konuşuyormuş. Ben bu süreçte ondan çok hoşlanmıştım fakat ondan aynı yakınlığı göremedim kavgalarımızda bana travmalarıyla gelip güvensizlikle gelip çok baskılıyor ve yaralıyordu. Ben onunla tanıştığım ilk gün anlamıştım doğru insan olduğunu ve ne yapmamam gerektiğini. Fakat çok kötü bir hata yaptım. Sevgilim 1 aylığına memleketine döndüğünde eskiden takıldığım biri bana yazdı sosyal medyadan. Bu kişiyle duygusal bir ilişkim yoktu fakat birbirimizi tatmin ediyorduk geçmişte, bu onursuzca dursa da birbirimize saygımız vardı ve dostane olarak konuşup destek oluyorduk. Sevgilimle tanıştığımda ilişkiye başlamadan önce bu arkadaşima birinden hoşlandıgimı söyleyip iletişimi kesmiştim. Sevgilimin memlekette olduğu dönem ağır kavgalar etmiştik, aynı zamanda en yakın arkadaşımla da kavga ettiğimiz için konuşacak kimsem yoktu. Bu hatayı örtmeyecek farkındayım,son kez buluşup veda etmek istediğini söyledi bende gittim. Sahilde oturup 1 2 bardak şarap içip gitar çaldık, müzik dinledik. Beni öpmeye çalıştı ona hiç buna müsait bir yaklaşımda bulunmasamda, bende kalkıp tokat attım ve buluşma sona erdi. Erkek arkadaşim döndükten bir ay sonra güvensizlik üstüne kavga çıkartıp beni öfkelendirmek için eski sevgilisiyle yattığını söyledi, bende buna çok sinirlenip buluştuğum bu kişiyle yattıgımı söyledim ve gittim. İkimizde travmalarımizla yaklaştik ve çok toksikti. Sonra bana böyle birşeyin olmadığını söyledi ve bu durumda bende bunun olmadığını iddia ettiğimde hiç gerçekçi durmadım. En kötüsü de buluşmadığımız yalanını söylemiş olmamdı. Geçtiğimiz aya kadar bu konudaki yalanımı müthiş geri kafalılığımla sürdürdüm ve oda en son bahsettigim bu adama yazmıs ve oda buluşup şarap içtiğimizi anlatmış. Sevgilim hayatıma girmeden önce yattığımızı. Fakat erkek arkadaşım o buluşmada onu aldattığımı düşünüyor. Durum çok kötü biliyorum, batırdim ve o bunu hak etmiyordu. Ona ait hissediyorum, sadakatim sonsuz. Fakat güvenini kırdım,yalan söyledim eskiden birşey yasadığım biriyle buluşup üstüne şarap içtim. Şuanda hala beraberiz bir sürü ayrılık kavgasından sonra. Eklemek istediğim birşey daha var benim kusurumu örtsün diye değil; ilişkinin başından beri kadınlara bakıyor bana sadakat duysada artık duymadığını söyledi fakat yinede beni çok sevdiğini biliyorum. Bu konu beni ondan ve kendimden tiksindiriyor, fiziksel olarak başka kadınları beğenmesi. Şuanda onu kazanmak için elimden geleni yapıyorum, fakat başka kadınlara baktığını gördükçe canım çok yanyor enerji bulamıyorum. Bana önceden bu konuda söyleyecek birşeyi yoktu fakat geçtiğimiz gün şunu söyledi "Doğruyu seçmek zor değil, sadece buna değeceğini düşünmüyorum. Yanlış yapmıyorum, Seni çok seviyorum bu yüzden buradayım ama baska hiçbirşey yapamam. " Haklı. Fakat bu zamana kadar gösterdiğim onca çaba,emek. Onu ne kadar sevdiğimi ve her fırsatta kolladığımi biliyor. Yaptığım sindirmesi çok zor, yinede onunla bir yuva kurmak istiyorum. Kazanacağıma inanıyorum,oda bu yüzden benimle umuda tutunuyor. Birbirimize olan sevgimiz bu durumu toparlayabilir çünkü onca şeyden sonra bile hala gülüp huzurlu hissedebiliyoruz. Güvenini kazanmak istiyorum, çok anaç hissediyorum fakat kendimi düşürdüğüm konum aptal bir ergen gibi. Bütün bu olanlar nefesimi kesiyor, konuşamaz birşey yapamaz hale geliyorum. Aynı zamanda konservatuvar lisans 2 öğrencisiyim bu süreçte erkek arkadaşım memleketine dönecegi için memleketindeki üniversitenin ve diğer birkaç üniversitenin yetenek sınavına hazırlanıyorum, biliyorsunuz müzik duygularla şekil alan, yapılanan birşey ve ben iyi bir müzisyen olsamda kendi çapımda, bu konularla beraber çok yoruldum ve müziğin enstruman çalmanın bana nasil hissettirdiği, o savaşma güdüsüyle ne kadar kararlı hale geldiğimi unuttum,yapamıyorum ve sınavlara 4 5 hafta kaldı. Onunla büyüyor ve öğreniyorum. Hem onun güvenini kazanıp, sonrasında beraber inşa edeceğimiz, sıcak ve içten bir yuva olmak istiyorum. Ayakta durmak çok zor. Biraz uzun oldu, yardımcı olursanız sevinirim. Bunu nasıl düzeltebileceğim konusunda tavsiyelere ve farklı bakış açısından beni aydınlatacak yorumlara çok ihtiyacım var. Teşekkür ederim,Saygılarımla
İnsanların yanlış yorumlamalarından sıkıldım
Ben arkadaş ortamından biriyle sevgili olmuştum bu ilişkimden sonra 2 sene boyunca psikoloji okuması yaptım hep çünkü öyle şeylerle sınandım ki sadece bir ilişki değildi. Arkadaşlarımın beni hareketlerimi o ne yaparsa yapsın onu affetmemi her şeyi eleştirdiler kendi aralarında konuştular. Tüm hayatım insanların eleştiri malzemesine dönmüştü. Herkese bir açıklama yapıyordum kimse kırılmasın üzülmesin diye herkesin gönlünü yaparsan kendimi kaybetmişim meğer. O ilişkide başından fedakarlıklar yaparak başlamıştım. Ama git gide anladım ki bunları aslında sen baştan kabul ettin konuşmaya hakkın yok ya da hataları yargılamadan dinliyordum yanında olmaya çalışıyordum ee sen de ayrıl o zaman ayrılmadın bunları kabul ettin diye algılanıyormuş meğer. Yani üzülüp tepki gösteriyorsam suçlu ben oluyordum. Ayrılmıyorsam bir şeyler düzelsin diye bekliyorsam kabul etmiş oluyordum. Meğer bunlar birer birer tavize dönüşmüş. Karşımdaki kişi bu matematiği o kadar iyi kurmuş ki benim hoşuma giyemeyen durumlar da yapmamış gibi yalanlar söylüyordu ya da gizliyordu. Çok basitmiş gibi geçiştiriyordu bunları hatta öyle açıklamalar yapıyordu ki dine dayandırarak kendini çelişkili durumdan sıyırmaya çalışıyordu. Ama ben bunlara tepki gösterince eee benim de beklentilerim karşılanmıyor zaten diyerek terk etti beni. O dönem manipüle edildiğimi anlamıyordum ayrıldık üzerinden 1 sene geçti duygularım bitmediği için onu izlemeye başladım o bunu fark etti buna karşılık verir şeyler paylaştı. Ama beni deniyor muydu anlamıyordum. gerçekten bir şeyler değmemişti çok iyi biliyordum ben de fedakarlık yaptığım kıyafetlerime geri döndüm artık fedakarlık yapmayacağımı kanıtlar bir fotoğraf paylaştım. Paylaştığım fotoğraflardan sonra kendi yaşattıklarını unutup beni suçlu ilan etti. Ortak arkadaşlarımız direkt bunu ona göndermişler onlar da sürekli olarak benim arayı bozan bir insan olduğumu düşünüyorlardı ben ilişkimi göz önünde yaşamak istemeyen biriyim ama sürekli biz karışmıyoruz diyerek ilişkinin tüm detaylarını karşı taraftan öğreniyorlardı. Şimdi o kadar iyi anladım ki demek ki her şey böyle ilerliyordu. İyi veya kötü her şey ona gidiyordu. Bir insan sevdiği için gelir savaşır diye düşünürdüm hep böyle insanları araya karıştırıp beni gözlemliyormuş uzaktan çok yorgunum yaşattıkları için özür bile dilemeyip en ufak açığımı bekleyip kendi beklentileri karşılanmayınca ayrılıp ama ben kendi kıyafetlerime dönünce suçlu ilan ediliyorum.
İş yerinde kendimi nasıl korumalıyım
Merhabalar ben sağlıkçıyım Naif nezaketli güzel bir kadınım Uyumlu biriyim hassas biriyim Fakat Bikaç kadın arkadaşım bana kafayı takmış şekilde davranıyor Sorumluma şikayet ediyor Her sabah yeni oyunlara şahit oluyorum Ben çok uyanık biri değilim Onlar kurnaz insanlar ve mobbingi seviyorlar sanırım Beni yalnızlastırmaya çalışıyorlar Çok üzülüyorum sürekli kafama takıyorum bu durumu Güçlü duramıyorum Onlarla baş edemiyorum Beni sevenlere karşı da dolduruyorlar Sizce kendimi korumak için ne yapabilirim Teşekkür ediyorum
Arkadaşlarımın arasında bile çok yalnız hissediyorum
Arkadaşlarım var. Hatta insanlar beni sosyal biri olarak görüyor. Çok arkadaşın var diyor. Ama bana öyle gelmiyor çünkü dünyaya aynı yerden bakmıyoruz gibi. Sohbet ediyoruz, şakalaşıyoruz ama aynı şeylere üzülmüyoruz. Çok arkadaşım var gibi hissetmiyorum bu yüzden. Benim için hayat onlarınkine göre biraz daha zor. 17 yaşındayım. Akrabalarımızla da çok görüşmüyoruz. En yardıma ihtiyacımız olan günde haksız bir iftira atıp yalnız bıraktılar bizi. Görüşsek bile içim ısınmıyor. Annemle babam da çok yara aldıklarını düşündükleri için zannediyorum yeni insanlarla tanışmak istemiyorlar. Yalnız hissediyorum. Kimse beni anlamıyor gibi ve insanlar biraz kötü galiba.
Eşim beni çok bunaltıyor
Merhaba, eşimle 2 yıldır evliyiz ama 2 yıldır çoğu sorunları aşamadık rayına oturmadı kıskançlık çok üst seviyede iş yerindeki kadınları soruyor sürekli onunla konuştun mu yemek yedin mi kahve içtin mi hergün telefonu kurcalıyor bunu rehbere neden ekledin bu seni neden aradı o kaç yaşında gibi bir sürü şeyler işten yarım saat geç çıksam dünyanın hesabını soruyor ve dışarı çıkmama neredeyse hiç müsade etmeyecek halı sahaya gidiyorum haftada bir kere maç saat 9 da bittiyse 9. 10 geçe 10 defa arıyor hemen gel diye 9. 30 da gelsem sürekli tartışmaya giriyor yüzü çok asık şekilde karşılıyor arkadaşlarımla telefonla konuşmama müsade etmiyor ev içinde bana alan açmıyor hep beraber vakit geçirmek istiyor bu normal mi hata bende mi? Ben onunla oldukça çok vakit geçiriyorum ikimizde 5 den sonra evdeyiz hafta sonu da beraberiz vaktimin çoğunu onunla geçiriyorum ama ben arkadaşlarımla bir defa çıkamıyorum neredeyse çok sorun oluyor haftanın 6 günü beraberiz zaten bana 3 haftada bir çık dıyor oturmaya evde tv izlerken bile bana vakit ayır diyor telefonla konuşırksn bile kapat vakit geçirelim diyor ne yapmalıyız bu yüzden hep tartışma çikiyor ve ben evlilikten çok soğudum düzelmenin yollarını arıyorum boşanma konusunda çok kararsızım düşünüyorum. ..